Karanlıktaki Işığın 3Dostu

 

 

 

 

      Karanlıktaki Işığın 3Dostu

   (Her   Karanlığın Ardından Umut Işıkları Saklıdır, umudunu yitirirsen ışıklarını kaybedersin çünkü umutsuz  yaşamak ölmek gibidir. )

Ayrılık gecesi

 Merdivenlerden  inen 5- 6 yaşlarındaki  Esrin elinde yeni bitirdiği  resim  vardı   babasına göstermek üzere alt kata iniyordu k i  birden  nefes alamamaya başladı  bu sırada da alt kattaki fazla güneş ışığı almayan  misafir odasından bağrışma sesleri duyulmaya başladı  Çok uğraştığı o resimi   ellerinden   kayıp merdivenlerden aşağı yere düştü o masum masum bakan yeşil renkli gözlerden damlacıklar süzülmeye başladı   .

Derin derin nefes alıp kendine gelmeye çalışıyordu işede yarıyordu nefes alışverişi normale dönüyordu

Esrin’in  Annesi ahenk hanım ve babası  ayaz bey  kızına zarar  verdiğinin  farkında  olmayarak tartışmalı bir şekilde  kavga ediyorlardı.

Birazdan Ahenk hanım sinirli bir halde solonda masanın  üzerinde duran kredi kartını alıp hızlı adımlarla evin kapısını şiddetli bir şekilde çarpıp gitti, sinirli ve kaygılı olan Ayaz bey üst katın merdivenlerine doğru ilerliyordu tam merdiven basamağına adımını attı ve başını kaldırdı ki  kızını

   Korkmuş ve gözü yaşlı bir halde   buldu ,Ayaz bey  hemen kendini toplayıp yumuşak bir ses tonuyla konuşmaya başladı.

_  günaydın kızım

Esrin boynunu bükerek ve kısık bir ses tonuyla

_ günaydın baba 

Ayaz bey yere düşmüş resim defterini alıp Esrine tebessüm ederek baktı .

_  kızım bu resimi sen mi yaptın  ?

 

_ Evet

_ tebrik ederim

_ baba neden tebrik ediyorsun ki alt taraf-ı bir resim

_ ama kızım maşallah resim konusunda benden bile yeteneklisin galiba

_ nasıl yani sen resim çizemiyor musun?

 

_ çiziyorum tabikii mesela cin ali  

_ cin Ali o nasıl bir resim zor mu çiziliyor?

_ gösteriyim kızım

Ayaz bey kızının resim defterini alıp cin ali çizmeye koyuldu Esrin ise dikkatlice izliyordu

resim bittiğinde Esrin dayanamayıp gülmeye başladı.

_ baba bu adama hiç mi yemek vermemişler  adam çok zayıf ve saçları havaya kalkmış

Ayaz bey gülerek kızına sarıldı .                                          

Esrin’in  resim   hoşuna gitmişti anlaşılan  keyfi yerine gelmeye başlamıştı.

_ kızım

_ Efendim baba

_ bu gün luna parka gidelim mi?

Esrin hey canla ayağa kalktı

_ tabikii olur

Bir an durup düşünerek boynunu büktü

_  ama senin işlerin vardır

_ sen boş ver işi şimdi gidiyor muyuz  hem orda mavi renkli kanguru da var

_ gidelim  

_ tamam o zaman hadi sen hazırlan  5 dakika sonra mutfakta buluşuruz  tatlı prensesim

Esrin babasına sarılarak kulağına fısıldarmış gibi” tamam babacım “ diyip merdiven basamağına  doğru yöneldi tam adım atıyordu babası kolundan tuttu

_ ha kızım şu konuda anlaşalım şimdi baban omlete Tuz yerine  şeker koyan birisi olduğu için sen bence o yumurtaları tehlikeye atma hem sen çok güzel yapıyorsun ,

Esrin gülerek    cevap verdi

_  tamam baba

Esrin koşarak odasına  gitti.

Ayaz bey ise kısa bir telefon görüşmesi yapıp  bahçeye çıktı

5 dakika sonra

Esrin merdivenlerden geliyordu Ayaz bey ise mutfak dolabının sağ üst köşesinde duran un paket’ini alıp  krep yapmaya  başladı  .Esrin ilk işe buzdolabından yumurtaları alıp tezgâha götürmekle başladı, Ayaz bey’in  krep yapamayışı, Esrinin o minicik elleriyle yumurtaları kırıp omlet yapmaya çalışması insanı adeta tebessüm ettiriyordu  .

12 dakika sonra yemek masası hazırlanmıştı hatta  kahvaltı yapılmıştı bile ,Esrin hemen odasına gidip gri renkli çantasını alıp babasının yanına geldi .

_  hadi kızım çabuk  

_ baba neden acele ediyoruz ‘ki ?

_ Ela halanın gelmesine 6 dakika var       

_ ee

_  halan gelmeden tüymemiz lazım                                         

 

_ nedenki hem halamı çok özlemiştim sen özlemedin mi baba   ?

_ Ela halan  mutfağı görünce beni özletecek zaten kızım

_ anlamadım 

_ boş ver kızım hadi gidelim

_ tamam

Hızlıca baba kız arka bahçeden çıktılar, tam onlar gittikten 2dakika sonra Ela hanım geldi.

Mutfağa gelince Ela hanımı sinirlenmekte  haklıydı  çünkü mutfak  savaş alanı gibiydi her yer çok dağınıktı   .

 

İlk önce esrin’in zıp zıp dedigi kanguruya bindiler sonra atlı karıncalara daha sonra ise çarpışan arabalara bindikten sonra pamuk şeker alıp çimenlerde koşuşturmaya başladılar, Baba kız  o hâlleri çok tatlıydı,bir anda Ayaz beyin telefonuna  mesaj geldi endişeli bir şekilde kızına “ su alıp  “ geliyorum diyip yanından kısa bir süreliğine ayrıldı , birazdan Esrini’n dikkatini mavi renkli bir kelebek çekmişti onun peşinden  gitmeye başladı kelebek uzaklaşıyordu  Esrin yetişmek için koşmaya başladı o sırada  ayağına bir taş takıldı ve yere düştü ,dizi acıyordu ,dizinden çızıklar almıştı ve elleride kirlenmişti     gözlerinden  damlacıklar süzülmeye başladı ,minicik elleriyle dizini tutuyordu ‘ki omuzunda bir el belirdi arkasına dönüp baktığında onun yaşlarında kahve renkli gözlü tatlı tatlı bakan bir kız vardı  birazdan Ellindeki poşetten  işlenmiş  beyaz renkli güzel bir  mendil çıkardı ve Esrin’e uzattı alması için işaret ediyordu Esrin  şaşırarak  yavaşça mendili alıp gözyaşlarını sildi kız Esrin’n yanına oturup hiç bir şey söylemeden  öylece Esrin’i izliyordu  Esrin gözlerini kaçırarak teşekkür etti

 

_ ağlama geçicek

 Esrin  ağlayarak  baktı

_ ama can’ım  çok   acıyor

_ merak etme geçer

Esrin eller’iyle gözyaşlarını sildi

_tamam peki aglamıcam

Tatlı kız dolu  gözlerle  devam etti

_ umudunu yitirme  olurmu yoksa  yaşayamazsın

_ tamam

Esrin dikkatlice ayağa kalktı ve elini bileğine doğru götürdü bilekligini çıkarıp kızın  bileğine taktı .

“İyi ki varsın  “ diyip  ,küçük adımlar atarak babasından ayrıldığı yere döndü. küçük kız  Esrin’i izliyordu birazdan parkın kapısından çıkıp gözden kayboldu .

Ayaz bey karşıdan geliyordu                                                         

                                                    

_ kızım ne oldu?

_ düştüm baba

Ayaz bey hemen kızını kucağına   aldı parkın kapısına doğru yürümeye başladı o sırada

 Arkadan Ayaz bey  diye bir ses duyuldu Arkasına dönüp baktığında  bir adam vardı yanında da  Esrini’n yaşlarında  tatlı tatlı bakan bir kız vardı adam             Ayaz beye doğru  geliyordu ,Ayaz bey şaşırarak adama dikkatlice baktı

_ kimsiniz, tanıyamadım?

_ aa Ayaz bey  gerçekten tanımadınız mı ?

_ hayır tanıyamadım

_ ben gazi üniversitesinden 7 numara can

_ aa şimdi hatırladım,  kusura bakma kardeşim uzun zaman oldu biran tanıyamadım

 

Birbirlerine tebessüm ederek sarıldılar.

_ ee   napıyorsun  , galiba işleri çok büyütmüşsün ?

_ Evet

_  harika , ismin gazetelerde  çok çıkıyordu ilk gördüğümde inanmamıştım ama şimdi  emin oldum

_  yapıyoruz bir şeyler

_ maşallah kardeşime ,ee nerden böyle ?

 

_ parktan çıkıyorduk eve gidicez siz   ?

 _ aynen bizde parktan çıkıyorduk  şimdi istikamet ev

_ e bize gelsene  hem öğlen oldu  küçük tatlı melegimizde   acıkmıştır?

  _ tamam peki  gidelim o zaman

Hep  beraber arabaya binip eve   doğru yol aldılar.

Esrin   yemeğini bitirip halasıyla bahçeye çıktı

Ayaz bey ve Can bey ise çalışma  odasına gittiler,  can beyin kızı kapının yanından   Esrin ve Ela hanımı izliyordu Ela hanım kızın buraya   gelmeye çekindiğini  anlayarak yanına gitti onu Esrin’in yanına getirip bahçeden eve gitti, Esrin heycanla   konuşmaya başladı .

  _ mehraba ismin ne ?

_ Ayça  senin?

_ Esrin

Ayça boynunu bükerek   devam etti.

_ Esrin

_ efendim Ayça

_ senin annen varmı?

_ Evet senin ?

_var

_ ismi ne ?

_benim iki annem var öz annemin ismi Sevda  üvey annemin ismi ceren  ama sevda annem cennete gitmiş teyzem  öyle söylemişti.

_  benim annemin ismi Ahenk , cennet nasıl bir yer?

_ cennet çok uzaklardaymış, çok güzel bir yermiş, birbirinden güzel çiçekler varmiş ama oraya sadece iyi  insanlar gidebiliyormuş

_ ne güzel, o zaman bizde iyi olalım ve cennete gidelim

_ olur olalım

Karşıdan Ela hanım  geliyordu elinde tepsi vardı içinde de kurabiye ve  portakal suyu vardı , kızların sohbetine bölmek istemeyerek   tespiyi yere  koyup  eve geri  döndü.

Esrin portakal suyunu içiyordu ki  Ayçanın bileğindeki çızıklar  dikkatini çekti .

_ Ayça bileğine ne oldu?

_hiç bişe olmadı

_ annen mi yaptı ?

Ayça boynunu bükerek

_ Evet ama sen nerden anladın yoksa sende mi?

_ Evet

Ellerindeki  portakal sularını yere bırakıp birbirlerine sarıldılar.

Evin terasından kızları izleyen Ela hanımın

Gözleri  dolu dolu  oldu .

Ayaz beye telefon gelmişti birazdan alel acele Can beyle  Evden çıktılar.

 Yarım saat sonra Ela hanım mutfaktaki işlerini bitirmişti kızlara bakmak üzere bahçeye doğru gitti kızları  oyun oynarken çemenlerin üstünde uyuya kaldıklarını  görünce yüzünde kocaman bir gülümseme belirdi  . İkiside uyurken çok tatlıydı .

 Ela hanım  hemen Ayça’ yı kucaklayıp eve Esrin’in odasına götürdü daha sonra Esrin’i aldı .

Ela hanım   düşünüp kızlara hediye almaya karar verdi  , hemen hazırlanıp

Evin bahçıvanın yanına gitti.

_ mustafa abicim kolay gele 

_ soalasın Ela kızım , gel çay demlediydim  bir bardak içte git

_  teşekkür ederim abicim sözüm olsun  , kızlar uyuyor da uyanırsa falan göz kulak olurumsun?

_ tabikii kızım  gözün arkada kalmasın

_ Allah razı olsun abicim, görüşürüz  

_ güle güle 

Ela hanım Amanet edip     gitti tam o gittikten  yarım saat  sonra  kızlar uyandı, su içmek üzere mutfağa gitmişlerdi, birazdan mutfaktan çıkıyorlardı ki Evin kapısı sert bir şekilde açıldı , kızlar korkarak geri geri adım attı .bu gelen Ahenk hanımdı ayakta bile zor duruyordu belli ki sarhoştu kızlara doğru yaklaşıyor bir an durup kızlara baktı ve kızarak “ çekilin şurdan “diyip kızları yere yitti kızların canını yaktığı yetmezmiş gibi  yaptığı  komikmiş gibi   kahkaha  atarak mutfaga gitti  .

Kızlar yerde   öylece boynunu bükerek duruyordu,Ayça hemen kendini toplayıp yumuşak bir ses tonuyla konuşmaya başladı .

_ üzülme Esrin

_ benim Canımı yaktı yetmezmiş gibi seninkinide yaktı

_ tamam boşver ben alışığım zaten  hadi  gidelim

_ tamam  Peki

 Kızlar hemen odaya döndüler

7’ye 5 dakika vardı . Ela hanım alışverişten  gelmişti şimdi mutfakta yemek hazırlıyordu.    Ayaz bey ve Can bey  hala gelmemişlerdi,  kızlar ise merdivenlerden iniyordu  kızlar    adımlarını hızlandırıp mutfaga Ela hanıma yardıma  gittiler.

 Ayça çatalları düzenliyordu Esrin ise peçeteleri koyuyordu  o sırada kapı zili çalı verdi  .

Esrin babasının  geldiğini düşünerek   elindeki peçeteleri masaya bırakıp  koşarak kapıya koştu.

Ayaz bey  Esrin’i kucağına alıp salona geçti .

Yemek yenildikten sonra  Can bey gitmek üzere ayağa kalktı o sırada Ela hanım bir şey unutup Can beye “ durun 1 dakika geliyorum “ diyip hızlı adımlarla odasına çıktı.

1dakika sonra elinde kırmızı renkli poşetle geri döndü.

Ayça’ya tebessüm ederek   eğildi.

_ Ayça ‘cım canım  bu sana

_bu ne abla ?

_ Ela ablandan küçük bir hediye canım

_ ama ben kabul edemem ki

_  lütfen  kırma ablanı

_ teşekkür ederim abla

_rica  ederim  balım

Ayça   Ela hanıma sarıldı sonra babasıyla evlerine döndüler.  

Ela hanım  işlerini bitirip  odasına çekildi, Ayaz bey ve Esrin mutfaktan içecek birşeyler alıp  terasa gittiler baba kız çizgi-film seyir etmeye daldılar..

Birazdan Esrin’in uyuduğunu fark  edince kucağına alıp odasına götürdü.

 

  Gece saat 10 ‘a geliyordu Ayça mutfağa gidiyordu   üvey kardeşi Ceylan’ı  yerde Cam kırıklarını topladığını  görünce    dayanamayıp eğilip cam kırıklarını toplamaya koyuldu.birazdan ceylan Annesinin geldiğini fark ederek hemen ayağa kalktı Ayça ise hala cam kırıklarını topluyordu bunu gören Ceren hanım sinirlenip Ayça’ya baktı ve kızarak Ayça’nın  kolundan tuttu. O sırada ceren korkup   “ ben yapmadım o yaptı “ diyip suçu esrine attı ve      mutfaktan  çıktı. Ceren hanım ayça’ya  bağırarak “ sen ne yaptığını zannediyorsun “ dedi Ayça  tam “ ben yapmadım “ diyordu ki   tokat atıp yere yitti   Ayça’nın ağladığını   umursamayarak   mutfaktan çıktı.  Ayça gözyaşlarına boğulmuştu bir azdan gözyaşlarını silip ayağa kalktı hızlıca  odasına gitti . hemen pembe renkli çantasına birkaç eşyasını koyup yavaşça odadan çıktı .yavaşça evin kapısını kapatıp koşmaya başladı .

Ayça artık kaldıramıyordu, her gün azarlanmaktan, suçlanmaktan, kırılmaktan bıkmıştı.artık  Dayanamayıp  evden kaçmaya karar vermişti.

 

Esrin  su içmek üzere mutfağa gidiyordu yön değiştirip annesinin odasına  gitti annesini eşyalarını topladığını görünce      şaşırak duvarın  dibine geçti dikkatlice annesini izliyordu    birazdan    Ahenk hanım bavulunu alıp odadan çıktı, Esrin’i fark etmemişti.

Tam evin kapısını  açıyordu ki Esrin kolundan tuttu  ve  “ anne gitme “    dedi . Ahenk hanım  buna sinirlenip   Esrini yere yitti ve kapıyı açıp çıktı Esrin     hemen kalkıp annesinin arkasından koşmaya başladı  sürekli  “gitme anne “

Diyordu . Ahenk hanım bir an durup Esrine baktı  ve “ ben senin annen değilim sende benim kızım değilsin “ diyip   arabaya binip uzaklaşmaya başladı   ,Esrin     gözleri yaşlı bir halde   arabanın arkasından koşuyor birazdan araba  gözden kayboldu Esrin hala koşuyordu  ayağına bir taş takıldı ve biraz sert bir şekilde  yere düştü bacağı  çok acıyordu .      Orda gözyaşlarına boğuldu.  Karşıdan bir  gölge Esrine doğru yaklaşıyordu bu Ayça’nın ta kendisiydi Esrin’in yanına  oturup “ üzülme “    diyip gözyaşlarını sildi   ve .  Sanki arkadaş değil de birbirini   çok seven     iki kız kardeş gibi sımsıkı birbirlerine  sarıldılar.

