1. Bölüm  “Deli Doktoru”

  “Susuyorum çünkü : en çok Allah’ın adaletine güveniyorum.”

Peki ya şimdi ne olacaktı ? Suskunluk boğazına düğüm gibi oturmuşken yutkunamıyor , nefes dahi almakta zorluk çekiyordu kadın. Bütün sırları, dertleri , omuzunda yükleri o kadar artmıştı ki bu zayıf bedeni nasıl taşıyordu kendi bile şaşıyordu . Belki de tek gücü ailesiydi. Kıymetlisi abisi , sevmeye kıyamadığı kız kardeşi Buğlem ‘i  karşılıksız sevginin merhametin tek adresi annesi vardı .Sahip olduğu tek gerçek koca yürekli ailesiydi.

İnsan bazen anlatamaz susmak ister kendine bile. Konuşsa cümleler ağır kalıyordu , yaşanılanların ağırlığı karşısında. Suskunluğu aptallığından değil , bazen konuşmak için susmak gerekirdi. Rabbiyle konuşuyordu kadın .Yer yüzü ve gök yüzü yemin etmemiş miydi ? Dünyada hiç bir şeyin gizli kalmayacağına. Bütün kalbiyle inanıyordu , bir gün o gün gelecekti peki ya sonra neler olacaktı ailesi ne durumda olacaktı kaldıra bilecekler miydi ? Uzun uzun anlatmak vardı aslında .Lâkin var gücüyle savaşan kelimeler yorgundu …..

İlahiyat okumuştu Meva , okulunu yeni bitirmiş ailesiyle yaşıyordu. Abisi , kız kardeşi ve annesi birde kedileri Miskin . Kediyi eve abisi getirmişti. Çok miskin ,bembeyaz uykucu bir kediydi. İsmi oradan geliyordu. Babasıyla annesi ayrılmıştı . ilk darbesini babasından almamış mıydı? İlk aşk babalardı hani ? Kadında öyle sanmıştı , babasından kıymetlisi yoktu. Gerçekleri görmesiyle her şey çok değişmişti. Yıkık dökük hayatında ayakta durmaya çalışan genç bir kız. Hayatın başına neler getireceğinden habersiz odasında otururken kapı çaldı.

“Meva kızım açar mısın kapıyı ? ” kapısını  hep kilitlerdi  kız , kimse bilmezdi neden kilitlediğini. Kapıya yanaştı ve seslendi annesine ” Annem uzanıyorum , birazdan gelirim ” aslında tek amacı rahat bırakılmaktı.

” Bak kızım  sakinliğimi bozmak istemiyorum aç annem bir şey konuşacağım .” işte şimdi yanmıştı annesinin bir derdi olmasa bu kadar kibar olmazdı. Sessizce kapıya yanaştı .

“Hayırdır annem ne oldu ki? ” diye seslendi kapının ardından . Annesinin artık sabrı kalmamıştı

“Randevu aldık sana hazırlan yarım saate çıkarız.” direk konuya girmiş artık sabrı kalmamıştı kadının .

“Ahh annem kim aklına giriyor ne doktoru ben hasta değilim.”

“Sus kız doğurduğum evladımı bilmem mi ? Sen çok değiştin konuşkan deli dolu kızım gitti yerine bambaşka biri geldi sanki. Hem annem psikolog çok iyiymiş abin buldu.” işte şimdi ağzındaki bakla çıkmıştı.

“Deli doktoru desene sen ona, gitmeyeceğim mahallenin sonrada bütün sülalenin diline düşemem .”

“Kûn Fe Yekûn”  ” Ol der ve Olur ” Sana Bıraktım Tüm Olmasını İstediklerimi Allah’ım..

Olur Dediklerinden Kıl Beni Ve Umutlarımı ….

Bu aralar dilinden dökülen tek duasıydı. Dua ettikçe sanki kalbi huzur buluyordu. İmtihan dünyası değil miydi? Elbette ki imtihan dünyasıydı. Kim bilir hangi ocağı tüten evde ne dertler vardı. Sessiz atılan çığlıklar , susmak zorunda olan insanlar , sineye çekenler, bu da geçecek diyerek el açan analar , kaç ananın elleri semaya açılıyor kaç yürek bir nebzede olsun dilinden dökülen duayla derin bir nefes alıyordu. Herkesin bir sınavı vardı .Nefsim bunu kaldırmasa Rabbim bana vermezdi . Bu dünyada çektiklerim günahlarıma kefaretti ya hani o yüzden güçlüydü kadın biliyordu Rabbini dinini dertlerine dönüp Benim Ne Güzel Rabbim var . Beni darda koymaz diyebiliyordu.

