Bir ömre sığdıramadığım acımı sekiz harf tek kelimeye sığdırmışlar.
Sığdıramayan benmişim meğer.
Dünyaları sığdırdığım içime bile sığamadı ki gözlerimden yaş,dudaklarımdan hıçkırık,kalemimden şiir olup döküldü.
Alevlerin arasında donmak üzere hissediyorum.
Mutlu olmak için onca sebep varken takılıp kaldığım geçmişim beni üşüten.
Fırtına acımın olduğu taraftan soldan soldan geliyor.
Evleri yıkıyor,taş üstünde taş bırakmıyor.
Bende ne mi etki yaratıyor?
Hiçbir şey.Tamamıyla hiçbir şey.
Yaprak kımıldamıyor,çıtım çıkmıyor.
Biliyorum çünkü çığlık atsam elime geçecek tek şey çığlığımın yankısı.
Susuyorum ya işte,bu yüzden susuyorum.
Susarak öldürüyorum kendimi.
İşkence ediyorum bir bakıma.
Ne kadar da canice değil mi?
Her köpeğin başını okşayan,çocuklarla çocuk olan bir genç için fazla acılı bir ölüm.
Evet,ölüm.
Bitiş,başlangıç.
Kayboluş,kendini buluş.
Hapsoluş ve özgürlük.
Ölüm yani.
Kor alevler,büyük büyük buz kütleleri.
Ayrılık,vuslat.
Kesilen nefeste can bulmak.
Ölmek,beş harf tek kelime tonlarca acı.
Ölememek,ölmekten de acı.
Ölememek bitmek bilmeyen sonsuz zemheri.
Gelmeyen yaz,
Açmayan çiçek,
Ufukta görünmeyen güneş,
Tatlı tatlı esmeyen rüzgar,
İçi huzurla dolmayan insan,
Ölememek, mahkumiyetlerin içinde en acısı.

Eline sağlık çok güzel yazmışsın. ????
Teşekkür ederim beğenmenize sevindim