Bu gece acı olaylar yaşanmıştı birisi  Ahenk hanımın evi terk etmesiydi diğeri ise   ayça’nın yetim kalmasıydı.

    Ceren hanım     mutfakta puding yapıyordu bir an telefon çaldı hemen puding ‘i ocağa koyup telefona bakmaya gitti. Görüşmesini bildirdikten sonra    puding’i unutup  odasına gitti .10 dakika sonra puding iyice taşmaya   başladı.. Bir anda ocağa yakın olan tüylü perdeye ateş sıçradı.

2 dakika sonra puding     yere düştü  . Ceren hanım uyarıldığı halde  en büyük hatayı burda yapmıştı uyarılmasının sebebi  ise tüpün kablosu   iyi değildi ve kullanılmaması gerekiyordu hava aldığı için kullanılması  çok tehlikeliydi ceren hanım inceleyip bir şeyi olmadığına kaanat getirip  yakmıştı. Ateş gittikçe büyüyordu. Evin kapısı ateşler içindeydi birazdan patlama gerçekleşti sıçrayan ateş  de   her yeri sarmıştı mahalle sakinleri müdahale  etmeye çalıştılar ama malasef çabaları onları kurtarmaya yetmedi .

Kurtulan üç kişi vardı birisi Ayça’ydı  diğeri ise Ayça ‘’nın öz  kardeşi mert onuda bir kadın okuldan almıştı sonra ortalıktan kayboldu ve üvey kardeşi ceylan  yanığın ‘dan sonra bulunamadı .

Ayça ‘’yı  yangından sonra öz teyzesi Merve hanım  yanına aldı.

 

Aslında ayça ‘ya yetim demek pek de doğru olmazdı çünkü teyze anne yarısı demekti.

O kötü geceden sonra  Ayaz bey  dogdugu ve  büyüdüğü  kayseriden malatya-ya  kız kardeşi Ela hanıma yakın bir eve   yerleşti .  Esrin ve Ayça bir olup merve hanımı  ikna  ettiler  Merve hanım hemen toparlanıp bir kaç gün içinde malatya-ya yerleşti. O geceden sonra Merve hanım Ayça’’yı öz kızı gibi sevmeye başladı  bu sayede de Ayça olayları yavaş yavaş unutmaya başlamıştı. Ayaz bey ve  Ela hanım Esrin’e olanları  unutturmak için ellerinden geleni yapmaya başlamıştı .

Ayaz bey kızını  çok iyi anlaya biliyordu   çünkü ayaz bey yetim büyümüştü  .     Çok çalışıp     azimle holdingi kurdu  ve ayakta durmayı başarabilmişti!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Külübede  2 gün

 

9 yılın ardından yaşanılan acı olaylar unutuluyordu .

Esrin  15 yaşına gelmiş güzel bir  kız olmuş Ayça ise  15y- aşında tessetürlü bir kızdı .

Esrin’in babası isviçe konferansına gitmişti . esrin’de evde yalnız kalmamak için Ayça’nın yanına gitti.

Ayça’nın teyzesi Ankara’ya  seminere  gitmişti 2 güne kadarda  gelmeyebilirdi

Ayça ise    arkadaşı Serpil’le evde tekbaşınaydı.

Esrin, Ayça ve arkadaşı Serpil’le aralarında  konuşup  haftasonunu  serpil’in yengesinin  eski dağ başındaki külübede   geçirmeye kararverdiler.

     

 İlkbahar akşamıydı saat 11’e geliyordu. kızlar külübede sohbet ediyor.  

Dışarısı çok tenhaydı neyseki külübede   güvendeydiler.

    Ayça biraz sonra  mutfağa gitti 2 dakika sonra elinde bir  tepsi  içindede çilekli pasta ve vişne suyuyla geri döndü .

Tespiyi yere bırakıp bir yudum vişne suyu içip heycanla konuşmaya başladı.     

_  kızlar düşünsenize ışıklar  kapanıyor , kapı açılıyor ve cadılar geliyor onlarla arkadaş oluyoruz. Ay  çok güzel olur.

_ saçmalama Ayça

_ saçma falan değil Esrin

_   Ayça

_ efendim serpil

_ cadıların gelmesine gerek yokki var zaten

_ hani nerde ?

_  tam karşımda bana bakıyor

Ayça sinirlenip yanındaki yastığı Serpil’e fırlattı  .

_ off ya  ne dalga geçiyorsunuz ?

_ ama Ayça canım cadı diye bir şey yok onlar çizgi filmlerde olur .

 

_ off ben gidiyorum

_ nereye ?

_ mutfaga

_ tamam peki

 Ayça gittikten sonra  aralarında konuşmaya devam ettiler.

_ küstü mü acaba?

 _ hayır serpil kolay kolay küsmez Ayça küsse bile dayanamaz hemen barışır  

  _ bunu duyduğum iyi oldu

  Bu  arada dışardan garip garip sesler duyulmaya başladı .

_ Ayça senmisin?

 Cevap  gelmedi

_ Ayça .Dışarda napıyorsun ?

Yine cevap yoktu .

Bir anda ışıklar kapandı .

_ serpil ışıklar neden kapandı ?

_ bilmiyorum

Kapı yavaş yavaş açılmaya başlıyordu .

Serpil  korkmaya başlamıştı  , birazdan mum ışığın arkasındaki yüzü görünce rahatladı .

_  Ayça senmiydin?

_ evet

_ Ayça ışıkları senmi kapattın   ?

_Hayır

_ peki dışarda napıyordun?

Ayça şaşırarak cevap verdi

_ Esrin  ben dışarda değildimki

_ nasıl ya dışardan sesler geliyordu biz sen sandık

_ kedi olabilir

_ hayır burda hiç kedi olmazki

Bu sırada yukardan bebek sesi duyulmaya başladı.

 Esrin şaşırarak Serpil’e baktı .

_ benim duydum sesi sizde duyuyormusunuz ?

_ evet bu ses bebek sesi

_ serpil burda bizden başka birilerimi vardı ?

_ hayır

Bir anda ışıklar  açılıp kapanmaya     başladı .

Serpil iyice gerilmeye başladı Esrin neler olduğunu anlamaya çalışıyor Ayça ise  düşüncelere daldı .

_ olamaz

_ ne oldu serpil?

_ söylenenler doğruymuş

_ serpil ne diyorsun anlamıyorum

_   Ayça  bu külübede yıllar önce  seddas diye garip isimli bir dede oturuyormuş o öldükten sonra burayı şeytanlar basmış

_ saçmalık

_ Esrin ilk bende saçma buldum ama görüyorsun

_ serpil bunu daha önce niye demedin?

_ saçma buldum

Işıklar artık  açılıp kapanmuyordu  . Yukardan sesler geliyordu anlaşılan külübede  kızlardan başka birileri daha vardı

Bebek sesi artık duyulmuyordu. Esrin  kapıya doğru gitti kapıya bakıp kilitlenmiş olunduğunu görünce şaşırarak kızların yanına geldi .

_ kapının anahtarı nerde serpil ?

_ kapıda asılıydı

_ orda yok

Bu arada yine bebek sesi duyulmaya başladı.

_ ben gidiyorum  neler olduğunu bakıcam

_ hayır Ayça tehlikeli olabilir

 Ayça Esrin’in dediklerine kulak asmayarak üst kata  gitti .

Ayça gittikten sonra  bebek ağlama sesi kesildi .

 Esrin ve serpil Ayça için çok endişeliydi. merdivenlerden  gelen   bir ayak sesi duyuluyordu. Bir anda ışıklar açılıverdi !

Esrin ve serpil  Ayça’yı elinde bir bebekle merdivenlerden geldiğini   görünce  şaşkınlıkla Ayça’ya baktılar .

_  kızlar çok tatlı demi ya?

Üst kattan gelen bir kadın vardı .

_ Ayça bu bebek kimin merdivenlerden inen kadın “ benim  “ diye cevap verdi .

  _ sizde

_ ben bu evin sahibiyim, çocuklar burda ne arıyorsunuz ?

_ burası benim yengemin  eski külübesi biz çok sıkıldık    haftasonunu  burda geçirmeye karar verdik   

_ anladım adın neydi kızım ?

_ serpil

_  en iyisi biz gidelim

Kadın  kaşlarını çatarak  baktı .

_ hiç bir yere gitmiyorsunuz siz  hafta sonunu  burda geçirmiyecekmiydiniz ?

_ evet ama burası sizin hem biz rahatsızlık vermeyelim

_  burda istediniz kadar kalabilirsiniz kızlar hem bende sıkılıyorum tek başıma geldiniz iyi oldu ayrıca bu saatte dışarı çıkamazsınız  çok tehlikeli

Serpil   araya girdi

_ oh be  seddas dede söylentileri yalanmış

_ o kim

_ ya sormayın yada sorun biz burda cadılar ve şeytanlar var sandık

Ayça dayanamayıp kahkahayı bastı .

Saat çok geç olmuştu     birbirlerine “iyi geceler “ diyip.   Odalarına çekildiler .

 

Sabahın erken saatleriydi  , Ayça  kalkıp    ,odayı temizleyip   sevimli bebeğin  yanına gitti.  Esrin ve serpil  hala  uyanmamışlardı.

   Ayça  birazdan  kucagındaki. Bebekle mutfağa geldi  bu sırada     sevimli bebeğimizin  Annesi de       mutfakta Kahvaltı  hazırlıklarına başlamıştı .

Sevimli bebek. Annesini görünce  tebessümle  baktı o    minicik ellerini  Ayça’nın   omuzuna koydu ,Ayça’ya   bakıp     bir gülücük attı anlaşılan  bebek Ayça’yı   sevmişti .

_ günaydın    abla

_ günaydın canlarım     ,anlaşılan  damla’yla   iyi anlaşmışsın

_ evet

_ biliyor musun    damla’yı  ilk defa    biriyle bu kadar  iyi  anlaştığını gördüm  

Bu  sözlerin ardından Ayça’nın yüzünde  tebessüm belirdi.

_ abla isminiz ne ?

_ sevda seninki?

_ Ayça  ,sevda abla yardım ediyimmi?

_ yok canım  ben hazırlarım sen damla’yla ilgilen

_ tamam peki kolay gelsin 

_  teşekkür ederim

 Ayça  damla’yı alıp bahçeye çıktı .

 Buranın Akşamı biraz ürkütücüydü ama gündüzleri çok güzeldi , kelebeklerin  dansı , çiçeklerin  ahengi  , ormanın temiz havası insana huzur ve mutluluk veriyordu .

 Biraz sonra  Kahvaltı masası hazırlanmıştı  sevda hanım Ayça’yı  kahvaltıya çağırıp Esrin ve serpil’in yanına gitti.

Kızların  uyanmaya niyeti yok gibiydi bir ara serpil  yataktan düştü  ama kalkmadı  sevda hanım pes edip mutfağa gitti.

_ sevda abla ne oldu  uyanmadılarmı ?

_ evet   uykuları ağır  galiba ?

_ kızları ben uyandırırım 

_ tamam peki  

Ayça Damla’yıda alıp  kızların yanına gitti.

    Damla Esrin’in  yanına  oturdu ve    bir gülücük atıp    “hazırımsın  ?” der gibi Ayça – ya baktı . Minicik elleriyle   Esrin’in yanaklarıyla oynamaya  başladı  . Damla’nın hoşuna gitmişti Ayça  ise  gülmemek için kendini zor tutuyordu .

_ serpil  bırak yanaklarımı

 Damla Esrin’in  yanından ayrılıp  serpil’in ustüne yuvarlandı damla’nın o hali çok tatlıydı .

Serpil “   Esrin çek şu patilerini “   diyip kalktı

Karşısında ona gülen bir bebek görünce  şaşırdı .

_ Esrin hangi ara küçüldün kız

_ ne saçmalıyorsun   Serpil ?

  _ çok tatlısın ya

Ayça kendini tutamayıp kahkahayı bastı .

Ayça’nın sesine uyanan Esrin      ayağa kalkıp  damla’nın oyununu izlemeye başladı

_ Esrin sen küçulmemişmiydin ?

Esrin gülerek

_ yoo

_  seni cadı bebek

Küçük damla gülüyor

_ gel buraya cadı

Damla arkasını dönüp yaylanarak  Ayça’nın yanına  koştu .

 _  Hadi serpil  kalkın kahvaltıya  

_ tamam peki

  Biraz sonra Kızlar kahvaltıya indiler damla Serpil’i görünce bir gülücük attı .

Serpil ‘de tebessüm ederek baktı .

Kahvaltı yapıldıktan sonra  herkez bahçeye çıktı .

    Damla papatya toplamaya  başladı  Ayça  damla’nın topladıklarını taç yapmaya çalışıyordu.

Sevda hanım kızlara meyvesuyu hazırlıyor serpil  , ağaca çıkmış sincap ‘ı

Çekmeye çalışıyor Esrin ise  Serpil’i indirmeye çalışıyor.

  Öglene az kalmıştı .  Kızlar ve sevda hanım  hep birlikte  ormanda dolaşmaya  başladılar

_ aa tavşan

Ayça tavşanlara çok meraklıydı çimenlerin yanında oturan tavşanı görünce yanına gitti.

Tavşan  Ayça’nın in  elindeki havucu görünce  ayağa kalktı  Ayça korkutmadan havucu önüne koydu tavşan hemen alıp yemeye başladı Ayça bunu fırsat bilip kucağına aldı tavşan   kızar gibi bağırdı Ayça  başını okşuyunca sakinleşti .

Esrin  ve  serpil  çiçeklerin fotoğrafını  çekiyor

_ kızlar bakın ne buldum

Serpil arkasını dönüp  Ayça’nın   kucağındaki  tavşanı görünce hemen yanına gitti.

Hava  sogumaya başlıyordu hemen külübeye geri döndüler .

Ayça bir süre düşünüp tavşanın ismini poni koymaya kararverdi .

Hepbirlikte Akşamı film izleyerek    geçirdiler .

 Sabah  olunca bu sefer Esrin ve  Serpil  erken kalkmıştı  . Sevda hanım mutfaktaydı   endişeli görünüyordu .

_ sevda abla ne oldu ?

_ hiçç

Hep beraber kahvaltı masasını hazırladılar .

  Ayça  tavşanına havuç verip salona geçti.

Birazdan Esrin  herkezi solana topladı

_ ne oldu Esrin neden çağırdın?

_ kızlar yarın okul var  gitmemiz  lazım

_ tamam peki

_ kızlar öglen gidin   bende bu sırada  evinize güvenle gidebileceginiz araba buluyum

_ teşekkür ederim  abla

_ rica ederim Ayça

Ayça damlayı alıp bahçeye çıktı.

 Anlaşılan Damla’nın keyfi yerindeydi    tavşan  poni’yle oynuyordu .

Esrin ve serpil ise sevda hanıma ev işlerinde yardım ediyordu .

Öglen yaklaşmıştı sevda hanım damla’yıda alıp kızlarla külübeden çıktılar .

15 dakika sonra  bir ana yola vardılar biraz ötede bir araba bekliyordu hemen  yanına gittiler. Esrin ve Serpil arabaya bindi   Ayça tam biniyordu ki damlanın üzgün yüz ifadesi gördü  tebessüm ederek  el salladı sonra arabaya binip uzaklaştılar .

 

 

        

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Okuldaki heycan

 

Pazartesi sabahıydı kızlar hep birlikte kahvaltı  yapıp okula gittiler .

Birazdan tarihçi   hakan hoca sınıfa girdi .

_ günaydın gençler

Sınıf hep birlikte” saol “    dedi

_ çocuklar sözluye çalıştınızmı?

Orta sırada oturan  yalçın   ayağa kalkıp konuşmaya başladı  .

_ evet hocam deli gibi çalıştık

Yanında oturan can kısık bir ses tonuyla  cevap verdi

_ küllüyen yalan

_ sussana  sen

Çaprazında oturan derin su araya girdi .

_ yalçın kendi adına konuş eğer senin yüzüne hoca beni    kaldırırsa elimde kalırsın

_ evet yalçın  çık tahtaya

_ niye hocam

_sözluye

Yalçın şaşırarak derin suya baktı.

_ hocam ben bu haksızlığı yapamam

_ ne haksızlığı

_ hocam derin su çok çalışmış ben çıkıcam diyip duruyor

Derin su şaşkınlıkla yalçın’a baktı

_ yalçın bittin sen

_ evet derin su tahtaya çık

_ ben tamam hocam

Sinirli gözlerle yalçın’a bakarak tahtaya çıktı .

   _ hazırımsın

_ ıı evet hocam

_ bize haçlı seferlerini  anlat kızım

_ ııı

_ peki pri reis kimdir ?

_ denizci

_ aferin peki bize hint deniz seferlerini  anlat

_ bilmiyorum hocam

_ anlaşılan çalışmamışız geç yerine derin su

_ peki hocam

_ açın hikaye kitaplarını okuyun

Birazdan tenefüs zili  çaldı

  Ayça , Esrin ve serpil kantine gittiler

Bu arada  yalçın kaçacak  delik arıyordu.

Derin su çok sinirliydi.  yalçın  bir ara  hademelerden temizlik malzemesi alıp ögretmenler odasını temizlemeye kalktı .

 

7 dakika sonra içeri zili çaldı .

Yalçın derin su ‘dan kurtulmak için  müdürün yanına gitti .

_ hocam yardım ediyimmi?