“Kızım kapıyı açmazsan abini alıp geliyorum.” annesinin sesiyle sıyrıldı kendi dünyasından .Oysa ne güzel kalbiyle dua edip , diliyle amin diyor bir nebzede olsa ferahlıyordu. Abisi beden eğitimi öğretmeni , milli boksördü . El kaldırmazdı kıymetlisine biliyordu ama tırsıyordu .Kucağına aldığı gibi  doktora götürürdü .

“Susmak, mana eksikliğinden değil. Belki mananın derinliğindendir.” Hz. Mevlana

Ne güzel söylemişti Mevlana. En sevdiği sözlerindendi kadının. Mananın derinliğinden dolayı susmuştu , derinlikte kaybolacağını bilmeden. Belki de artık zamanı gelmişti konuşmanın. Daha iyi olur muydu? Yok , yok hayır susmalıydı kendi bu yükü taşıyordu. Ama konuşmadan bilemezdi .O deli doktoruyla da çocukluğuna bir iner bir çıkarlardı .Baktı ki konuşmuyorum her şey normal gönderirdi . Evet evet planı bu olmalıydı, kendi anlatmamalıydı zaten zamanı geldiyse bir şey sebep olurdu . Rabbine bırakmamış mıydı her şeyi. Kapının kilidini çevirip kendine doğru yavaşça çekti.

“Tamam sultanım pes ediyorum. Bir şeyim olduğundan değil , sırf içiniz rahat etsin diye gidiyorum.” kucakladı kuzusunu annesi . Anne hiç evladını bilmez miydi? Hem de herkes den çok bilirdi. Suskundu kızı içine kapanmıştı. Gözlemliyordu ama yok bulamıyordu. Ne derdi var Rabbim ferahlık ver kızıma benim kuzum bu değil. Sen bana doğru yolu göster diye dua ediyordu. Abisi , kız kardeşi yıllardır , sessiz attığı çığlıkları görmüşlerdi sonunda. Ailecek konuşmuşlar ve Meva’ nın değişimini kabul edip bir çözüm yolu aramış ve sonunda iyi bir psikologda hem fikir olmuşlardı. Abisi Tuğrul çok araştırmış ve kendileri gibi dini inancı olan bir doktor bulmuştu. Kardeşi ilahiyat okuduğundan kendisinden de bilgiliydi . Dini bilgisi olması kızı daha iyi anlayıp , kardeşini çözmesine yardımcı olurdu belki. Tutunduğu bir umuttu belkiler…

” Hadi anne bırak ablamı hazırlansın abim şimdi gelir.” kız kardeşi Buğlem ‘i ablasının dolabına yönelip feracesini aldı ve uzattı .Üniversiteye ilk başladığı yıl abisi almıştı . Siyah uzun kolları manşetli bel kısmında pile olan vücut hatlarını belli etmeyen çok rahat ve şık bir feraceydi. Üzerine siyah bir şal alıp taktı. Hiç makyaj yapmaz dışarı çıkarken parfüm sıkmazdı biliyordu kadının kokusunun erkeğe haram olduğunu. Kapısı tıklatıldı ve “Gel ” sesinden sonra abisi girdi . Genç kız odasıydı abisi muhakkak kapıyı çalardı.

” Hazır mısın güzelim?” ” Hazırım abi namazımı kılmıştım , abdestimde var. Hadi bir an önce gidip gelelim.”

“Abim senin için yapıyoruz . Hep beraber konuştuk sen bizim evin delisi şen bir kızdın. Yıllardır böyle sustun geçer, büyüdü dedik ama yok sen daha çok içine kapandın. Başta genç kız dedim ama kapıları da kilitler oldun. Soruyorum yok bir şeyden başka kelamında yok son çaremizdi.”

Demek beni görmüşlerdi , çığlıklarımı sessiz sanıyordum. Ama anlatamazdım . Ben yandım sizi de yakamazdım . Derslerime verdim kendimi . Peki şimdi ne olacaktı ? Rabbim neler yazmıştı kaderime ? Konuşmalı mıydım doktorla, bir yol gösterir miydi ?

