images
  • Bölüm 1

Karanlık; etrafım simsiyah neden hiç bir şey hissetmiyorum…

Nefes; kendi nefesimi hissetmiyorum, garip sanırım bedenimi hissetmiyorum…

uff  başım ağrıyormuş gibi ama hissetmiyorum çok tuhaf yüzüm gözlerim, ağzım hiçbiri yokmuş gibi bacaklarım , kollarım hiçbir şeyim yok hareket ettirmeye çabalıyorum ama yok bir türlü olmuyor…

Zaman geçiyor  ne kadar zaman geçti anlayamıyorum artık…

Düşüncelerim eski benliğim hep aklımda en azından düşüncelerimde kaybolabiliyorum…

Sanırım öldüm bu durumu ölümle bağdaştırmam çok garip düşüncelerim var eski benliğim var, hayallerim de, yani ölüm bumu kendi hayallerimle ve düşüncelerimle sonsuza kadar bu amansız karanlıkta süzülmek mi?

Bu durumdan kurtulmam lazım daha fazla düşünecek bir şeyim kalmadı ,hayallerimde yaşamak olmuyor sürekli tekrara düşüyorum keşke daha iyi bir hayatım olsaydı en son ailemi defnetmeye gidiyordum nasıl bu duruma gelebildim…

Keşke geçmişe gidip olayları değiştirebilseydim. Ülkenin en prestijli 5 okulundan birini kazanmıştım, lakin psikolojim daha okulu kazanmadan önce bozulmuştu.

Ailem maddi sıkıntılardan geçiyordu ve ben baba parası yiyordum bu bana çok dokunuyordu bu yüzden gittiğim okulda bir şekilde para kazanmaya da çalışacaktım  ama daha önce hiç kimseden emir almayan ben nasıl iş bulabilirdim ki?

offf

Kendi benliğime dayanamıyorum daha fazla…

Aşırı zekiydim çok hızlı öğrenme kabiliyetim vardı her spor alanında bulunduğum okulu temsil ederdim tabi bu kadar başarı diğerlerinin kibrini ve kıskançlığını üzerime getirmişti bir şeyde zirveye çıkarsan yalnızlıkta o zaman başlıyor, aynı zamanda egolu ve başkalarından kendini üstün görme duygusu seni ele geçiriyor, arkadaşlarım artık bana o kadar sıcak değillerdi, bende her şeyi boşlamaya başladım, bu sayede o duygu ve düşüncelerin önüne bir nebze geçebildim…

Bu durum beni daha da kötü yapmıştı, fark edemedim gittikçe içe kapanık ve başkalarına güvenmeyen birisine dönüştüm…

Neyse sadede gelelim o zamanlar başladım oyun oynamaya, gerçeklikten kaçmaya, üniversitede de devam ettim…

O zamanlarda bir sanal gerçeklik oyunu çıkmıştı. Sonsuza Dek Dövüş adlı oyun, herkes onu oynamak için büyük paralar harcıyordu. Bende bir oyun bağımlısı olarak o oyundan para kazanmayı kafaya koydum. İlk önce kapsül almam lazımdı ama çok pahalıydı hepsini geçtim oyunu oynamak için bile para vermemiz gerekiyordu.

Ailem maddi sıkıntı çekiyorlardı, her ne kadar benden gizlemeye çalışsalar da onlardan isteyemezdim, ama o halde bile bana para göndermekten çekinmemeleri ve benimde okula gitmeyip oyun bağımlısı olmam çok zoruma gidiyordu.

Tek kardeştim o yüzden benim için ellerinden geleni yapıyorlardı. Bende onlardan istemedim zaten hayatım rayından çıkmıştı o zamanki psikolojim neyin doğru veya yanlış olmasını bilmesine rağmen, doğru düşündüğüm şeyleri yapmamı engelliyordu.

Buda benim tek çıkış yolumun para kazanmak olduğu varsayımımı doğrulamıştı.

Bankadan yüklü bir kredi çekip kapsülün ve oyunun aylık ücretini ödemiştim…

Oyunda yeteneğim ön plana çıktı ve yatırdığım parayı fazlasıyla kazanmıştım, hem oynadığım oyundan zevk alıyordum hem de para kazanıyordum.

Daha hayatımı yeni düzene sokmuşken, her iyi zamanın bir sonu var, okuldan kalmıştım,  moralim düzeldiğinden tınlamıyordum, nede olsa kaybettiğim sadece 2 yıldı telafi edebilirdim, yeter ki devam etme isteğim olsun…

O kara haber geldi ailemin maddi sıkıntılar çektiğini ve çok fazla gece çalışmak zorunda kaldıklarından, yağmurlu bir gecede, arabanın yoldan aşağı kayması sonucu her ikisi de vefat etti, hepsi benim suçum, keşke keşke daha iyi bir evlat olabilseydim…

Onlar benim kredi çektiğimi biliyorlarmış, bu yüzden bana çaktırmadan, bu krediyi nasıl ödeyeceklerini düşünüp sıkıntı etmişler, öyle olmasa neden bu kadar tehlikeli durumlarda çalışmak durumunda kalsınlar ki…

Onları uğurlamak için memleketime gittiğimde pek samimi olmadığım bir arkadaşım tarafından karşılanmıştım…

Evimizde düzenlenen törende ailemin akrabaları ve dostlarıyla birlikte uğurlamıştık, garip sonrası için hiç bir şey hatırlamıyorum….

Sonradan anılarımı birleştirdiğimde zehirlendiğimi anladım, birini sevmiştim lise yıllarımdaydı bir türlü açılamamıştım, beni zehirleyen kişi, sevdiğim kızın nişanlısının arkadaşıydı, zaten onu ilk gördüğümde bu piçin burada işi ne demiştim, fark edemedim zaten yaşamaya pek inancım kalmamıştı.