Müdür tebessüm ederek baktı .

_ saol çocuğum ben hallederim hadi sen dersten kalma

_ hocam ders boş

Araya derin su girdi

_ hayır hocam yalan söyliyor  dersimiz ingilice

_  hocam ben buraları temizliyim

_ yok çocuğum  daha yeni temizlendi

_ kirlenmiştir hocam

  “dur “ demiye kalmadan   yalçın    süpürgeyi alıp temizlemeye başladı .

_ kızım bunun keçi inadı tuttu temizlemeden gitmeye niyeti yok sen sınıfına git Hoca ‘nada da söyle yalçın burda

Sinirli bir şekilde “ tamam” diyip sınıfa gitti .  

Birazdan ingiliceci mehtap hoca geldi .

Arka sıraya geçen derin su

_ teacher

_ yes

_ hocam  dışarı çıkabilirsinizin ingilicesi ne demek ?

 _ you can  go  out

Bu sözlerin ardından derin su kapıya doğru yöneldi

_ derin su nereye ?

_Hocam dışarı çıkabilirsiniz dediniz ya

_ yerine geç

_ tamam

Hoca yoklamayı alıp hemen derse başladı.

Son 5 dakika dersi bitirdi

_ gençler  bu arada  Cuma gününden itibaren 3 günlük kamp gezisi etkinligi düzenlenecektir katılmak isteyenler  adını Serpil’e yazdırsın

Bu sözlerin ardından  herkez aralarında konuşmaya başladı.

_ sesiz olun

_ hocam

_  evet can

_ hocam geziye nereye gidiyoruz ?

_ onu müdür bey söyliyecektir

_  tamam hocam    

2 dakika  sonra  zil çaldı

Esrin, Ayça ve yalçın yolda bu konudan bahsettiler .

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

O kız da kim?

7 ‘ye 14 dakika vardı ayça çoktan kalkmış  terasta çiçekleri suluyordu.

Esrin ise     odasını düzenliyordu.

Birazdan hemen kahvaltıyı yapıp.evden çıktılar .

Esrin yolda giderken durakladı

_ Ayça ben marketten  birşeyler alıcam

_ tamam sen al bende karşıdaki parktayım

_ tamam

Esrin markete doğru gitti.Ayça arabanın geçmesini beklerken ayakkabının  bagcıgının açık oldunu  fark etti hemen eğilip  bağlamaya  başladı .

Tam doğrulurken    bir kız  ona çarptı ve yere düştü .

Kız endişeli bir halde kekeleyerek “ çok özür dilerim “ diyip koşarak uzaklaştı.  ayağa kalkıp       karşıya geçti

Birazdan Esrin geldi beraber okula gittiler.

 Karşıdan karete kıyafetiyle  gelen bedenci mert hoca  ögrencilerin dikkatini çekti .

Yalçın  gülerek konuşmaya başladı.

_ hocam bu yıl karete turnuvalarınamı katılıcaksınız?

_ yoo yalçın sus oğlum

_ evet bu günkü konumuz karete

Bu sırada araya yalçın girdi .

_ evet yalçın

_ hocam ben çok iyi karete yaparım

Hoca şaşırarak  baktı .

_ sen

Yalçın’ın   karşısında    duran can gülerek   yalçına  baktı .

_ yalçın  bir kaç hareket yapta karetede nasılsın görelim

_tamam  hocam

Yalçın ortaya geçip sağ ayağını geri attı ellerini bir sağ bir sola çevirip garip garip hareketler yapmaya başladı . Birandanda sürekli “ hi ha hiii haa”   diyor.

 Bu hareketleri gören arkadaşları  gülmemek  için kendini zor tutuyordu.

Mert hocada Birkez daha şaşırak bakıyordu

_ oğlum napıyon?

_ karete

_ Oğlum   sen anca bagrıyorsun

_ ama hocam  ben dün karete filmi izledim onlarda böyle yapıyordu

_ yalçın yerine geç

 Mert hoca yoklamayı alıp hemen derse devam etti

 

 

Esrin , serpil , yalçın derin su ve  can  okul çıkışı hep beraber içecek birşeyler alıp parka  gittiler .Ayça  yoktu kütüphaneden” kitap alıcam” diyip ayrılmıştı.

 

Ayça kütüphaneden çıkıp karşıdaki caffe  teryaya doğru gitti . İçeri girdiğinde patronundan  yalvararak maaşını istiyen bir kızı fark etti

Adam kızın alın teriyle kazandığı maaşı   “ elimde para yok “  bahanesiyle kıza maaşını vermiyordu .sonunda kız  pes edip ağlayarak  kapıya doğru  yöneldi o sırada Ayça hemen  yanına gidip kolundan tuttu .

_ iyimisiniz?

Kız ağlamaktan konuşamıyordu bile cevap veremedi .

Ayça çantasından su şişesi çıkartıp kıza uzattı. Kolundan tutarak  masaya oturttu .

_  ne oldu neden ağlıyorsunuz?

Kız gözyaşlarını silip konuşmaya başladı.

_ kardeşim kan kanseri hastası bu  gün oyuncaklarıyla oynerken bayıldı hastaniye kaldırmak zorunda kaldık  doktor bana reçete verip  bu ilaçları hemen kullanılmasını söyledi yoksa kardeşim dahada kötüleşebilirmiş

_ tamam sakin olun lütfen

_ nasıl sakin oluyum kardeşim acı çekerken

Esrin omuzuna dokunarak sakinleştirmeye çalışıyordu .

_ 4 aydır maaşımı    alamıyorum  “ param yok “diyip geçiştiriyor ama gördüm  2 saat önce   yüklü bir miktarda müşterisinden para aldı .

_ kalkın kardeşinizin ilacını alıcaz

Kız şaşırarak baktı .

Esrin tebessüm ederek elini uzattı .

_ ama benim param yokki

_ ben alırım

_ hayır olmaz

_ kardeşin için

 Bir an düşünüp kabul etti

_ tamam peki

Hemen beraber hızlıca eczaneye gittiler ilacı alıp hemen eve  gittiler .

Esrin  saatin geç olmaya başladığını fark edince kızın yanından ayrıldı .

 Okurlarım Kız  diyorum çünkü  daha ismini bilmiyoruz.  

Kız  kardeşinin   ateşi düştüğünü görunce  yüzünde  kocaman  bir tebessüm belirdi .potronundan maaşını alamadın da  öyle  çok korkmuştu ki kardeşimin ilaçlarını alamıcam diye gözyaşlarını boğuldu.

Kardeşinin saçlarını okşayarak uyuya kaldı.

Ayça Akşam  o Kızı ve kardeşini  düşünmekten kendini zor uyuttu .

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 Kamp gezisi

 

 Ayça   sabah  gün doğmadan erkenden kalkıp  teyzesinin ona verdiği     kredi kartını alıp çantasına koydu.

Hemen hazırlanıp evden  çıktı .

Yolda giderken marketten biraz  erzak alıp kızın yaşadığı eve doğru gitti .

Heycanla kapıyı çaldı

Kız kapıyı açtıktan sonra   şaşırak Ayça’ya  baktı .

_ siz

_ günaydın kardeşin iyimi ?

 Tebessüm ederek cevap verdi.

_ sayenizde ateşi düştü ,dışarda durmayın içeri girin

_ rahatsızlik vermiyim şimdi?

_ hayır

_ yardım alabilirmiyim?

_ bunlar niye zahmet ettiniz  iyice mahçup  oldum böyle

_ hayır asla öyle düşünmeyin lütfen

Kız  Ayça’ya yardım edip içeri girdiler.

  _ bu arada isminiz nedir ?

_ sevcan  sizin ?

_ Ayça

_ kardeşiniz sabahları  hangi yemeği daha çok sever ?

_    yumurtalı melemenin hastasıdır

_ o zaman hedefimiz yumurtalı melemen

Sevcan gülerek onayladı

_peki

Ayça kızda birşeyin farkına vardı. Gözleri çökermişti . Galiba yemek fazla yemiyordu.

 Ayça  ve sevcan beraber kahvaltıyı hazırlamaya koyuldular .

Esrin 7’ ye beş kala hemen kalkıp hazırlandı kahvaltı yapıp evden ayrıldı Ayça’nın erkenden okula gittiğini  düşünerek hızlıca okula gitti .

Esrin  Ayça’yı sınıfta göremeyince  hemen kütüphaneye çıktı . Kütüphanede de   bulamayınca arkadaşlarına sormaya gitti.

Ayça ise sevcan ‘la beraber kahvaltı yapıyordu  .

_ serpil Ayça’yı gördünmü?

_ hayır ne oldu ki neden arıyorsun Ayça’yı ?

_  bu gün okula gelmemiş galiba her yere baktım yok

_ telefonla arasana

_ telefonu kapalı

 Esrin ve serpil bahçeye çıktılar.

 

Sevcan çok mutluydu   ,  mutluluktan gözleri parlıyordu

_ kuzum senin ismin ne

_      doğan

_ doğancım nasıl beğendimi?

_ çook güzel olmuş ellerine sağlık  abla

_  afiyet olsun  canım

   _ teşekkür ederim

_ rica ederim aa telefonum

Ayça hemen kalkıp     çantasından telefonunu alıp  Ayça ‘yı aradı  

_ Ayça ben kamp gezisini gelemicem siz gidin

_ neden  ?

Ayça’yı  duyan sevcan hemen yanına gidip  kısıp bir ses tonuyla 

_ hayır benim yüzümden kalma

_ Ayça  benim işim var siz gidin  görüşürüz 

_ tamam peki

_ boşver  sevcan ben gitmek istemiyordum zaten

Esrin  ve serpil kamp  gezisi için gelen servise bindiler .

1 saat yolculuktan sonra kamp yerine nihayet varılmıştı .öğrenciler eşyalarını   alıp çadırlarını kurmaya koyuldular .

Esrin ,serpil ve yalçın beraber çadırlarını  çabucak kurdular .

Öglen yemeği yenildikten Sonra.  Çadırlara yerleşilmeye başlandı. Yalçın ve  can  çok sıkılmıştı yardım etmek için  aşcı safiye teyzenin yanına geldiler.  

_ safiye teyze yardım edelimmi?

_ saolun çocugum ben hallederim

_    yardım edelim safiye teyze çok sıkıldık

Safiye teyze kaşlarını çatarak baktı

_ eminmisiniz?

Yalçın ve can “ evet “ cevabını Verdi

_ iyi o zaman gelin  bakalım şu dereden su alıp bunları yıkayın

İkıside şaşırıp  kaldılar

_  safiye  teyze     yeme içme gibi yardım olursa bende

_ sus can

_ off tamam be

_ hadi dereden su geterelim al şunu  

  hava kararmaya başlıyor ortaya ateş yakılmıştı etrafına da öğrenciler oturdu

Birbirleriyle sohbet etmeye başladılar.

Sabah saat 7 ‘de herkez kalkıp sıra oldular .

Bedenci   mert hoca    herkezi toplatıp sabah egzersizine başlattı.

  Yarım saat sonra Sabah kahvaltısı yapıldıktan sonra ormana keşife  gidildi .

Bitkileri inceledikten sonra kamp yerine geri dönüldü.  saat 2’  iye 8 dakika vardı .

Can ,  serpil ve yalçın çok sıkılmışlardı can’ın yanında  getirdiği  ok çantasını alıp  hocanın yanına gittiler .

_ hocam biz ormanda gezebilirmiyiz ?

_ yalçın gezin ama fazla uzaklaşmayın

_ tamam hocam

Hocadan izini aldıktan sonra hemen ormana doğru gittiler .

 

 

Can ,Serpil ve yalçın       çam ağacına konan serçeyi fark ettiler yalçın  eline oku alıp nişan  aldı  yalçın’ın okunu  fark eden serçe uçup gitti . Yalçın’ın attıgı ok ağacın önündeki çalıklara gitti      ne yazıkki    atılan ok  çalıklarda  bal yiyen ayının   tam sırtına denk geldi  ayı balı bırakıp ayağa  kalktı    arkasına dönüp Yalçın ve  arkadaşlarına sinirli sinirli kim attı bu oku dercesine baktı.

Ayı keyfinin bozulmasında rahatsız olmuştu sinirli bir şekilde  yalçın ve arkadaşlarına doğru yürümeye başladı .

Can şaşırak “ ayı nerden çıktı “ dedi

Yalçın  sakin gibi görünmeye çalışsa da korktuğunu gizleyemiyordu

_ Ayı arkadaş  biz burdan geçiyorduk sana uğrayalım dedik    ee nasılsınız ayı kardeş

Serpil kısık bir ses tonuyla

_ yalçın ne saçmalıyorsun 

Yalçın titrek bir ses tonuyla

_ benim harika bir pilanım var

_ evet neymiş

_ topuklayın

 Yalçın elindeki oku fırlatıp arkadaşlarıyla arkasına bile bakmadan koşarak uzaklaştılar.  

Yalçın ve arkadaşları kamptan ayrılalı saatler olmuştu  hocalar endişelenmeye başlamıştı. Güneşte  batmak üzereydi

 

Mert hoca bir  8 ögrenci seçip   yanına çağırdı.

_ gençler Can ,Serpil ve yalçın  ormana  gideli 4 saat oldu ve hala dönmediler başlarına bir şey gelmiş olabilir onları aramaya gidicez sizde  katılırsanız daha çabuk bulabiliriz

Herkez onaylamış gibi  görünüyordu

_  onları daha çabuk bulabilmemiz için  4 ‘erli guruba ayrılmamız  gerekiyor   derin su , rüzgar ,merve ve melek siz   gurupça  kampın  doğusuna gidin sakın birbirinizden ayrılmayın

Hepsi birlikte onayladılar

_ evet Esrin , jale ,hakan ve  serdar siz  kampın güneyine gidin birbirinizden ayrılmayın  hakan hocam bizde  beraber arayalım haydi bakalım çocuklar dikkatli olun

Mert hocanın sözlerinden sonra   ayrılıp  arkadaşlarını aramaya başladılar.

 

Derin su , merve ,rüzgar ve melek dörtlüsü biraz ileride   çalıkların önünde  Can’ın   okunu  gördüler  koşarak çalılıklara vardılar

Can’ın oku ordaydı ama  kendileri yoktu

Rüzgâr kaşlarını çatıp oka baktı ve arkadaşlarına döndü

_ bu işte bir gariplik var

_ ne gibi

_ Can ok atmayı çok sever  burda burakmaz mutlaka birşey olmuş ve aceleden buraya  fırlatmışlar

_ belki

_ gelin bu tarafa gidelim

Derin su rüzgar ‘ın  dediği tarafa gitmeye karşı çıktı

_ hayır o tarafa gitmeyelim

_  burdan gitmiş olabilme ihtimalleri yüksek

_ nerden biliyorsun ?

_ öyle tahmin ediyorum

Derin su iç çekerek devam etti

_ hayır ben gitmiyorum

Bu sırada melek sinirli bir şekilde araya girdi

_ ikinizde susun derin su inat etme hadi rüzgar ‘ın dedigi yönden gidiyoruz

Hepsi beraber Rüzgar’ın dedigi  yönden gittiler .

Ayça    yerleri  paspas yapmaya  başladı Sevcan ise  camları siliyordu  bir olup yarım saate  çabucak işleri bitirdiler sonra çay demleyip atıştırmalık birşeyler hazırlayıp terasa geçtiler. Ayça teyzesinden  izin alıp bu gün Sevcan’ın yanında kaldı

Birazdan  doğan Ayça ablasının aldığı bilmece kitabını alıp terasa gitti

Tabaktan limonlu kurabiye alıp  heycanla konuşmaya başladı.

_ abla size bilmece soruyummu

_ sor tabikii ablacım

_   yer altında  kırmızı  minare     

_  havuç

_ doğru bildin Ayça abla

_ ablasının  bir tanesi hadi sen kurabiyelerini bitir sonra sorarsın

Doğan masaya oturup bir şeyler atıştırmaya başladı .

Can , serpil ve yalçın  hala bulunamadı saatte iyice geç oluyordu .

Orman  çok tenha ve tehlikeli olmaya başlıyordu kurt sesleri  ve baykuş sesi duyuluyordu

 Mert hoca  ve hakan hoca kaybolmuşlardı

Hakan hoca endişeliydi mert hoca ise sürekli “ ben yolu biliyorum merak etmeyin “ diyordu     karşıdaki ağacın dibinde birşeyler parlıyordu mert hoca merak edip yavaşça yanına gitti .

 

_ aa uğur böcekleri

_ mert hocam  çantada   küçük bir cam şişe olucaktı onu bana verirmisiniz?

Mert hoca hemen   cam şişeyi çıkarıp hakan hocaya verdi .

Hakan hoca  cam şişenin kapağını açıp uğur  böceklerini içine koydu

_ hakan hocam doğada kalmaları daha iyiydi neden böyle. Bir şey yaptınız

_ mert  hocam fenerin  ışığı sönmeye başlıyor karanlıkta yönümüzü  bulamayız

Uğur böceklerini alıp yola devam ettiler .      

     Rüzgâr  ve merve önde gidiyorlardı bir az ilerledikten sonra   kurt sesleri yoğun bir şekilde  duyulmaya başladı.

Melek ve derin su iyice korkmuşlardı  derin su rüzgar ‘a ikide bir kızıyordu kurt sesleri iyice artınca   melek ve  derin su  korkup koşarak gittiler rüzgar ‘da arkadan  yetişmeye çalışıyordu

Esrin , jale ,  hakan ve serdar  yorulmuşlardı kısa bir mola verdiler sonra aramaya  devam ettiler  Yolda jale sürekli  kendini övüp duruyordu.