Mevlana   Derki ;

Her şey üstüne gelip ,

Seni dayanamayacağın

Bir noktaya getirdiğinde,

Sakın vazgeçme !…

İŞTE ORASI KADERİNİN DEĞİŞECEGİ  ‘ NOKTADIR ‘

Kelimeler bazen yol  olur insana , bir ışık  olur yolunu görmeyene. Bazen de bir dua çıkmazdayken yol açmaz mı insana ? Öyle güzel yol açar ki yolları kıskandırır adeta. Çıkmaz sokak da Meva kaybolduğunda ,  dualarıyla Rabbiyle kalmıştı. Duaları yol , Rabbi yoldaş olmamış mıydı? Olmuştu hem de çok güzel olmuştu. Konuşmuş , ağlamış , bazı geceler sabahlara kadar secdeye kapanmıştı. Kaderinin değişeceğine hep inanmış bir gün gerçeklerin gün yüzüne çıkacağına ne kadar hasar verse de onarılacağına inanmıştı. Kul sıkışmayınca Hızır yetişmezdi. Sıkışmıştı Meva artık yolun sonu dediği yerde sessizce beklerken o yolda bir ışık açmıştı. Belki de o ışık bu doktordu nereden bile bilirdi Meva ….

Sessiz geçen yolculukla düşünceden düşünceye dalmış konuşup konuşmama konusunda savaş vermişti kadın. Abisinin seslenmesiyle daldığı yerden çıkmış ve abisine bakmıştı.

“Bacım geldik , inelim hadi randevumuz geçmesin.” sadece başını sallayıp , çantasına uzandı ve sessizce arabadan çıktı. Etrafına bakındı ve şaşırmaktan kendini alamadı. Yemyeşil ağaçlar , ufak taşlarla süslenmiş üzerinde ahşap köprüsü olan etraf da bankların bulunduğu güzel bir yerdi. Köprüyü geçip ilerlediler ve villa tarzı bir yere geldiler şaşırmıştı kadın .Hastane beklerken yazlık  bir eve gelmiş gibiydi. Dönüp abisine baktı ;

“Abi emin misin deli doktoru burada mı? ” kafasını çevirip kardeşine baktı Tuğrul hiç sevmezdi halk ağzıyla deli doktoru denilmesini. Bacısı okumuş bilgili biriydi neden böyle söylediğini anlamaya çalışıyordu.

” Güzel kardeşim deli doktoru değil ama psikolog burada kendisini tanırım bazen bizim camiye derslere geliyor .” işte bu söz kalbini hareketlendirmiş ve merak uyandırmıştı. İnançlı insandı demek , derste aldığına göre güvene  bilirdi , derin bir nefes alıp ;

“Anladım ağabeyciğim psikolog ama ne yapabilirim bilinç altımıza işledi mahalledeki dedikoducu teyzeler.”

“Sen okumuş , bilgili kendini geliştiren bir kadınsın ben bu tabiri sana hiç yakıştırmıyorum bacım bilgin olsun.” başını eğip sessiz kaldı kadın. Aslında annesini sırf vazgeçirmek için bunu kullanıyordu. Zor bir meslekti ve çok saygı duyuyordu. Annesi altı aydır başının etini yiyor ve gitmesi için direttiğinden oda kabaca halk ağzıyla ben deli değilim, deli doktoruna gitmeyeceğim  elâlem ne  der diyerek kaçıyordu. Kaçmış ama kurtulamamıştı ki şuan buradaydı. Annesi bende geleceğim diyerek diretse de ikna etmişler ve vazgeçirmişlerdi.

İçeri girdiklerinde bir kadın karşıladı tesettürlü güzel yüzlü kibar bir kadındı.

” Buyurun hoş geldiniz nasıl yardımcı olabilirim?” “Randevumuz vardı , ilk kez geliyoruz.” kadına bakıp tebessüm etti Meva ve aynı şekilde karşılık aldı.

“Meva hanım olmalı buyurun içeri alalım son randevu size ait , sizi bekliyordu doktor bey.” gerçi doktor erkekti değil mi camide abisiyle ders aldığına göre ne yapacaktı kadın. “Beni takip edin Meva hanım siz de  burada bekleye bilirsiniz.

” Şey abimde gelseydi.” “Doktor bey hastalarını tek içeriye alır.” sessizce takip ederken , boynu bükük bir  şekilde abisine baktı kurtar beni abi der gibi bakıyordu kadın.” İşte burası buyurun ” kapıyı çalıp geri çekildi kadın.

“Buyurun lütfen ” diyerek kapıyı açan doktorla şaşırdı. Hangi doktor yerinden kalkar da kapı açar tebessümle hastasını karşılardı ki? Daha önce hiç böyle bir şeyle karşılaşmadığından şaşkın şaşkın bakarken içinden de ” Aferin saygılı ve hoş bir hareket hanene bir artı eklendi ” demişti. Aslında  önceden hep  deli ,dolu, şen şakrak herkese takılan  espriler yapardı Meva …

“Buyurun Meva Hanım öncelikle ismim Fatih ismimle hitap edin lütfen nasılsınız?”