Off  keşke daha cesur yaşasaydım başkalarının ne düşündüğüne dikkat etmeden, belki daha iyi bir hayat yaşamakla kalmayıp ailemi de sıkıntıya sokmazdım…

yazar not:açıkçası elimde 100 sayfası var askerde yazmıştım ama buraya dökmek çok zor oluyor ben sayısal zekayım türkçem 0 kbmayın ygs de türkçe ‘den 10 netin  üzerine çıkamazdım..

 Bölüm 2

Zaman benim için ilerlemiyor gibi bazen zamanı sayıyorum, bir kaç saat saydığımda ondan da sıkılıyorum…

Düşünmekte istemiyorum, uyumak istiyorum, uyumayı özledim hissetmeyi özledim…

Bu his başımın ağrısı mı artıyor…

aaaaahh

Dayanılmaz olmaya başladı, hiç bir şey düşünemiyorum artık…

Ağrı geçmiyor, azalmakta bilmiyor, bu daha ne kadar devam edecek….

Yeter lütfen, her ne isen dur lütfennn….

Bu bu daha dayanamıyorum, dur artık, durrr….

ahhhhhh

Zaman ilerledikçe alışmaya başladım sanki, yada acımı azalıyor anlamadım, sanırım alışıyorum sanki bir parçammış gibi…

Bu bu his bedenim değil mi?…

Bedenim; tüm bedenim ağrıyor gibi…

Ama acısı hiçbir şey, daha önce yaşadıklarımın yanında iğne batması bile değil…

En azından acıyı hissediyorum, bu da iyi, bir şeyler hissetmek acıda olsa çok güzel…

Kollarım, bacaklarım, yüzüm artık hepsini; her ne kadar çok ağrı ve acı verseler de hissedebiliyorum…

Gözlerimi açamıyorum, biraz daha  zorladıktan sonra  yavaş yavaş gözlerimi açabildim, ama sadece karanlık, belki de açamadım gözlerimi bilemiyorum, hepsi bir yanılsama gibi…

Bir ışık mı o…

hahaha

Bir ışık kesinlikle bir ışık o, bedenim sanki bir sıvının içindeyim ellerimi hareket ettirdiğimde, sanki jolemsi gibiydi huylanmaya başladım…

Yavaş yavaş ayağa kalkmaya çalıştım, ayağa kalkıp ışığa doğru yürüdüğümde, bir şeye çarpıp düştüm, düştüğüm yer yumuşacıktı lakin ellerim öyle demiyordu. Dokunduğum şey, uzun kılları olan bir şeydi. Korktum, geri dönüp koştum ama aynı şekilde kılları olan bir şeye çarptım, bu sefer korkudan tek düşünceyle ışığa doğru yöneldim. kıllı şeyi tırmanıp ışığa ulaştım, neredeyse iğne deliği kadar bir şeydi, parçalamaya çalıştım, kil gibi parçalanmaya başladı. Bedenimin geçebileceği kadar bir delik açıp, karşı tarafa kendimi attım…

Bulunduğum yer loş ışıklı bir mağara tüneli gibi idi,  koşa koşa sonuna varmaya çalıştım…

Tam dışarı çıkacakken çok korkunç bir ses kartal ciyaklaması gibi ama kulak yırtan cinsten, korkup çıkmadım dışarı, zaten gözlerim ışıktan etkilenmişti…

Uzun süredir, ilk defa görebiliyordum, yavaş yavaş gözlerimi kısarak dışarıya baktım, bir yandan da dışarıdaki o ses beni görmesin diye mağaranın köşesine sinmiştim. Gördüğüm ilk şey bir ağaç; çok büyüktü daha önce hiç bu kadar büyük bir ağaç görmemiştim ağaç mağaradan 300metreden fazla uzak olmasına rağmen, devasa cüssesinden olsa gerek sanki çok yakınmış gibiydi…

Ağacın bulunduğu bölge bom boştu, biraz daha ilerisiyse tamamen ormandı, devasa ağaç kadar büyük olmasalar da, o kadar büyük ağaçları olan bir yer ne duydum nede gördüm…

Burası dünya mı ki, ağaçta bir kıpırtı görüp şaşırana kadar etrafı inceliyordum…

Sesin geldiği yeri görmeye çalıştım, ama ağaçtaki kıpırtının çok büyük bir yılan olduğunu fark edince, kendimi dışarıdan görülemeyecek kadar gizledim, gördüklerime inanamıyordum, bu nasıl bir canlı, bu kadar büyük bir yılan olamazdı…

Nasıl bir şeyin içinde olduğumu bir türlü anlayamadım, bedenim başım o kadar ağrıyor ki, gördüklerimin bir halüsinasyon olduğuna kara verdim, ta ki ikinci kez o çığlığı duyana kadar, çığlık bedenimi kaskatı kestirmişti, nefes bile alamadım, o süre yılana bakıyordum, oda ağaca sanki koruyucusuymuş gibi sarılıyordu, onu görünce daha da irkildim, artık yerimde duramazdım, geri koştum, geldiğim yöne, açtığım deliği büyütebildiğim kadar büyüttüm, başka bir çıkış bulmalıydım…

 

Tags:
Paylaş
0 Yorum

Bir Cevap Bırakın

© 2023 Yazokur. Sizin için sevgiyle hazırlandı. MacroTurk

İletişim

Sizlere daha iyi hizmet edebilmek için bize mail gönderebilirsiniz.

Gönderiliyor
error: İçerik Korumalı

Kullanıcı Bilgileriniz İle Oturum Açın

veya    

Bilgilerinizi Unuttunuzmu?

Create Account