Bir az daha yürüdükten sonra durdular çok yakında garip sesler geliyordu serdar fenerle bir kaç adım attıktan sonra  ayıyı görünce hemen arkadaşlarının yanına  döndü.

Jale kendini beğenmiş bir tavırla “ ay ben dinlenicem hiç kimse beni kaldıramaz burdan bittim yani  makyajımda bozuldu zaten “ dedi

_  Bence   arkamıza bile bakmadan kaçalım

Jale gülerek cevap verdi

_ niyeki serdar  ayı mı geliyor yoksa

_ evet

Jale  şaşkınlıkla kala kaldı

Esrin ,Serdar arkasına bile bakmadan uzaklaştılar

_ jale yürüsene

_ sen git hakancım ben çok yoruldum

_ manyak ayı geliyor

Ayı yaklaşıyordu  hakan onu  bu ormanda tek başına bırakmayı gönlü razı olmadı jale’nin yanında kaldı.

 Yavru Ayı ikisini görunce kükredi     ayı jale’ye doğru  yaklaşıyordu jale ‘yi ilk önce kokladı sonra iyice baktı  sonra jale ‘nin yanına oturdu bu duruma şaşıran hakan jale’ye dönüp şaşkınlıkla baktı .

_ yok artık ee bizimkiler boşuna kaçmış

_ aynen

_ jale ayı kardeş köyden falan akrabanız mı?

_ hayır

Birazdan   jale ayağa kalktı çantasını alıp  arkadaşlarını aramaya  devam etti .

Yavru ayıda jale’nin çantasını  alıp boynuna takıp  

Yanında gitti.

Gece yarısına az kalmıştı  yalçın ve arkadaşları hala bulunamamıştı.

Herkez kamp yerine geri döndü  mecbür yarın sabah aramaya devam edeceklerdi

Arda hocanın yanına geçip “ hocam merak etmeyin yanlarında   yalçın var  o neyapıp ne edip güvenli yer bulmuştur “

_ inşallah yavrum

Karşıdan yavru ayıyla gelen jale’yi fark eden hakan hoca gülerek

“ kızım yeni arkadaşınmı?

_  hyr hocam  peşimden geldi

Serdar dalga geçer bir ifadeyle “  sonunda ayılar bile  sana aşık olmuş “

_ sus be bak üstüne salırsam görürsün gününü

_ tamam tamam salma

Herkez dağılıp  çadırlarına çekildiler  

Sabah gün doğmadan aynı     kişiler kalkıp  aramaya devam ettiler

Jale çok yavaş yürüyordu   hakan  hangi yönden  gideceklerini  düşünüyordu  serdar ve   Esrin ise ayakta uyuyordu .

 Derin su , merve  , melek ve rüzgar  çok hızlılardı bu sefer yön degiştirdiler.

Derin su   durup  “ bir dakika sesi sizde duyuyormusunuz?

ırmak’ın arkasından sesler geldiğini fark ettiler bu ses yalçın’ın sesiydi

Hemen koşarak  ırmağın  arkasını gittiler

Yalçın’ı ağaçta görünce şaşırak baktılar

_ yalçın sen agaçta napıyorsun    

_ uyumaya çıkmıştım  

_ ney oğlum sen yerde bile uyumayı beceremiyorsun  agaçta imkansız, in sene hadi kamptakiler  sizi merak ediyorlar hadi gidelim

_ inemiyorum

_ nasıl çıktın o zaman

Araya serpil girdi

_ kendisi maymunlar efendisidir de  ama huyu kurusunki ağaçlara  çıkabiliyor ama inemiyor

_ sussana sen serpil beni indirin yaa

Hep beraber    yalçın’ı indirip   hızlıca kamp alanına geri döndüler

Mert hoca  yalçın’ı görünce kaşlarını çatarak yanına geldi.

_ haylaz neredeydin sen bizi korkuttun birdaha izinsin lavoboya bile gitmek yok

_ neyy

Hakan hoca bütün öğrencileri kamp alanına topladı

_ herkez toparlansın gidiyoruz  buraya yakın olan koyün  muhtarı haber etti burası tehlikeliymiş  ayılar ve kurtlar açlıktan köye inmeye başlamış yani hızlıca burdan gitmemiz lazım

Derin su hocanın yanına yaklaşıp tedirgin gözlerle konuşmaya başladı.

_ hocam dün arkadaşları ararken kurtlarla karşılaştık yani kurt sesleri yakından geliyordu bizde korkup  koşarak  kamp alanına geri döndük

_ iyi yapmışsınız   allaha şükür iyisiniz hadi hızlıca toparlanalım

Herkez hızlıca toparlanıp yola koyuldular

Tam onlar gittikten 24 dakika sonra kurdukları kamp alanına bir sürü halinde kurtlar geldi . Neyseki kurtlar gelmeden gittiler yoksa bu kurtlarla baş etmeleri çok zordu .

Yolda giderken arabanın önünden sürü halinde geçen koyunların bir kısmı geçti diğer  kısmı geçmedi mert hoca ve hakan hoca hemen arabadan inip çobana göz attı

_ mehraba amca rica etsem koyunlarınızı biraz daha hızlı geçirirmisiniz?

_ ney sütmü getiriyim

_ yok amca koyunları hızlıca geçirirmisiniz  diyorum

_ vah vah

_ ne oldu amcacım

_ başın sağolsun evladım üzülme geçer

Mert hoca şaşırarak bakar

_ amca ne oldu

_ oğlum  kaynanan ölmüş dedin ya metanetli ol eşine destek ol

_ney iyi de ben hangi ara evlendim yada ben evliyimde benmi unuttum

Hakan hoca elini mert hocanın omzuna koyarak cevap verdi

_ mert hocam  saçmalamayın siz bekarsınız amca yanlış anlayıktır siz durun birde ben konuşuyum

_ nasılsın bey amca

_ ney    bana kadınmı buldun  ?

_  Aklı fikri kızda karıda yok amca bizim gitmemiz lazım koyunları hızlıca geçirirmisiniz diyorum

_ ney kazamı olmuş nerde olmuş yardıma gideydik

_ koyun diyorum hızlı geçirin diyorum

_  samancı yoldamı kaldı? 

Hakan hoca pes edip konuşmayı kesti tam bu arada yoldan gelen bir çocuk buraya doğru geliyordu

_ kusura bakmayın  babamın kulakları duymuyorda ben koyunları geçireyim

Koyunlar geçtikten sonra hemen yola devam ettiler .

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

   

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Acı haber

Geçen günkü  kamp  gezisi macerasından  Sağ sağlim   geldiler.

Ayça okula yakın parktan çıkıyordu tam okula doğru gidiyordu ki  arkadan bir ses” Ayça” diye  seslendi bu sevda hanımın ta kendisiydi çok endişeli görünüyordu dolu dolu   gözlerle  Ayça’nın yanına  Yaklaştı 

_ sevda abla

_ Ayça damla sana emanet

_ sevda abla ne oldu bir yere mi gidiyorsun

_evet damla külübede  numaranı ver  Ayça’nın  telefon numarasını alıp   hızlıca uzaklaştı.

Ayça ise hiçbirşey anlamayarak okula gitti .

İçeri zili çalmak üzereydi kızlar kentinden geliyordu 2 dakika sonra  içeri zili çaldı.

Hakan hoca hemen yoklamayı alıp derse başladı.  

Okul çıkışı Ayça, Esrin , yalçın, serpil, can ve merve hepberaber  içecek birşeyler alıp parka gittiler.

_ Ayça  şarkı söylesene

_benmi

_evet hadi söylede keyfimiz yerine gelsin

Merve ve can “ Ayça Ayça “  diye destek oluyordu

_ tamam tamam peki

_ hadi o zaman ben çalıyorum sen başla

_ tamam da ne söyliyim yalçın

_ hımm gülden içimize mi  atalım

Ayça  heycanla söylemeye başladı.

Şarkının sözleri ise şöyleydi

Dört duvar arasına gizlenmiş duygular Karanlıkta çıkar yere serer bazen

Ben dedim aşk sen deki fırtına

 sanada başka suret  gòrünmüş zaten

Bir kere yan yatıp battım çamura yalanların ip gibi dizilir sıraya, kurdunu çakalına başlarım alayına kendimi ziyan etmem

İçimize mi atalım of nereye müracaat edelim kaç para kardeşim bir aşk Bozuk var ben öderim…!

Şarkı bittikten sonra herkez  heycanla  alkışladı. Ayça şarkı söylemek konusunda baya iyiydi Esrin ‘de öyleydi yarım saat sonra  Esrin ve serpil  beraber gitti. Ayça da çantasını alıp  sevcan’ın yanına gitti.

Doğan yanlışlıkla   tişört ‘ünu ters   giyip Ayça’nın yanına koştu

_ abla

_ doğan ablacım tişört ‘un çok güzel

_aa ters geymişim ben gidiyorum

Ayça ve sevcan  mutfağa girdiler aralarında  sohbet ederek akşam yemeğini hazırlamaya koyuldular. Bir ara ayça telefonunda cevapsız aramayı fark etti umursamayarak  yemek hazırlamaya  devam etti   güneş batmak üzereydi Ayça hemen  hazırlanıp  yola koyuldu .

Tam eve giriyordu ki  telefon  çaldı .

Ayça  

Şaşkınlıkla  hemen bir taksiye binip sevda hanımın külübesine gitti.

Çok garipti

Ayça külübeye geldiğinde   sevda hanımın cansız bedenini götürüyorlardı arkasından küçük kızı damla  “ anne anne ” diye  hıçkıra hıçkıra  arkasından ağlıyordu

Ayça koşarak   damlayı kucağına aldı

Damla dudaklarına bükerek Ayça”ya baktı

Annesini götüren adamları işaret ederek “ annne “    diyip sarıldı 3 yaşında yetim kalan damla öyle masum günahsızdı ki  annesinin birdaha gelmeyecegini bilmiyordu   masum masum  bakan boncuk gözlerinden damlacıkların süzülüşü , dudaklarını büküp Ayça ablasına “ ne oluyor abla “der gibi   bakması adeta insanın içini parçalıyor.

Ayça damla için güçlü olmaya çalışıyordu ama bu onun için zordu.   Sevdiğin insanı, her gün yüzüne baktığın , sohbet ettin insanı    birdaha göremicek olmak  insanın o an   içinde  bir boşluk oluşturulabiliyor ve yüregini paramparça ediyor.

Ayça damla’yı alıp     taksiye binip uzaklaştı.

Ayça sabaha kadar damla’nın başında bekleyerek geçirdi  .

Damla sabah erken saatlerde kalkıp  emekleyerek odalarda annesini aramaya başladı sonunda bulamayınca  emeklemeyi bırakıp oturdu , dolu dolu  gözlerle    duvarlara baktı. Boynunu bükerek hıçkıra hıçkıra  aglamaya başladı.   Damla’nın aglamasına uyanan ayça hemen  koşarak damla’yı

Kucağına aldı  . Gözu yaşlı  bir şekilde  “ annem nerde abla “ dercesine Ayça’nın  gözlerine baktı.

Ayça Damla’nın o haline görünce konuşamadı , Damla’yı alıp Esrin’in yanına gitti Damla’yı Serpil’e verip Esrin’e  herşeyi anlattı  . Esrin babasını arayıp herşeyi anlattı Ayça’da teyzesini arayıp  olanları anlattı.Akşam  Ayaz beyin evinde toplandılar

Biraz düşündükten sonra karar verdiler .

_ ben Damla’yı alabilirim

Bu arada hemen araya Ela hanım girdi

_ hayır bende kalsın hem serdar  yurt dışında  onunla konuşurum bende kalsın

Merve hanım tebessüm ederek onayladı .

Merve hanım iyi bir Savcıydı hızlıca işlemleri halletti.işlemler kolaydı asıl zor olan Damla’nın anne özlemini hissetmemesiydi .

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Kanser hızla ilerliyor

Ayça bahçeden Domatesi  toplamaya gitti, Ela hanım çay koyuyordu tatlı prensesimiz Damla ise eline bir çırpacak almış pankek harcını karıştırmaya çalışıyordu.

Hep beraber kahvaltı masasını  hazırlayıp yaptılar.

Birazdan Merve hanım  elinde sepetle geldi.

_ haydi gidiyoruz

_ nereye Merve

_ pikmige gidiyoruz ela hem Damla’nın keyfi yerine gelmiş olur  

_ tamam peki

_ teyze bir arkadaşımda getire  billirmiyim?

_ tabiki canım gelebilir  

Ayça çabucak hazırlanıp Sevcan’ın yanına gitti

_ Sevcan hadi gidiyoruz

_ nereye gidiyoruz ki

_ pikmige hadi hazırlanın

Bunu duyan mert heycanla odasına koştu.

10 dakika sonra Esrin’in babasının evine gitmek üzere evden çıktılar.

Arabada herkez egleniyordu taki serpil eline gitarını alıp şarkı söyleyene kadar.

Yarım saat yolculuktan sonra pikmik alanına  geldiler.

 Ela hanım ve serpil eşyaları  çıkartmaya başladı .

Merve hanım eline bir alıp kızlarla oynamaya başladı Esrin ve Ayça ipten tutuyorlardı Merve hanım ise ortadaydı .  Damla’mız ise marulların canına okuyordu .

Öglen olmak üzereydi birazdan hep beraber öğle yemeğini hazırlayıp yediler.Ayaz bey ve damla birbirlerine pas atmaya çalışıyordu. 

Serpil eline yine gitarını almış herkezi kaçırıyordu .

Doğan karşıdaki ağacın altında Ayça’nın tavşanı poni’yle  oynuyordu.biranda başı dönmeye başladı nefes alışverişte zorluk çekmeye başladı .

Dayanamayıp yere yığıldı.7 dakika sonra  Sevcan kardeşini    etrafta göremeyince bakmaya gitti.

Karşıda ağacın altında yere yıgılmış olan kardeşini görünce” kardeşim “ diyerek koştu Sevca’nın sesini duyan diğerleri panikle yanına koştular .

Ayaz bey hemen doğanı kucağına alıp hastaniye götürdü.

Birazdan doktor   Doğan’ın odasından çıktı üzgün bir ifadeyle konuşmaya başladı.

_  iyi bakılması gerek kanser hızla  vücüda yayılıyor  onu stresten uzak tutun ve üzmeyin

Doktor    gittikten sonra Sevcan üzgün bir şekilde yere çöktü o halini gören Ayça yanına gidip  teselli etmeye çalıştı .

Ayaz bey dışarı gidip Araştırma  yapmaya başladı.

Akşam Doğan’ıda alıp  eve gittiler .

Sevcan çok  üzgündü ama kardeşi için güçlü olmaya çalışıyordu. Her an kardeşini kaybedecek korkusu içini yüregini parçalıyordu.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

          Adaletsizlik

 

 Ayaz bey  sabah erkenden doğan ‘ın hastalığı için bir doktorla gòrüşmeye gitti .

Ayça ve Esrin  merdivenlerden koşarak alel acele okula gittiler .

Birazdan içeri zili çaldı Esrin ve Ayça  kütüphaneden koşarak sınıfa girdiler ,matematikçi fidan  hoca

3 çocuktan rüşvet alıp  sınav kağıtlarını  değiştirdi

  Fidan hoca sınıf defterini doldurup sınav kağıtlarını  dagıtmaya başladı .

Önde oturan  cemil ve fikret’i en arka sıraya geçirdi

O iki çocuğa  aşırı kolay sorular sorulmuşu öyle kolaydı ki sorular  altı kere yedi , altı kere altı , bir kere iki ve iki basamaklı sayılar   gibi sorular sormuştu fidan hanım resmen ögretmenlik yeminini bozmuştu .

Esrin biradan sınav kâğıdını vermek üzere kalktı o sırada arkadan   cemil ‘de kağıdını  veremeye geliyordu Esrin cemil’e sorulan   aşırı kolay sorulan soruları  görünce kendi kağıtına göz attı.

 _ hocam cemil ‘e neden çok kolay sormuşsunuz neden bize zor sordunuz?

_ hayır kızım aynı sorular

_ hocam dalgamı geçiyorsunuz resmen adaletsizlik yapmışsınız

Bu sırada cemil sinirli bir şekilde araya girdi .

_ sussana sen aynı sorular işte  benimkide sizinki gibi zor

_ o yüzdenmi    altı kere altıyı  sormuş ?

Fidan hoca iyice gerilmişti.

Diger ögrenciler bu adaletsizliği gidip müdüre söylemek için sınıftan çıktılar.

Fidan hoca ise cemil’e kızıyordu

Birazdan müdür geldi ,sinirli  gözlerle fidan hocaya baktı . Bir

Açıklama bekliyordu fidan hanım öylece birşey demeden duruyordu müdür kolundan tutarak sınıftan çıkardı.

Okul çıkışı ögrenciler sinirli bir şekilde söylenerek gittiler.

Esrin ve Ayça çabucak eve döndüler .

Ayça odasına çekildi ,Esrin ve sevcan  bahçede yakar top oynuyorlardı  damla ve Ela hanım ise  mutfakta çilekli pasta yapıyorlardı . Ela hanım  pastaya krema sürüyordu damla taburenin üstüne çıkıp Ela hanımı izleyerek çilek yiyordu biraz sonra Ela hanım çilek almak üçün tabağa elini uzattı çilek göremiyince kendi kendini “ acaba koymadımmı” diye ďüşündü o    sırada damla Ela hanıma bakarak gülüyordu

Ela hanım Damla’nın yediğini anlayınca  tebessüm ederek    kucağına aldı .