“Teşekkür ederim , elhamdülillah .” ” Kiminle geldiniz Meva hanım ? “” Abimle ama içeri almadılar.”

” Evet rahat olmak için böyle bir kuralımız var.” belli etmemeye çalışıyordu kadın erkekle aynı ortamda hem de kapı kapalı terler basmış elleri hafiften titremeye başlamıştı , midesi bulanıyor başı dönüyordu kötüleşeceğini anladı ve ;

” Nefes alamıyorum sanırım , benim çıkmam lazım .” diyerek ayaklanacağı zamanda doktor bey yanına yaklaştı ve kadının titremesi daha da arttı bunu gören doktor kapıyı açıp yardımcısı Ayşe hanıma seslendi ve ” Bakın kapı açık ve yardımcım geliyor abinizi de çağıralım tek değiliz sakin olun derince nefes alın güvendesiniz , güvendesiniz içinizden tekrarlayın ve derin nefesler alın.”

Böyle başlamıştı doktor yolculuğu bakalım neler getirecekti kadına ?

Kafasındaki sesler susmak bilmezken , gözlerini kapatıp derin derin nefesler almaya çalışıyordu Meva.”Geçecek hepsi bitecek. Her geçenin bir sabahı var.” diyerek kendine telkinde bulunuyordu kadın. Duvarlar  üstüne üstüne gelirken , bir ara nefesinin kesildiğini sandı ve o anda huzurun sesi  kulaklarına dolmaya başladı. Kalbi her daraldığında ferahlatan  aşina olduğu, dilinden düşürmediği kuranın en güzel kelamlarından sesler geliyordu….

(  ” İnne me’al’usri yüsren. Feiza ferağte fensab. Ve ila rabbike ferğab”

” Evet o zorlukla beraber bir kolaylık var!  O halde boş kaldığında yine kalk yorul!   Ve ancak Rabbinden ümit et, hep O’na doğrul!   ”  )       İnşirah süresi kalplere  ferahlık , umut , mutluluk  veriyordu .Hele ki abisinin ağzından döküldükçe kalbi ferahlıyor, titremesi azalıyor, nefes alması kolaylaşıyordu. Yavaş  yavaş gözlerini açtığında kadın abisinin korkmuş , çaresiz ve özlemle kardeşine baktığını gördü. Kendini zorlayarak tebessüm etmeye çalıştı. Ellerini tutan abisi “Elhamdülillah , bacım çok korktum . Doktor bey telaşla çağırınca aklım gitti ” diyerek kardeşine içtenlikle sarıldı .Kokusunu içine çekti kadın . Abisi huzur ve güven kokuyordu. Arkasındaki koca dağıydı , o dağ olmasa belki de bu kadar ayakta duramazdı. Sadece varlığı bile bacaklarına fer, kalbine ışık oluyordu kadının.

Meva kendine geldikten sonra doktor bey ” Meva hanım nasılsınız ? ” diyerek durumunu anlamaya çalıştı.” Teşekkür ederim . İyiyim bir an nefes alamaz oldum titremelerim , baş dönmem , mide bulantım oldu.” dediğinde doktor teşhisinin doğru olduğunu anladı . Fakat henüz onu dinlemeli , konuşmalı, bilgiler toplamalı ve emin olmalıydı. Sekreterine dönerek  “Hatice hanım Meva hanıma eşlik edin lütfen elini yüzünü yıkasın su içsin , sizi bekliyor olacağız.” dediğinde pür dikkat kadına bakıyordu ne tepki vereceğine ve tebessüm ettiğini görmüştü.

“Tabi doktor bey .Buyurun Meva hanım ” diyerek koluna girip dışarı çıkardı. Tuğrul beyle konuşması için şüphelenmeden bir zaman ayarlaması lazımdı. Tuğrul beye döndü ve;

” Oturun lütfen sekreterim yanında , sizinle yalnız kalabilmek için böyle bir çözüm buldum. Meva hanım sık sık bu şekilde olur mu?” diye sorduğunda sıkıntıyla nefes aldı Tuğrul ;

” Evet bu ara çok oluyor .Burada olduğu kadar ağır olmuyor belki ama son iki aydır oluyor .”

“Peki ne yapıyorsunuz böyle zamanlarda?”

” İnşirah süresi kalplere hep ferahlık verir ve Meva çok sever, sadece onu ben okuduğumda sakinleşiyor.”