Damla  emekliyerek herkezi çagırmaya gitti 

Ela hanım ise  pastaları tabaklara koydu herkez pasta yiyip odalarına çekildi damla  pastadan bir çatal alıp yerde uyuya kaldı Ela hanım kucağına alıp odasına götürdu.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Anne özlemi

 

Hafta sonu  sabahıydı  8’ çeyrek vardı Damla ve Doğan bahçede Poni’yle oynuyordu .

 Esrin ve Ayça  mutfakta kahvaltı hazîrlıyordu serpil ve merve hanım ise misafir odasında şarkı söylemeye çalışıyordu birazdan kahvaltı masası hazırlandı beraber kahvaltı yapıp  herkez bir yerlere dağıldı.  Ayaz bey hastaneye gitti , Esrin , Ayça ve Serpil ise spor

Salonuna gittiler.

Birazdan Ela hanım süt ve margarin almak için evden çıktı . Damla Poni’yle oynarken uyuya kalmıştı .

Ela hanım  gittikten 9 dakika sonra  Damla uyandı  , emekleyerek odaları gezinmeye başladı. Hiç kimseyi bulamayınca    kapıya gitti  dudaklarını bükerek  gözlerini kapıya dikti , minicik elleriyle gözlerini uyuşturdu “ anne “diyerek ağlamaya başladı .10 dakika sonra gözleri yaşlı bir  halde olduğu yere yattı .  15 dakika sonra  Ela hanım elinde poşetle kapıyı açıyordu yerde Damla’yı görünce elindeki poşetleri yere bırakıp yavaşca kucağına  aldı.

_ ne oldu canım

Damla elleriyle gözyaşlarını silerek cevao verdi.

_Annem

Ela hanım  sarılarak teselli etmeye çalıştı. Onu odasına götürüp yatırdı uyanana kadar başında bekledi  bir andanda Damla’yı düşünerek ağlıyordu.

Öğlen olmak üzereydi Ayaz bey eve gelip  Doğan’ı ve Sevcan’ı alıp hastaneye gitti.

Ela hanım  ne ettiyse ne yaptıysa bir türlü Damla’ya  yemeğini  yediremedi .

Ela hanım  daha fazla ısrar edince emekleyerek odasına gitti.

Esrin ve Ayça eve gelince odalarına çekildi.

Damla pencereden yolu izliyor Ela hanım kapının arkasından Damla’yı izliyordu

Ordan geçen Merve hanım omuzunu dokunup Damla’ya baktı .

_ güçlü olmalısın Ela hadi üzme kendini

Biraz sonra Damla oldugu yerde uyuya kaldı Ela hanım  kucagına alıp yerine yatırıp odasına çekildi .

 

 

 

 

 

Yetimlere yardım vakfı

 

Esrin  erkenden resim kursuna gidiyorum diyerek evden çıktı .

9 ‘a çeyrek  kala Ayça   çantasıyla evden çıktı.

Merve hanım   bahçede ceviz ağacına çıkan ve geri inemeyen poni’yi indirmeye  çalışıyordu arkadan gelen Ela hanım ve Damla gülerek poni’iye baktı.

 _Merve bi sorun mu var?

_ ya poni agaçta mahsur kaldı inemiyor

_ bir dakika Damla’yı al hemen geliyorum

Ela hanım  Damla’yı verip eve gitti ,

1dakika sonra  elinde havuçla geri döndü havuçları  ceviz ağacının dibine koyup geri çekildi

_ inmez Ela ben havuçu verdim ama almadı

O sırada poni ceviz ağacından inip havuçları yemeye başladı.

Merve hanım poni’yi görünce şaşırarak  konuşmaya başladı.

_ aa poni sen benimle oyun mu oynuyorsun   boşuna o kadar dil mi döktüm ?

Damla Merve hanıma bakarak gülmeye başladı.

 Merve hanım Damla’yı Ela hanıma verip  söylenerek gitti.

 Ayça kütüphanede roman kitaplarına göz atıyordu  

Bir kitap dikkatini çekti onu alıp ismini yazdırmaya gitti o sırada düşünceli bir adamı fark etti yanına gelip “ mehraba “dedi ama duymadı omuzuna dokununca Ayça’yı fark  etti.

_ iyimisiniz ?

_ ha evet kızım iyiyim

_ düşünceli gördüm

_  evet dalmışım öyle

Elinde kitaplarla gelen bir çocuk  Ayça’nın orda olduğunu fark etmeden yüksek sesle konuşmaya başladı.

_ hey babalık  çocuğuna para gönderdinmi ?

Adam sinirli bir ifadeyle

_ suss misafirimiz var

 _ yardım alabilirmiyim

_ yok kızım

Araya çocuk girdi

_ sen nasıl yardımcı olabilirsin polyana

_ sorun ne ?

_ hiç

_ susma babalık dur polyana  ben anlatayım  

Bu babalık kendi çocuguna bakamadı ve yetimhaneye verdi babası oldugu halde neyse ve şuan o yetim hanede yeterli bütçe yokmuş yani perişanlar.

Adam çocuk konuşurken boynunu bükerek dinliyordu .

Bu yetim hanenin adı ne

_  mavi kelebek yetim hanesi

Ayça bir şey söylemeden hemen  ordan çıktı .

_ hey nereye

 Eve dönünce  hemen teyzesini bulup yetim hane hakkında konuşmaya başladılar .

_ teyze bu gün bir amca çocuguna bakamadığı için onu yetimhaneye bırakmış şimdiyse yetim hanede geçim sıkıntısı varmış yani eğer böyle devam ederse onca çocuk yetersiz bakımdan ve açlıktan hastalanabilirler .

Konuşmalarına kulak misafiri olan Ayaz bey ve Ela hanım   yanlarına geldiler .

_ bu  yurdun ismi ne Ayça

_ mavi kelebek

_ bu yurt vakıf yurttu geçenlerde vakıf dağılımıştı

Bu yüzden yardım yapılmadığı için yurtta geçim darlığı sorunu çıkmıştır.

_peki ne yapıcaz

_ bir vakıf mı kurssak ?

Herkez biran düşünerek onayladı

_ aslında güzel bir fikir Ayça

_ peki vakıfın ismini ne olsun

_ çaylak vakfı

_ Merve gurup değil  vakıf dedim

_ buldum kelebeklerin ışığı nasıl

_ olabilir Ela hım tamam vakıf ismi tamamdır ben o yurtta bir ziyarette bulunucam geç   gelerim beni yemeğe beklemeyin

Yardım vakfı kurulmuştu kızlar beraber eve gidip akşam yemeğini hazırlamaya koyuldular .

Esrin’de  yenice gelmişti hep beraber  akşam yemeğini yiyip odalarına çekildiler.

Kaldırımdaki kız

 

  Sevcan ve Damla beraber ekmek almaya gidiyorlardı O sırada kaldırımda oturan bir kızı farkettiler hareketsiz görünüyordu Sevan kızı   seslendi ama kız cevap vermedi

Kıza birşey oldu zannedip  omuzuna dokundu

Kız kafasını kaldırıp Sevcana baktı  .

Kızın gözleri kıpkırmızı görünüyordu ayağa kalkıp Sevcan’ a saldırdı .Damla ağlıyordu  ama kız Damla’nın ağlamasına aldırmayarak Sevcan’ın boğazını sıkıyordu ve sürekli “ senin yüzünden “ diyip duruyordu  yoldan geçen 2 adam kızı görünce hemen ayırmaya koştular Sevcan Damla’yı yere bırakıp oturdu .kızı uzaklaştırdılar ama bu işte bir gariplik vardı Sevcan onu tınamıyordu ne yapmış olabilir Sevcan’ı öldürmek isteyecek kadar .

Sevcan Damla’yı alıp  eve döndü.

Sevcan’ı tedirgin gören Esrin bir bardak su alıp yanına gitti.

_ iyimisin Sevcan   kotü görünüyorsun

_ tanımadım bir kız bana saldırdı

_ ney iyimisin ?

_ evet

Esrin Sevcan’ı babasının yanına. Götürüp her şeyi anlattı .

Ayaz bey evin güvenliğini sıkılaştırdı .

Kızlar Sevcan’ın teselli etmeye çalışıyordu ama Sevcan’ın  kafası çok karışıktı  bütün gün o kızı düşünüp durdu bu sırada o kız Sevcan’ı takip edip evini ögrenmiştti.

Öglen saat 2 civarlarında kapıdan evi gözetliyordu

Kızı gören güvenlik koşup yakalamaya çalıştı ama elinden kaçtı   güvenlik birdaha gelebilir düşüncesiyle  orda bekledi .

Ev halkı ise tedirgindi  Esrin biraz kafamız dağılsın

Düşüncesiyle film açıp patlamış mısır getirdi hep beraber film seyretmeye başladılar Ayça su almak için mutfağa  gidiyordu o sırada bir ğolgenin bu tarafa geldini  gördü

Ayça “kızlar “ diye bağırdı 

Ayça’nın sesini duyan digerleri panikle yanına koştu

Gölge Ayça arkasını döndüğü anda kaybolmuştu

_ ne oldu Ayça ?

_ birisi var

_ nerde   ?

Ayça arkasını dönüp baktığında  göremeyince  şaskınlıkla cevap verdi .

_ ama burdaydı

Merve hanım ve Ayça ‘ yı  alıp odasına götürdüler

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Tiyatro oyununa hazırlık

  Geçenki  olaydan sonra Esrin  ve Ayça bu gün   Okula güvenlikle gittiler.  Kızlar okulun duvarlarına asılmış tiyatro oyunu afişlerini görünce Ayça hemen afişin fotagrafını çekti   3 dakika sonra  içeri zili çalmıştı  birinci ders   Edebiyattı  Ayça bütün ders tiyatro oyunu afişini düşünerek geçirdi.

Son ders tarih matematik dersiydi  sınav kâğıtlarını hoca okumuştu hemen yoklamayı alıp sınav kagıtlarını okumaya başladı .

_ Deriin su 23, Jale 43 ,yalçın  57 ,Can on beş ,Serdar 15 Melek  10 , Ayça 61 Esrin atmış dokuz , Serpil  57

Öğrenciler  bir şey demeden öyle kaldılar

_ çocuklar  eğer bana çalışı çağınıza söz  verirseniz sizi matematikten geçiricem

herkez tebessüm ederek onayladı .

okul çıkışı  Ayça ve Esrin herzamanki parka gittiler Ayça hızlıca başvuru yaptı bu sırada  kızları  getiren güvenlik  “  eve gitmemiz lazım  “ diye seslendi

Ayça başvuruyu yaptıktan  yarım saat sonra onaylandıgı mesajı geldi ama tiyatro oyunununa çok az bir süre kalmıştı skeci hazırlayıp prova yapmak için sadece 5 günü vardı  hemen teyzesiyle bu durumu konuştu .

Merve hanım birkaç  kaç skec yazmaya çalıştı ama pek te iyi olmuş sayılmazdı Ayça bilgisayarını alıp odasına gitti.

Serpil ve Esrin okuldan sonra sokaktaki köpekler için sokaklara yem bıraktılar .

Akşam gün batışında mahaledeki çocuklarla hep beraber futbol  oynadılar Serpil’in top atmaya çalıştıgı o an çok komikti .

Ayça   akşam yemeğine bile gelmemişt.

Sabah  dokuz on civarları Ayça Esrin,Serpil , Derin su ,   Yalçın, ve Can’ı eve çağırdı  .

 Herkeze skec kağıtları  dagıttı.

_ 4 gün sonra tiyatro oyunu var tiyatro oyunumda siz olurmusunuz?

Her kez heycanla onayladı .

Hemen provalara başlandı .

Yalçın yagız   bebek    rölündeydi , Esrin ve Can   nazlı ve yağızın  Anne babası nejla ve ceyhun rölüne girmişti , Serpil emlakçı cemile hanım rölünü oynuyordu   ve  derin su  aşcı rölündeydi

Biraz sonra herşey karıştı Esrin ve Serpil rölleri karıştırd,ı yalçın ve    Can ortalıgı maf etti  , derin su  sinirli bir halde  oturuyordu Ayça ise durumu çözmeye çalışıyordu .  

1 saat sonra herkez evlerine gitmişti Ayça’da odasına çekildi.

Esrin ve Damla Ayça’yı akşam yemeğine  indirmeye çalışıtı ama getiremedi .

Ayça baya üzgündü  yarışmaya sadece 3 gün vardı

Kafasını masanın üzerine koyup düşüncelere daldı.

 

 

 

 

Durumu olmayan insanlara yardım

 

 Ayça mutfakta masanın üzerine oturup ne yapacağını  düşünüyordu.

Esrin Damla’yı alıp markette gitmişti marketten gelirken dilenen ve kağıt  toplayan  insanları fark etti  üzülerek eve döndü .

Sevcan  Esrin’i üzgün  görünce  omuzuna dokundu.

_ iyimisin ?

_ hayır

_ ne oldu?

_ bugün  ayakta durmak için kağıt  toplayan ve dilenen insanları gördüm ona üzüldüm biz burda  ne güzel  yaşıyoruz ama onlar

 Sevan  durup biraz düşündü  tebessüm ederek  heycanla konuşmaya başladı.

_ kutular hazırlayalım içinede erzak falan koyarız durumu olmayan insanların kapısının önüne koyar geliriz

_ harika bir fikir hadi diğerlerini  çagıralım böylece hızlıca birçok insana yardım etmiş oluruz

Esrin  hemen Serpil  , Yalçın, Can ve Derin su’yu arayıp   eve çağırdı.

Sevcan ise evdekilerle konuştu yarım saat sonra 

Herkez bahçeye toplandı .

Esrin  ve Sevcan ortaya geçip heycanla  konuşmaya başladı.

_ buraya neden geldiğinizi merak ediyorsunuz biliyorum bu gün bizden daha kötü ayakta durmak için sokaklarda kagıt toplayan zor durumda olan insanları gördüm onlar yaşam mücadelesi verirken biz sıcacık evimizde dertsiz tasasız öylece oturuyoruz onlara yardım için sizi topladım

Herkez onaylamış gibi görünüyordu .

Ayaz bey , Esrin ;Sevcan  ,Ela hanım  ve  Derin su   alışverişe gittiler   digerleri ise bakkalara gidip  kutu toplama gittiler.

Öglen   erzakları kutulara yerleştirmeye başladılar

1 saat sonra arabayla durumu iyi olmayan insanların evine doğru  gittiler .

Kapıları çalıp teker kutuları verdiler öyle mutlu olmuşlardı ki mutluluktan gözleri dolu dolu o- lmuştu gün batımına yakın  erzakları ve giyecek elbiseleri dağıtımını  bitirip eve döndüler .

Herkez yorgunluktan yemek yemeden odalarına çekildi .

Bir ara Ayaz bey kızının  odasına gitti.

Esrin o sırada kendi kendine “ acaba  yardım şirketimi kursak “diye  konuşuyordu bunu duyan

Ayaz bey tebessüm ederek  yanına oturdu .

_ aferin kızım

_ baba

_ ne güzel bir kız yetiştirmişim  seninle gurur duyuyorum kızım

Esrin ‘in mutluluktan  gözleri doldu .

Baba kız birbirlerine sarıldılar 

Ayaz bey “iyi geceler prensesim  “ diyip  odadan çıktı.

   

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Yarışma

 

 

Sabah saat 7 – 8 arası  son bir prova yapıp hızlıca yarışma alanına gittiler .

Herkez çok heycanlıydı bir ara Ayça yapamıyacam diye korkmuştu.

  Biraz sonra  jüriler  geldi   sunucu    gelip   jurilere birşeyler diyip sahneden ayrıldı .

Yarışma başlıyordu .

Tiyatro oyunları çok  iyiydi .

Kızlar heycanlıydı

Sonunda sıra Ayça  ve ekibinin tiyatrosuna sıra geldi .

Sahne açıldı Ayça derin derin nefes alıp başladı .

Nazlı  rölünde oynayan  Ayça  masanın yanına gelip sinirle konuşmaya  başladı.

_ banane  çocuğun gitsin

Nazlı ve Mehmet’in babası ceyhun ve Annesi   cemile rölünde oynayan  Can  ve Esrin kızını ekmek almaya   yollamak için ikna ediyordu .

_ kızım  bebek o daha nasıl gitsin

_ bunun neresi bebek benden bile hızlı koşuyor

_  kızım bu gün git yarın gitme

_ hep aynı şey off

Nazlı homurdanarak  ekmek almaya gitti.

Birazdan   yemek  masası hazırlandı

Nazlı da   “ iki ekmek aldım ikiside benim sizede yok “ diyerek geliyordu .

Yemek masasında oturan mehmet bebek  nazlıya  gülerek

_ orda 3 tane var  2 tane degil matematiği  bozuk

 

_ sussan hem sen bebeksin matematik bilemessin hüs de mamanı ye  

Nazlı tabagındaki  yemekleri kardeşine  boşaltır  .

Cemile hanım kızının tabağını  boş görünce  şaşırır

_ kızım sen nerene yiyorsun

Agzı dolu halde konuşan  Mehmet’e babası kızar

 _Yavaş  oğlum  kırtlıktanmı çıktın ?

_ baba   ablam yemeğini bana koyuyor

_ aa kızım

Nazlı kardeşine   homurdanır

_ yemek veriyorum iyilikte yaramıyor

Mehmet gülerek cevap verir

_ bende nasıl bu kadar kiloluyum diyorum demek ki fazla  yemektenmiş

Kahvaltı yenildikten sonra cemile hanım çocukları yere koyar 2 tanede oyuncak verir Nazlı’nın  barbi bebekleriyle oynar

_ onunla ben oynuyacaktım yanlışlık var   

_ oynayakmi  ?

Nazlı bebegi alıp kafasını kopartır

 Mehmet gülerek

  _ aa geberdiler

  O sırada kapının zili çalar

Gelen teyzeleri Sude ‘dir

Teyzelerini gören çocuklar   şaşırır

_ aman tanrım   güdübet geldi

Sude kızını Nazlı ‘nın yanına bırakır

 

_ ee naptın bugün      ekmeği  gidip geldim biliyormusun takdir  getirirsem babam beni  ekmek almaya göndermeyecek

_ küllüyen yalan

_ nasıl yani

_ ben  7 kere takdir getirdim hala ben gidiyorum

Cemile hanım  Nazlı’nın odasını toplarken günlük bulur

Günlükte şunlar yazıyordu

“ sevgili günlük artık yoruldum hep ben ekmeğe gidiyorum

 Ama annem ve babam beni anlamıyorlar ben artık sevmiyorlar galiba ama ben onları çok seviyorum onlar benim kahramanım “ cemile hanım duygulanır ve salona gidip   günlüğü  eşine  verir eşi okuyunca ağlar  Nazlı’yı yanına çagırır  ve  özür dilerler .

_ ozür dilerim kızım

_ ney

_ birdaha ekmeğe  sen gitmeyeceksin

_ ney sizin kafanıza saksı düşmedi demi ?

_ hayır

Nazlı sevinerek odasına gider .

Tiyatro bittiginde herkez alkışlar .

 Juriler aralarında birinciyi seçmek üzere başka bir odaya giderler .

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Ayça yarışmadan çekiliyor

 

Ayça  yüzünü  yıkamaya lavaboya gidiyordu o sırada merdivenlerde hıçkıra  hıçkıra  ağlayan  bir kızı fark etti yanına gidip ne olduğunu  sordu .

_ iyimisiniz bi sorunmu var ?

_ tiyatro yarışmasında birinci olmak benim hayelim küçüklükten beri tiyatroya çalışıyorum

_ olucaksın

_ hayır son tiyatro çok iyiydi kesin onu seçicekler

_ emin olma

Ayça hemen jurilerin yanına gitti.

_ bakarmısın

_ evet

_ ben  yarışmadan  çekiliyorum

_ ama kızım eğer  çekilirsen ödül ikinciye verilir

_ tamam verin

Ayça hızlıca arkadaşlarının yanına gitti jüriler  ise şaşkın bir halde sahneye çıkıp birinciyi açıkladır .

_ 1’inci Lale yoldaşın

Ödülü  Ayça’nın konuştügu o kıza verdiler  çok mutlu görünüyordu lale

Ayça arkadaşlarıyla  hemen eve döndüler.   

   Yalçın homurdanarak yemegini yiyordu .

_ ne oldu Yalçın  ne söyleniyorsun ?

_ birinci biz olmalıydık

_ bizdik zaten

Herkez şaşırarak Ayça’ya baktı .

_ ne o zaman niye bize çagırmadılar

_ şey biz olmalıydık yani

_ aynen

Ayça  tabağını  bitirip odasına çekildi .

 

 

 

Huysuz amca

  Öglen Esrin’in amcası  gelmişti oldukça huysuz ve kibirliydi

Esrin ne yapsa yaranamıyordu amcası herşeye kızıyordu

Bir ara Esrin yemek yemsini ısrar edince tabagı   fırlatı

Esrin ağlayıp  koşarak odasına gitti .

Amcası ise umrundadegilmiş gibi davranıyordu  .

Ayça ve Sevcan   tesseli etmeye çalışıyordu ama pekte işe yaramıyor gibiydi .

Amcası kapının arkasında duruyordu .

Ayça ve Sevcan onu görünce. Odadan çıktılar amcası  yanına oturup saçlarına okşadı

Esrin şaşkın bir halde bakıyordu .

Yumuşak bir ses tonuyla özür  diledi.

_ özür dilerim  kırmak istemedim

_ neden böylesin ?

Adam boynunu bükerek konuşmaya devam etti.

_ benimde kızım vardı  17 yaşında evi terk etti birdaha da gelmedi yıllarca belki gelirdiye bekledim ama gelmedi  . O günden belli böyleyim 

Esrin tebessüm ederek  amcasına sarıldı .

_ hayır senin birtane daha kızın var

_ kimmiş o

_ ben

_ evet doğru  unutmuşum

Birazdan bir telefon geldi amcası eşyasını toplayıp alel ecale gitti.

    Kızlar ise hiçbirşey anlamamıştı.

 

 

 

 

 

 

 

 

Kayseri de 1 gün

 

  Esrin’in amcası gittikten sonra herkez eve geçti   

Öglen hep beraber  dışarıda yemek yediler .

3 ‘e sekiz dakika vardı eve  bir kargo  gelmişti Ayaz bey Esrin’i çagırdı.

_ efendim  baba

_ sana bir kargo var

Esrin kargoyu alıp odasına gitti .

Kargoda bit doğum günü  davetiyesi vardı .

Bu Esrin’in  kuzeni Yagız’ın doğum günüydu

Hemen Babasının yanına gitti.

_ baba

_ efendim kızım

_ Yarın yagız’ın   doğum günü  varmış gidebilirmiyim

_ tamam ama dikkat et

Esrin babasından izin alıp Sevcan ve Ayça’nın  yanına gitti.

_ kızlar Yagız’ın doğum gününe gidelimmi?

_ o da kim ?

_o kuzenim Sevcan

_ siz gidin ben gelemem

_ ama neden ?

_ Esrin Doğan var

_ oda gelsin

_ peki tamam

Sevcan Doğan’ın yanına gitti  Esrin ve Ayça ise odaları çekildiler.

Akşam Damla ve Ela hanım birlikte  kek yapmışlardı hep beraber film izleyerek yediler.

Sabah   saat 6 ‘yı yirmi de  evden çıktılar arabayla yarım saatte vardılar . Daha parti başlamamıştı.

Esrin   sıkılmıştı öyle dolaşmaya çıkti .

Ayça marketteydi Sevcan ise onu bekliyordu.

 Ayça nihayet çıkabildi  beraber sokaklarda gezinmeye başladılar .

Sevcan etrafa bakarken yanmış bir ev dikkatini çekti.

_ Ayça

_ efendim

_ şu eve ne olmuş

Ayça evi görünce eskiler gözünün önüne geldi gözleri dolmuştu kısık bir ses tonuyla  cevap verdi.

_ benim

_ ney sen iyimisin

_ evet  hadi gidelim  

 Esrin bir gozaz alıp  kendi kendine eglenerek yürüyordu sag dönünce güler yüzü bir anda hüzünle kaplandı gözlerinden damlacıklar yavaş yavaş  süzülmeye başladı.

Şu yolda koşarak Annesini durdurmaya çalışmıştı bir az ileride hıçkıra hıçkıra Ayça’yla aglamışlardı bu ev  ise Esrin’in  hüzünle kaplı yaşadığı  eski evdi .

Gözlerini kapatıp kaldırıma oturdu biraz orda oturup kızların yanına  döndü.

Merve hanım ve Ela hanım Ayaz beye kızıyordu.

_ ya sen nasıl izin verirsin Esrin orda ne yaşadığını biliyorsun

_ Ayaz bey Ayça orda Annesini ve babasını kaybetti nasıl böyle birşeye izin verirsiniz

_ tamam sakin     

Birazdan parti başladı bazı kişiler Esrin ve Sevcan’ı gòrünce

Biribirleriyle  aralarında   konuşmaya başladılar.

Bazıları “şu kızın Annesi bir gece bırakıp gitmemişiydi, ah yazık yazık , şu kızda yetim kalan degilmi “ diye konuşuyorladı

Karşıdan yagız kızlara doğru  geliyordu .

  _ mehraba kızlar ben yagız

_ Kuzen nasılsın

_ iyi

Yan masadan iki tane  kadın kızlara seslendi.

_ sen şu terk edilen kız degilmisin

Araya Yagız girdi

_ evet o ahenk hanım  terk etmişti

Esrin boynunu bükerek dinledi

_ sende yetim kalan kızsın 

Kızlar bu duruma dayanamayım partiden  ayrıldılar .

_ özür dilerim kızlar benim yüzümden  

_ hayır Esrin öyle söyleme

Beraber arabayla  malatyaya geri dönduler  

  Ayça ve Esrin gelir gelmez  yorgunluktan uyuya kaldılar.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Esrin Sevcan’ı  hatırlıyor

Ayça   kulaklıgını takıp duvara bakarak yabancı dil müzik dinliyordu .

Esrin ise  ters yatıyordu .

Bir saat sonra kahvaltı hazırlıklarına başlandı .   

Herkez kahvaltıdan sonra  bir yerlere

dağıldı .

Ayaz bey toplantıya  gitmişti  ,     Merve hanım duruşmadaydı kızlar ise odasındaydı

Esrin  odasından çıkıp  Ayça’nın yanına gidiyordu o sırada bilekligini takmaya çalışan  Sevcan önüne    bakmadan yürüyordu Esrin’de uykuluydu birbirlerine çarptı o anda Sevcan’ın bilekligi yere düştü.

_ Özür dilerim Sevcan

Esrin bilekligi almak için uzandı  dikkatini yıldızlı tasarımı çekti iyice bakınca kendi bilekligi oldugunu gördü.

Ve eskiye giderek   bir an düşündü  şaşırarak Sevcan ‘a baktı .

_ sen o sun

_ kim  Esrin ne diyorsun anlamıyorum

_ bu bilekligi sana kim verdi ?

_  bi dostum

 _ beni hatırlıyormusun

Sevcan  hiç bir şey anlamamıştı .

Esrin “ ben bu bilekligi veren kızım “ diyip Sevcan’a sarıldı .

Sevcan şaşkınlıkla  ne diyeceni bilemedi  .

_ ney

_ evet  ben parkta  düşmüştüm  sende

Esrin hemen odasına gidip işlemeli güzel bir mendil getirdi .

_ bunu sen bana vermiştin

_ bu annemin  ölmeden verdigi mendil

_ evet o kolyede 16 yaşında   uçak kazasında ölen  teyzemin bana yaptıgı  bileklik

Esrin ve Sevcan’ın gözlerinden damlacıklar süzülmeye başladı.

Sevcan “inanamıyorum “ diyip Esrin’e sarıldı .

Onların sarıldı gören Ayça tebessüm ederek  yanlarına gelip oda sarıldı .    

  Üçü birden mutfağa  gidip pasta yapmaya başladı .

Ayça ve Sevcan malzemeleri tezgaha koyuyordu Esrin ise mikseri çıkardı. on dakika sonra   pasta harcını fırına koydular Esrin sos yapmak için  bitter tabağını  elini uzattı bulamayınca arkasına dönüp baktı .

_ bu bitterler nereye gitti

_ galiba benim mideme gitti

Esrin gülerek

“ Sevcan ya”

 Dedi

Yarım saat sonra  pastayı hazırlayıp herkezi çağırdılar.

Merve hanım  şarkı açıp masaya gitti

Şarkıyı duyan herkez ayağa kalkıp  oynamaya başladı .

Herkez egleniyordu .

Damla  ve poni pastayı alıp yemeye başladı  üstleri başları çikolata lekesi olmuştu onları fark eden Esrin ve Sevcan gülmekten kendini alamadı  Damla ise dudaklarını büküp pastayı alıp  pon’i nin   yuzüne fırlattı .

Poni ise   etrafına bakıyordu .

 

 

 

 

 

 

 

  

 

 

 

 

 

 

 

 

Kızın başı beladı

  Ayça Damla’nın kiyafetlerini değiştiriyordu  Sevcan ve Esrin ise bahçedeydi  biraz sonra Esrin ve serpil  birlikte dışarı çıktı marketten  içecek birşeyler alıp parkta biraz oturdular biraz ilerideki Eczaneden ilaç alıp  eve döndüler .

 _ Sevcan çöpü atarmısın

_ tabiki abla

Sevcan çöp atmak üzere dışarı çıktı karşıdaki ağacın önündeki çöp  konteyjanına   atıp eve gidiyordu o sırada ona   bir kız çarptı  kız nefes nefese kalmıştı  birinden kaçtığı  belliydi kekeleyerek yardım istedi .

Sevcan onu hemen alıp eve götürdü.

 Esrin  bir bardak su verip sakinleştirmeye çalıştılar .

Kızın çok korktuğu  yüzünden belli oluyordu

_ iyimisiniz kimden kaçıyorsunuz ?

_ iyiyim babamdan kaçıyorum

Araya Ela hanım  girdi

_ ney  nedenki ?

_ beni öldürecek

_sebep

_  bana dilencilik yaptırıyor para getiremeyince sinirlenip  beni öldürmeye kalktı bende kaçtım

_ bir baba nasıl yapar

_ gerçekten baba olsaydı yapmazdı

Sevcan ve Esrin  birşeyler hazırlayıp kızı getirdiler .

Kızın yemek yerken korkudan elleri titriyordu yemegini zor yedi .  Ela hanım  kızın  odasını hazırlayıp getirdi uyuyana kadar başında  bekledi .

_ korkma kızım  geçti   rahat ol biz burdayız hiçkimse sana zarar veremez 

Ela hanımın sözlerin den sonra uyuya kaldı .

Ela hanım kapıya fazladan iki güvenlikçi koydu ve akşama kadar kemara odasından   evin giriş çıkışları izledi .

Ayaz bey gelince Sevcan herşeyi anlattı oda kemara odasına gidip kayıtlara baktı .

 

 

 

 

Ayça’nın üvey kardeşi

 Sevcan  kızı kahvaltıya çagırmak için  odasına gitti .

 Uyandırmak için seslendi uyanmıyınca dokundu   kız korkup geri çekildi .

_ Özür  dilerim  kahvaltıya gel diyecektim 

Sevcan gittikten sonra Ayça elinde temiz kıyafetlerle geldi .

_ bu senin

_ Benimmi?

_ evet bak canım güvendesin asla korkma biz senin yanındayız hiçkimse sana zarar veremez

Kız ağlayarak  Ayça’ya sarıldı .

_ teşekkür ederim 

_ rica ederim hadi  üstünü  değiş  sonra kahvaltı yapalım tamammı canım ?

_ olur  

 Birazdan üstünü  değişip kahvaltıya indi .

Ayça gülümseyerek  sanderyesini çekip  servisi  yaptı.

_ çekinme kızım 

Kahvaltıdan sonra Ayça ,Esrin ve Sevcan hepberaber bahçede çıktılar .

Serpil sıkılıp herkezi bahçenin ortasına toplayıp yedi kule oynamaya başladılar.

Birazdan Kız odasına gitti.

Ayça  kek ve portakal suyu yapıp kızın odasına  götürdü

Kızın ağladığını  görünce elindeki tespiyi bırakıp  yanına oturdu.

_ ne oldu  iyimisin ?

_ evet

_ baban yüzünden mi aglıyorsun

_ hayır   benimde senin gibi ablam vardı

_ ne güzel o nerde ?

_ öteki dünyada

_ aa özür dilerim bilmiyordum

_ önemli degil   onu yangında kaybettim çok pişmanım

_ neden pişmansın yangın senin suçun degilki

_ ona çok kötu davrandım 

_  keşke öyle yapmasaydın ablanın adı neydi?

_ Ayça

Ayça ‘nın yüzündeki gülümse biranda kayboldu . Ayağa  kalktı ve ona baktı .

_ hayır yalan söyliyorsun

_ yalan söylemiyorum

 Ayça şok olmuştu odadan çıkıp sinirle odasına gitti onu gören Ela hanım ne oldunu  sordu ama şoktan duymadı .

Şuan çok sinirliydi.

Ne oldunu gidip yeni gelen kıza sormaya gitti .

_ ne oldu canım Ayça gergin ve Sinirli görünüyordu

_ ablam hakıkında konuşuyorduk bir anda git

 

_ tamam canım

Ela hanım  kapıyı çaldı ama Ayça ses vermedi açmaya çalıştı ama kapı kilitliydi hemen  aşağa  gidip    kızları çağırdı .

Esrin  kendisini yanlız  bırakmaları isteyip kapının önüne oturdu.

_ Ayça benim aç kapıyı lütfen hiçkimse yok

Ayça yavaşca kapıyı açıp geri çekildi .

Ayça gözyaşlarına boğulmuş bir haldeydi.

_ iyimisin

_ bilmiyorum Esrin

_ ne oldu anlat bana

_o kız benim kardeşim  Ceylan

_ ney _

 evet

_ nerden biliyorsun

_ yangında ablam öldü dedi ve ona ablasının ismini ı sordum oda Ayça dedi

_ gel buraya canım

Ceylan aşaga inip  Ayça’nın kötü  olduğunu anlattı .

_ iyide ne olmuşta Ayça sinirlenip gitti ki

Merdivenlerden gelen Ayça sinirle cevap verdi .

_ senin yüzünden

_ben ne yaptım ki abla ?

_ kardeşim oldun

_ nasıl yani?

_ ben Ayça   ayyıldız

_ ney

Ceylanda şaşkındı araya Ela hanım girdi.

_ iyi işte bir kardeşin oldu

_ bir kardeş asla ablasını incitmez kalbini paramparça etmez Ceylan boynunu büküp dinledi.