” Evet , şaşırdım Tuğrul bey kardeşiniz panik atak geçirdi ve buna bir şey sebep oldu ama size hemen kesin bunun sebebi budur diyemem . Öncelikle konuşmam , gözlemlemem gerekiyor. Elbette ki tahminlerim var ama buna hemen karar vermem çok sağlıklı olmaz .Okuduğunuz sureyle sakinleşmesi inançlı biri olduğunu gösteriyor  yanılıyor muyum?”

“Evet bacım dinine düşkün ve kuranla çok haşir neşirdir. Sürekli  okur ve benim ona kuran okumamı çok sever. Bir gün  kötü gözüküyordu dizime uzandı ve bana ” Abi inşirah suresini okur musun ? senin sesinle o sure beni alıp başka diyarlara götürüyor sanki , huzur buluyorum sakinleşiyorum ” demişti.

“Maşallah  buna sevindim maneviyat her zaman ruhun huzur bulmasında en önemli etken. Bilirsiniz her şey Rabbimizin elinde biz sadece bir elçiyiz.”

“Kardeşinizde yokken sizin şikayetiniz nedir?” sorusuyla birlikte pür dikkat adamı izlemeye başladı doktor. En az konuşma kadar beden dilinden de anlıyordu bir çok kursa gidip kendisini geliştirmeye çalışmıştı ki hastalarına yararı dokunsun.

” Nereden başlasam bilmiyorum benim bacım esprili güleç kendiyle barışık herkesin yardımına koşan , gittiği yerde herkesin yüzünde tebessüm sebebi olan biriydi. Bundan sanırım yaklaşık olarak 5 sene önce ne oldu bilmiyorum , inanın içine kapandı . Yüzü bir gonca gül gibi soldu ve bir  daha asla açmadı. Sesini duyamaz, yüzünü göremez olduk. Çok çabaladım ama dışarı çıkmaz kimseyle konuşmaz oldu. Sorduğumda ise bir şeyim yok dan başka kelam etmedi. Annem ben ve bir de Mevadan küçük kız kardeşimiz yaşıyoruz. Babamız ayrı , annemler ayrıldığında bile böyle değildi , sonradan oldu neler oldu hiç bilmiyoruz ve inanın zor ikna ettik . Çok affedersiniz bilgilidir bacım ilahiyatı okudu. Altı aydır ikna etmeye çalışıyoruz ve tek dediği laf ” Ben deli değilim deli doktoruna gitmem ” oldu . ” mahcupça başını eğdi adam , şaşıracağı bir şey oldu .Bir kahkaha sesi yankılandı  , odada kafasını kaldırdığında doktorun kahkaha attığını gördü. O sırada tam kapının önünde olan Meva abisinin ” Ben deli değilim deli doktoruna gitmem sözünü ve doktorun kahkahasını duymuştu. Yanakları kıpkırmızı oldu ve çaktırmadan  yandan bir şekilde yanındaki asistana bakmaya çalıştı . Asistanda şaşkın ve tebessümle bakıyordu  kadına .

Şimdi Meva bu kıpkırmızı yanaklarla , bu utanmayla nasıl girecekti doktorun odasına? Asıl nasıl kalacaktı odasında ? Nasıl derdini anlatacaktı?

Tags:

Paylaş
191 Yorum
  1. Liloo 1 sene önce

    Uzun bir aradan sonra… Özlenildin kalemine yüreğine sağlık

  2. bncldyglr 1 sene önce

    Canim dönüşün çok mutlu etti. Yeni bölümü çok beğendim. Devamini merakla bekliyorum??

  3. yorgunejderya33 2 sene önce

    Yeni bölüm gelcek mii? Lütfen gelsiin ?

  4. Liloo 2 sene önce

    Dönüşün muhteşem olmuş ✨

  5. AYZA 2 sene önce

    Kalemine saglık abla..heyacanla yeni bölümü bekliycem. Sema ve meva ne konuşacak cok merak ediyorum

  6. Liloo 2 sene önce

    Yeni bölümü sabırsızlıkla bekliyoruz

  7. Liloo 2 sene önce

    Kim bilir meva daha neler yaşadı ah meva

  8. Sofuoglu 2 sene önce

    Ellerine yüreğine sağlık canım ,Meva anlattıkça daha çabuk atlara bilir .Sabırsızlıkla yeni bölümü bekliyorum

Bir Cevap Bırakın

© 2023 Yazokur. Sizin için sevgiyle hazırlandı. MacroTurk

İletişim

Sizlere daha iyi hizmet edebilmek için bize mail gönderebilirsiniz.

Gönderiliyor
error: İçerik Korumalı

Kullanıcı Bilgileriniz İle Oturum Açın

veya    

Bilgilerinizi Unuttunuzmu?

Create Account