Ayça daha fazla dayanamayıp odasına gitti  .

Ceylanda ağlayarak odasına gitti.

Herkez çok şaşkındı üstlerine gelmek istemediler .

Değerli  okuyucukarım abla veya kardeşlik sırdaşlık gibidir onunla herşeyi paylaşırsın  bir bakarsın deli gibi kavga edersin bir bakmıssın hiçbirşey olmamış. Gibi olur . abla ve kardeş olmak çok güzeldir sakın ablanıza ve kardeşinize kötü davranmayım davranmayınki     onu kaybedince değerini  anlayanlardan olmayalım.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Yanlış iğne

Ayça Ceylan’a hem kızgındı hemde mutluydu  çünkü biranda onun yaptıkları bir andanda bir kardeşi olmuştu iki duygu arasında  boğuşuyordu.

 Esrin ve Sevcan herkezi toplayıp   bahçede basketbol maçı yapmaya düzenledi.

Ayça   merdivenlerden iniyordu  o sırada  Ceylan Ayça ‘ya doğru  geliyordu .

Ayça onu görünce yön değiştiriyordu ki Ceylan kolundan tuttu

_ abla

Ayça Ceren’in abla dedigini duyunca gözleri  dolu dolu  oldu.

_ bırak kolumu

_ hayır abla affet beni ne olur

_ git

_ hayır

_ Ceren git

Ceren hıçkıra hıçkıra  aglayarak Ayça’nın  dizlerine kapandı .

_ napıyorsun sen

_ abla yalvarırım affet et

_ bırak

Ayça tam gidiyordu ki Annesinin ölmeden önce söylediği  nasihat  aklını geldi. O nasihat şöyleydi.

“ kızım eğer  bir insan yaptığından pişmansa onu affet onun yaptıklarını sende ona yapma yapma ki   ondan farkın  olsun unutma Allah sabredenlerle  ve iyilerle beraberdir.”

Demişti

 Durup gözü yaşlı kardeşine baktı.

_ abla affet

Ayça Ceylan’a yaklaştı  gözlerine baktı.

_ affet ne olur çok pişmanım

Bu sözlerin ardından Sarıldı .

Ceylan mutlu bir şekilde ablasına sıkı sıkı  sarıldı .

 Sonra Beraber bahçeye gidip  basketbol maçına katıldılar.

 Yalçın ve Sevcan ‘nın takımı  yeniliyordu Yalçın kendi kendine söyleniyordu Sevcan ise gülüyordu .

_ of ya haksızlık

_ nedenki

_ neden olacak Sevcan yeniliyoruz

_ ama bu haksızlık değil ki

Yalçın yere oturup rakiblerine baktı .

_ of of

_ ne oldu

_ beynim yanıyor

_ ney nasıl ?

_ içimizden geçiyorlarda beynim hazmedemiyor

_ boşver

_ gülmesene ya

_ gülmüyorum

_ Sevcan

_ sinirim bozulduda

Maça kısa bir ara verildi Esrin eve gidip su almaya gitti .

Bu sırada telefonu çalmıştı  hemen odasına telefona bakmaya gitti tam telefonla konuşuyordu bir anda başı dönmeye başladı nefes almakta zorluk çekiyordu elindeki telefon yere düştü  daha fazla dayanamayarak yere yığıldı

On dakika sonra   ara bitmişti herkez Esrin’i bekliyordu gelmiyince eve bakmaya gittiler.sevcan ve Ceylan mutfağa bakıyorlardı   Serpil ve yalçın  odalara bakıyordu Esrin’in odasını açtılar Esrin’i yerde görünce diğerlerini çağırdılar  Yalçın hemen Esrini kucagına alıp  hastaniye götürdü.

Herkez  dışarda bekliyordu   birazdan Doktor  odadan çıktı .

_ Esrin nasıl Doktor bey

_  vitamini düşük   şu ilaçları alın ve kullansın

 Herkez Hemen Esrin ‘in yanına gitti.

Öglen olmak üzereydi yemekçi  yemeği verip gitti.

 Birazdan hemşire   iiğne  ve serumle dolu tespiyle geldi   .

Tespinin içinde  2 tane vardı hemşire sağdaki iğneyi  alacağına soldakini aldı . igneyi serume  verip gitti .

2 saat sonra Ayaz bey gelip taburcu  işlemlerini halletti.

Esrin ‘i alıp gidiyorlardı ki Esrin  bayıldı hemen geri odaya aldılar  sonra anladılar ki yanlış iğne vurulmuş iğneyi  vuran hemşireyi hemen kovdular Ayaz beyden özür dileyip Esrin’ e baktılar .

Ayaz bey sinirli görünüyordu hemen hastanenin sahibiyle konuşmaya gitti .

Akşama doğru  eve gittiler  .

Herkez Esrin’in başında dolanıyordu Esrin uyuyunca odalarına çekildiler.

  

 

  

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Yalçın  herşeyi yanlış anlıyor

 Ayça sabah erkenden kalkıp Esrin’e baktı üstünü örtüp mutfağa gitti.

Ceylan’da yeni uyanmış geliyordu .

_ günaydın abla

_ günaydın canım

Beraber kahvaltıyı  hazırlamaya başladı.

Kahvaltı masasını hazırladıktan sonra  herkezi uyandırmaya gittiler.

Yalçın bonyoda yüzünü  yıkıyordu o sırada kulağına su kaçtı duyamıyordu Ayça çagırınca

 Tamam diyip geçiştirdi .

Birazdan herkez kahvaltı masasını  geldiler .

_ yalçın meyve suyu koyummu ?

Yalçın anlamayarak cevap verdi .

_ evet

Ayça meyve suyunu koyunca  şaşkınlıkla  Ayça’ya  baktı .

_ napıyorsun

_ meyve suyu koyuyorum

_  ben koymu dedim

_ evet

Ayça bardağı koyup yerine geçti .

Ela hanım yalçın’a ne oldu diye sordu ama cevap vermedi

Yine sordu yine cevap vermedi .

Ela hanım Damla’yı alıp üst kata çıktı o anda kapı zili çaldı kapıya gitti  kapıyı açtıgında eşi  Serdar’ı görünce yüzünde kocaman bir gülümseme belirdi .

_ hoş geldin

_ hoşbuldum canım bu o mu

_ evet

Serdar bey Damla’yı alıp topla oynamaya başladı .

 Yalçın bahçeye çıktı  arkasından Ceylan  ablamı gördünmü  diye sormaya gitti .

_ ablamı gördünmü?

_ ney

_ ablamı gördünmü?

 _ evet

_ nerde

_ aynen

_ dalgamı geçiyorsun

_ evet

_ manyakmısın ya?

_ evet

Ceylan sinirlenip gitti.

   Birazdan   Damla ‘yla doğan  Yalçın ‘ın yanın geldi.

_ Yalçın napıyorsun 

_ aynen

_ efendim

_iyi

_ sen iyimisin ?

_ evet Ayça seni çagırıyordu ?

_ niyeki?

_ aynen

 Ela hanım Damla’yla Ayça’yı bulmaya gitti.

 Topla gelen Doğan ve Sevcan  Yalçına baktılar.

_ Yalçın   napıyorsun?

_ evet

_ iyimisin

_ tamam

_ beni dinliyormusun?

_Ayça seni çagrıyor   

_ neden?

_ aynen

Sevcan Doğan’ıda alıp Ayça’yı  bulmaya gitti.

Yalçın kulagı  duymadından uyduruyordu  

Ayça ise kütüphanedeydi.

 Ceylan , Ela hanım  ,Sevcan ve Doğan   akşama kadar Ayça’yı aradılar Ayça bir yerden gidiyor onlar geliyordu .

Sonunda Ayça’yı  buldular.

_ Ayy bir susun teker teker konuşun

_ Ayça  bizi çagırmıssın

_ hayır çagırmadım bunu size kim dedi

_ Yalçın

Hep beraber  Yalçın’ın yanına gittiler .

_ yalçın

_ evet

_  neden öyle söyledin

_ aynen

_ beni dinliyormusun?

_ tamam

 Ayça bir kagıt kalem alıp söyleceklerini ona yazdı ve Yalçın ‘a verdi.

   Yalçın  kagıta “kulağına su  kaçtıgını ve duymadığını “ yazdı.

_ bunu neden söylemedin

_evet

Kızlar Yalçın ‘ı alıp hastaneye götürdüler .

Öglen  gelirken yalçın ‘a ne söylediklerini anlatıyoardı

_ tamam yeter

 Kızlar eve gelince odalarına çekildiler .

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 Ayça ‘ya miras

Ayça ve  Ceylan  mutfakta kurabiye yapmaya çalışıyordu

Damla ‘yla poni bahçede tartışıyordu .

Bu sırada kapı zili çaldı  polisleri gòrünce  şaşırarak kaldılar .

_ Ayça ayyıldız  hanginiz

_ benim

_ Ayça kızım bu avukat sana mirası vermek için geldiler ve bu kutu Sevda hanımın eşyaları en yakını sensin galiba

_ miras mı ne mirası ?

_ Sevda hanım  ölmeden 3 gün önce bütün mirasını sana bıraktı ve sanada bu mektubu yazmış

Ayça mektubu alıp okumaya başladı .

“ Ayça kızım  sayende bu son zamanlarımda mutlu Bir şekilde geçirdim.

  Sen çok iyibir kızsın  dostlarında öyle ben sizin  gözlerinizde  umut gördüm  ‘sevgi gördüm, merhamet ve şafket gördüm  siz çok güzel şeyler hak ediyorsunuz sizin gibi insanlarla tanıştıgım için çok mutluyum  .

Kızım Damla ‘ben gittikten sonra aglıyacaktır ,gözleri beni arayacaktır  kızıma Anne özlemi yaşatmak istemiyorum ama hastalıgımın bir çaresi yokmuş benim bu zamana kadar yaşama sebebim ve umudum  Damla oldu onun neşesiyle neşelendim  o ağladığında ve üzüldügünde    yüregim parçalandı Ayça senden tekbir isteğim var   kızım Damla’ya iyi bak ona sahip çık  ne olur ve Ayça kızım  ben seni gerçek kızım gibi sevdim bütün mal varlıgım senin ve Damla’nındır

Elveda kendine iyi bak

 

 Yazan -Sevda  Göktaş “ bu sözlerin Ardından herkez duygulanmıştı kızlar ağlamamak için kendilerini zor tutuyordu  

Damla çok akıllı bir kızdı anlamış gibiydi   gözleri dolmuştu .

 

_ Sevda hanım Avrupa’nın en iyi yazarıydı bu ölümüyle sarsıldık  Kızım Damla sana amanet  haydi  allaha ısmarladık bir sorun olursa  beni arayın

_ tamam komser abi

Kapıyı kapatıp     içeri geçtiler herkez çok üzgündü  kızlar onunla yaşadığı  o güzel 2 günü hatırladılar

Sevda hanımla anılarını hatırlıyınca kendilerini tutamadılar ve ağlamaya başladılar  Ela hanım ve Ceylan tesselli etmeye  çalışıyordu ama pekte etki etmiyordu  Ela hanım kızları alıp odasına götürdü yüzlerini yıkatıp biraz yanlız bıraktı .

Değerli okuyucularım bu Dünya fani dünya  ne zaman ne

Olucak bilinmiyor.

Yeri geliyor bir trafik kazasında ansızın  gidenler oluyor bir bakıyorsun iyi durumdayken biranda kötüleşiyorsun  

Bu yüzünden her anın kıymetini bilmemiz lazım

Ve en güzel şey nedir biliyormusunuz  değerli biri olmaktır    çünkü değerli  biri olursanız kolay kolay unutulmazsınız 

 Bakın Ela hanım 2 günde kızların gönlünü kazanmış kızların gözünde değerli bir insan olmuş bizde çok  başarılı olmaya çalışmaktan ziyade değerli bir  insan olmaya çalışalım çünkü   değerli biri olursanız başarılı biri olursunuz zaten .!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 Ceylan vuruluyor

    “  sevgili günlük  hep güçlü olmaya çalıştım hiçkimseye zarar vermemeye çalışıyorum  gerçekten değerli birimiyim bilmiyorum ama değerli biri olmanın güzel birşey olduğunu biliyorum .

Dün kalbim yerle bir oldu çünkü  birinin gözünde değerli bir insan  oldumu anladım benim öz Annemin ismide Sevda’ydı

O sevda ablada aynı annem gibiydi .

Annemin bana söylediği  gibi   doğru yoldan ayrılma , sabırlı ol  ve  merhametli ol    doğru  yoldan ayrılmamak için elimden geleni yapıyorum .” Ayça bu sözleri günlüğüne  geçirdikten sonra salona gitti.

 

_ Aferin kızlar  sizinle gurur duyuyorum

Ela hanımın bu sözlerinin ardından sımsıkı birbirlerine sarıldılar .

Ela hanım kızları biraz olsun neşelendirmek için hepberaber mutfakta  tiremisu yapmaya  başladılar .

Çok güzel etrafı dağıtıyorlardı Ela hanım  çok titizdi ama bu sefer karışmadı .

 Esrin bir ara yumurtaların hepsini ben kırıcam diye   heryeri yumurta etti .

Ceylan dolaba bakıp kabartma tozu ve kakoonun bittiğini  görunce    hemen Sevcan’la birlikte kakoo almaya gitti.  

 Eğlence dolu pasta yapma işine Damla ve Doğan’da katıldı .

Damla çilek ve muz tabağını   alıp masanın altına girdi .

Doğan ise tezgahın üstüne  oturmuş pasta tarifi  kitabından tarif okuyordu.

Ela hanım  Damla’nın  ortalıkta olmadığını fark edince etrafa baktı hemen odalara bakmaya gitti .

Ayça Esrin’le çarpışıp  mikseri yere düşürdü  almak için eğildi  Damla’nın minicik ayakları görünce masanın örtüsünü açtı Damla’yı çilek yerken görünce  gülerek baktı Damla ise ablasına bakıp çilek yiyordu anlaşılan  minigimiz çilek hastasıydı.

Esrin  Ela hanımın yanına gidip Damla’nın bulunduğunu haber verdi ._ Ela abla damla bulundu  mutfakta

_ hadi gidelim

Sevcan ve Ceylan hala gelmemişlerdi .

Sevcan ve Ceylan kabartma tozu ve kakooyu alıp eve doğru  gidiyorlardı    Ceylan tam evin kapısının açıyordu ki birisi  Ceylana ateş etti mermi  kalbini  es geçti akciğere geldi .

Sevcan Ceyla’nı tuttu .

Mermi sesini duyan kızlar koşarak dışarı çıktılar Ceylan’ı görünce hepsi başına toplandı hep beraber arabaya bindirip hastaneye götürdüler.

Ayça ağlamaktan  hiç birşey diyemiyordu .

   Sevcan ve Esrin Ayça’yı tesseli etmeye çalışıyordu .

Caylan’ı ameliyata  aldıktan yarım saat sonra hemşire alel acele amaliyattan çıktı .

_ acil sıfır  rh kan gerekiyor acil

Bu sözlerin ardından  hemşire ameliyata geri döndü .

 Herkez Ayça’ya baktı.

_ benimki sıfır rh negatif 

 _ Esrin seninki

_ benimkide sıfır rh negatif 

 Ela      hanım hemen anons vermeye gitti.

 Ceylan 2 gün yoğun bakımda yattı 3 ‘üncü  günde durumu iyi gitmeye başladı .

4’üncu gün gòzlerini açtı bu sırada Merve hanım Ceylan’ı vuran  adamı arama çalışmalarına başladılar yoğun bir çabadan sonra Ceylan’ı vuran adamı buldular o adam Ceylan’ın  òz dayısıdı.

Öglen  Ceylan’ı taburcu ettiler kızlar onu evi  götürdüler Ayça Ceylan Uyuyana kadar başında bekledi .

Ayça akşam Ceylan’ın yemeğini kendi elleriyle yapıp Ceylan ‘a yedirdi .

_ abla teşekkür ederim

_ hadi yorma kendini yemegini ye ve dinlen

Ayça yemek tespisini götürüp birbardak  muzlu süt getirdi Ceylan ‘a verip   üstünü örtüp odadan çıktı .

Ayça tam odasına girdi ki herkez Ayça’nın odasındaydı .

_ siz

_ sen iyimisin

_ evet

Ayça’yı yatırıp odadan çıktılar.

Ayça ise    yoğunluktan hemen uyuya kaldı o uyurken odasına Esrin girdi  üstünü ortüp gitti.

   

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Arabadaki tehlike

Esrin ve Sevcan sabah erkenden kalkıp kahvaltı hazırlıklarına başladı

Ceylan krep yapmaya çalışıyordu. Esrin pankek harcını fırına koyup çay koydu

Ayça ise Ceylan’ın yanındaydı.

Birazdan pankekler pişmişti Esrin bir tabağa pankek ve kahvaltılık bir şeyler koyup aldı hemen yan komşuları Gül  teyzelerine gitti .gül teyze çok yaşlıydı mahalleliler ona hep gül teyze diye  seslenirdi. Oda bu durumdan çok mutluydu.

Esrin hemen gül teyzeye çay koyup kahvaltı masasını hazırladı.

_ kızım ne zahmet ettin?

_ olurmu teyzecim severek yaptım hadi kahvaltını yap sonra ilaçlarını alman gerekiyor

_ tamam kızım

Esrin tam gidiyordu Gül teyze durdurdu.

_ nereye kızım?

_ eve gidicem

_ gel beraber kahvaltı yapalım?

Esrin kıramayıp  kaldı.

Ayça Ceylan’ın kahvaltısını odasına götürdü.

Sevcan ise gidip herkezi kahvaltıya çağırmaya gitti.

_ Sevcan Esrin nerde?

_ yan komşuda

Merve hanım ve Ela hanım dışarı çıktı, kızlar ise Ceylan’ın yanındaydı.

Esrin eline bez alıp gül teyzenin evini temizlemeye koyuldu,işini bitirince   atıştırmalık birşeyler hazırlayıp   gül teyzenin yanına gitti ama etrafa görünmüyordu odasına girip baktığında gül teyzeyi gözleri yaşlı bir şekilde ve elinde bir bıçakla buldu.

_ gül teyze napıyorsun?

_ yaşamak istemiyorum

_ burak o bıçağı

Gül teyze bıçağı bileğine götürdü tam kesiyordu Esrin engel oldu.

_ yapma teyze

  

 

 

_ yaşamak istemiyorum

_ neden ne oldu?

_yaşayacak  sebebim yok

_ böyle söyleme ne olur

_ çocuklarımın 3’üde yok artık

_ nasıl iyilerdi onlar?

_Dün  Antalya’ya  gelen uçak düşmüş  

Esrin şaşırarak kaldı, gül  teyze  ise çocuklarının resimlerine bakarak hıçkıra hıçkıra ağlıyordu.

_ tamam, umudunu yitirme belki  mücize olur

_ ne mucizesi kızım uçak düşmüş  21kişi ölmüş 3 kişi kalmış

_ nerden biliyorsun o üç kişi onlarsa?

_ ya değilse?

_ sen umudunu yitirme Allahtan umut kesilmez

Esrin gül teyzeyi alıp yüzünü yıkattırdı ve uyuyana kadar başında bekledi. Öglen gül teyzeye telefon geldi,gül teyze dinlendiği için telefonu Esrin açtı.

_ gül tarhanlamı görüşüyorum?

_ ben komşusuyum

_ ona haber verin Oktay tarhan , leyla tarhan   ve Yeliz tarhan’ı  antalya özel  hastaneye kaldırdık  ,işlemler için gül teyzenin  gelmesi lazım gerek

_ tamam siz tedaviye başlayın biz hevale yoluyla masrafları karşılarız

_ tamam bayan

Esrin telefonu kapattıktan sonra heycanla gül teyzenin yanına gitti.

_ müjdemi isterimm

_ ne oldu kızım?

_ oktay abi, leyla abla ve yeliz Abla  kurtulmuş , seni aradılar Antalya’ ya gelmen gerekiyormuş

_ vallaha

_ vallaha

Gül teyzenin heyecandan eli birbirine dolaştı ,hemen çantasını alıp   yola düştü.

Ayça ise kapıyı kapatıp eve döndü.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

      Karanlıktaki Işığın 3Dostu

   (Her   Karanlığın Ardından Umut Işıkları Saklıdır, umudunu yitirirsen ışıklarını kaybedersin çünkü umutsuz  yaşamak ölmek gibidir. )

Ayrılık gecesi

 Merdivenlerden  inen 5- 6 yaşlarındaki  Esrin elinde yeni bitirdiği  resim  vardı   babasına göstermek üzere alt kata iniyordu k i  birden  nefes alamamaya başladı  bu sırada da alt kattaki fazla güneş ışığı almayan  misafir odasından bağrışma sesleri duyulmaya başladı  Çok uğraştığı o resimi   ellerinden   kayıp merdivenlerden aşağı yere düştü o masum masum bakan yeşil renkli gözlerden damlacıklar süzülmeye başladı   .

Derin derin nefes alıp kendine gelmeye çalışıyordu işede yarıyordu nefes alışverişi normale dönüyordu

Esrin’in  Annesi ahenk hanım ve babası  ayaz bey  kızına zarar  verdiğinin  farkında  olmayarak tartışmalı bir şekilde  kavga ediyorlardı.

Birazdan Ahenk hanım sinirli bir halde solonda masanın  üzerinde duran kredi kartını alıp hızlı adımlarla evin kapısını şiddetli bir şekilde çarpıp gitti, sinirli ve kaygılı olan Ayaz bey üst katın merdivenlerine doğru ilerliyordu tam merdiven basamağına adımını attı ve başını kaldırdı ki  kızını

   Korkmuş ve gözü yaşlı bir halde   buldu ,Ayaz bey  hemen kendini toplayıp yumuşak bir ses tonuyla konuşmaya başladı.

_  günaydın kızım

Esrin boynunu bükerek ve kısık bir ses tonuyla

_ günaydın baba 

Ayaz bey yere düşmüş resim defterini alıp Esrine tebessüm ederek baktı .

_  kızım bu resimi sen mi yaptın  ?

 

_ Evet

_ tebrik ederim

_ baba neden tebrik ediyorsun ki alt taraf-ı bir resim

_ ama kızım maşallah resim konusunda benden bile yeteneklisin galiba

_ nasıl yani sen resim çizemiyor musun?

 

_ çiziyorum tabikii mesela cin ali  

_ cin Ali o nasıl bir resim zor mu çiziliyor?

_ gösteriyim kızım

Ayaz bey kızının resim defterini alıp cin ali çizmeye koyuldu Esrin ise dikkatlice izliyordu

resim bittiğinde Esrin dayanamayıp gülmeye başladı.

_ baba bu adama hiç mi yemek vermemişler  adam çok zayıf ve saçları havaya kalkmış

Ayaz bey gülerek kızına sarıldı .                                          

Esrin’in  resim   hoşuna gitmişti anlaşılan  keyfi yerine gelmeye başlamıştı.

_ kızım

_ Efendim baba

_ bu gün luna parka gidelim mi?

Esrin hey canla ayağa kalktı

_ tabikii olur

Bir an durup düşünerek boynunu büktü

_  ama senin işlerin vardır

_ sen boş ver işi şimdi gidiyor muyuz  hem orda mavi renkli kanguru da var

_ gidelim  

_ tamam o zaman hadi sen hazırlan  5 dakika sonra mutfakta buluşuruz  tatlı prensesim

Esrin babasına sarılarak kulağına fısıldarmış gibi” tamam babacım “ diyip merdiven basamağına  doğru yöneldi tam adım atıyordu babası kolundan tuttu

_ ha kızım şu konuda anlaşalım şimdi baban omlete Tuz yerine  şeker koyan birisi olduğu için sen bence o yumurtaları tehlikeye atma hem sen çok güzel yapıyorsun ,

Esrin gülerek    cevap verdi

_  tamam baba

Esrin koşarak odasına  gitti.

Ayaz bey ise kısa bir telefon görüşmesi yapıp  bahçeye çıktı

5 dakika sonra

Esrin merdivenlerden geliyordu Ayaz bey ise mutfak dolabının sağ üst köşesinde duran un paket’ini alıp  krep yapmaya  başladı  .Esrin ilk işe buzdolabından yumurtaları alıp tezgâha götürmekle başladı, Ayaz bey’in  krep yapamayışı, Esrinin o minicik elleriyle yumurtaları kırıp omlet yapmaya çalışması insanı adeta tebessüm ettiriyordu  .

12 dakika sonra yemek masası hazırlanmıştı hatta  kahvaltı yapılmıştı bile ,Esrin hemen odasına gidip gri renkli çantasını alıp babasının yanına geldi .

_  hadi kızım çabuk  

_ baba neden acele ediyoruz ‘ki ?

_ Ela halanın gelmesine 6 dakika var       

_ ee

_  halan gelmeden tüymemiz lazım                                         

 

_ nedenki hem halamı çok özlemiştim sen özlemedin mi baba   ?

_ Ela halan  mutfağı görünce beni özletecek zaten kızım

_ anlamadım 

_ boş ver kızım hadi gidelim

_ tamam

Hızlıca baba kız arka bahçeden çıktılar, tam onlar gittikten 2dakika sonra Ela hanım geldi.

Mutfağa gelince Ela hanımı sinirlenmekte  haklıydı  çünkü mutfak  savaş alanı gibiydi her yer çok dağınıktı   .

 

İlk önce esrin’in zıp zıp dedigi kanguruya bindiler sonra atlı karıncalara daha sonra ise çarpışan arabalara bindikten sonra pamuk şeker alıp çimenlerde koşuşturmaya başladılar, Baba kız  o hâlleri çok tatlıydı,bir anda Ayaz beyin telefonuna  mesaj geldi endişeli bir şekilde kızına “ su alıp  “ geliyorum diyip yanından kısa bir süreliğine ayrıldı , birazdan Esrini’n dikkatini mavi renkli bir kelebek çekmişti onun peşinden  gitmeye başladı kelebek uzaklaşıyordu  Esrin yetişmek için koşmaya başladı o sırada  ayağına bir taş takıldı ve yere düştü ,dizi acıyordu ,dizinden çızıklar almıştı ve elleride kirlenmişti     gözlerinden  damlacıklar süzülmeye başladı ,minicik elleriyle dizini tutuyordu ‘ki omuzunda bir el belirdi arkasına dönüp baktığında onun yaşlarında kahve renkli gözlü tatlı tatlı bakan bir kız vardı  birazdan Ellindeki poşetten  işlenmiş  beyaz renkli güzel bir  mendil çıkardı ve Esrin’e uzattı alması için işaret ediyordu Esrin  şaşırarak  yavaşça mendili alıp gözyaşlarını sildi kız Esrin’n yanına oturup hiç bir şey söylemeden  öylece Esrin’i izliyordu  Esrin gözlerini kaçırarak teşekkür etti

 

_ ağlama geçicek

 Esrin  ağlayarak  baktı

_ ama can’ım  çok   acıyor

_ merak etme geçer

Esrin eller’iyle gözyaşlarını sildi

_tamam peki aglamıcam

Tatlı kız dolu  gözlerle  devam etti

_ umudunu yitirme  olurmu yoksa  yaşayamazsın

_ tamam

Esrin dikkatlice ayağa kalktı ve elini bileğine doğru götürdü bilekligini çıkarıp kızın  bileğine taktı .

“İyi ki varsın  “ diyip  ,küçük adımlar atarak babasından ayrıldığı yere döndü. küçük kız  Esrin’i izliyordu birazdan parkın kapısından çıkıp gözden kayboldu .

Ayaz bey karşıdan geliyordu                                                         

                                                    

_ kızım ne oldu?

_ düştüm baba

Ayaz bey hemen kızını kucağına   aldı parkın kapısına doğru yürümeye başladı o sırada

 Arkadan Ayaz bey  diye bir ses duyuldu Arkasına dönüp baktığında  bir adam vardı yanında da  Esrini’n yaşlarında  tatlı tatlı bakan bir kız vardı adam             Ayaz beye doğru  geliyordu ,Ayaz bey şaşırarak adama dikkatlice baktı

_ kimsiniz, tanıyamadım?

_ aa Ayaz bey  gerçekten tanımadınız mı ?

_ hayır tanıyamadım

_ ben gazi üniversitesinden 7 numara can

_ aa şimdi hatırladım,  kusura bakma kardeşim uzun zaman oldu biran tanıyamadım

 

Birbirlerine tebessüm ederek sarıldılar.

_ ee   napıyorsun  , galiba işleri çok büyütmüşsün ?

_ Evet

_  harika , ismin gazetelerde  çok çıkıyordu ilk gördüğümde inanmamıştım ama şimdi  emin oldum

_  yapıyoruz bir şeyler

_ maşallah kardeşime ,ee nerden böyle ?

 

_ parktan çıkıyorduk eve gidicez siz   ?

 _ aynen bizde parktan çıkıyorduk  şimdi istikamet ev

_ e bize gelsene  hem öğlen oldu  küçük tatlı melegimizde   acıkmıştır?

  _ tamam peki  gidelim o zaman

Hep  beraber arabaya binip eve   doğru yol aldılar.

Esrin   yemeğini bitirip halasıyla bahçeye çıktı

Ayaz bey ve Can bey ise çalışma  odasına gittiler,  can beyin kızı kapının yanından   Esrin ve Ela hanımı izliyordu Ela hanım kızın buraya   gelmeye çekindiğini  anlayarak yanına gitti onu Esrin’in yanına getirip bahçeden eve gitti, Esrin heycanla   konuşmaya başladı .

  _ mehraba ismin ne ?

_ Ayça  senin?

_ Esrin

Ayça boynunu bükerek   devam etti.

_ Esrin

_ efendim Ayça

_ senin annen varmı?

_ Evet senin ?

_var

_ ismi ne ?

_benim iki annem var öz annemin ismi Sevda  üvey annemin ismi ceren  ama sevda annem cennete gitmiş teyzem  öyle söylemişti.

_  benim annemin ismi Ahenk , cennet nasıl bir yer?

_ cennet çok uzaklardaymış, çok güzel bir yermiş, birbirinden güzel çiçekler varmiş ama oraya sadece iyi  insanlar gidebiliyormuş

_ ne güzel, o zaman bizde iyi olalım ve cennete gidelim

_ olur olalım

Karşıdan Ela hanım  geliyordu elinde tepsi vardı içinde de kurabiye ve  portakal suyu vardı , kızların sohbetine bölmek istemeyerek   tespiyi yere  koyup  eve geri  döndü.

Esrin portakal suyunu içiyordu ki  Ayçanın bileğindeki çızıklar  dikkatini çekti .

_ Ayça bileğine ne oldu?

_hiç bişe olmadı

_ annen mi yaptı ?

Ayça boynunu bükerek

_ Evet ama sen nerden anladın yoksa sende mi?

_ Evet

Ellerindeki  portakal sularını yere bırakıp birbirlerine sarıldılar.

Evin terasından kızları izleyen Ela hanımın

Gözleri  dolu dolu  oldu .

Ayaz beye telefon gelmişti birazdan alel acele Can beyle  Evden çıktılar.

 Yarım saat sonra Ela hanım mutfaktaki işlerini bitirmişti kızlara bakmak üzere bahçeye doğru gitti kızları  oyun oynarken çemenlerin üstünde uyuya kaldıklarını  görünce yüzünde kocaman bir gülümseme belirdi  . İkiside uyurken çok tatlıydı .

 Ela hanım  hemen Ayça’ yı kucaklayıp eve Esrin’in odasına götürdü daha sonra Esrin’i aldı .

Ela hanım   düşünüp kızlara hediye almaya karar verdi  , hemen hazırlanıp

Evin bahçıvanın yanına gitti.

_ mustafa abicim kolay gele 

_ soalasın Ela kızım , gel çay demlediydim  bir bardak içte git

_  teşekkür ederim abicim sözüm olsun  , kızlar uyuyor da uyanırsa falan göz kulak olurumsun?

_ tabikii kızım  gözün arkada kalmasın

_ Allah razı olsun abicim, görüşürüz  

_ güle güle 

Ela hanım Amanet edip     gitti tam o gittikten  yarım saat  sonra  kızlar uyandı, su içmek üzere mutfağa gitmişlerdi, birazdan mutfaktan çıkıyorlardı ki Evin kapısı sert bir şekilde açıldı , kızlar korkarak geri geri adım attı .bu gelen Ahenk hanımdı ayakta bile zor duruyordu belli ki sarhoştu kızlara doğru yaklaşıyor bir an durup kızlara baktı ve kızarak “ çekilin şurdan “diyip kızları yere yitti kızların canını yaktığı yetmezmiş gibi  yaptığı  komikmiş gibi   kahkaha  atarak mutfaga gitti  .

Kızlar yerde   öylece boynunu bükerek duruyordu,Ayça hemen kendini toplayıp yumuşak bir ses tonuyla konuşmaya başladı .

_ üzülme Esrin

_ benim Canımı yaktı yetmezmiş gibi seninkinide yaktı

_ tamam boşver ben alışığım zaten  hadi  gidelim

_ tamam  Peki

 Kızlar hemen odaya döndüler

7’ye 5 dakika vardı . Ela hanım alışverişten  gelmişti şimdi mutfakta yemek hazırlıyordu.    Ayaz bey ve Can bey  hala gelmemişlerdi,  kızlar ise merdivenlerden iniyordu  kızlar    adımlarını hızlandırıp mutfaga Ela hanıma yardıma  gittiler.

 Ayça çatalları düzenliyordu Esrin ise peçeteleri koyuyordu  o sırada kapı zili çalı verdi  .

Esrin babasının  geldiğini düşünerek   elindeki peçeteleri masaya bırakıp  koşarak kapıya koştu.

Ayaz bey  Esrin’i kucağına alıp salona geçti .

Yemek yenildikten sonra  Can bey gitmek üzere ayağa kalktı o sırada Ela hanım bir şey unutup Can beye “ durun 1 dakika geliyorum “ diyip hızlı adımlarla odasına çıktı.

1dakika sonra elinde kırmızı renkli poşetle geri döndü.

Ayça’ya tebessüm ederek   eğildi.

_ Ayça ‘cım canım  bu sana

_bu ne abla ?

_ Ela ablandan küçük bir hediye canım

_ ama ben kabul edemem ki

_  lütfen  kırma ablanı

_ teşekkür ederim abla

_rica  ederim  balım

Ayça   Ela hanıma sarıldı sonra babasıyla evlerine döndüler.  

Ela hanım  işlerini bitirip  odasına çekildi, Ayaz bey ve Esrin mutfaktan içecek birşeyler alıp  terasa gittiler baba kız çizgi-film seyir etmeye daldılar..

Birazdan Esrin’in uyuduğunu fark  edince kucağına alıp odasına götürdü.

 

  Gece saat 10 ‘a geliyordu Ayça mutfağa gidiyordu   üvey kardeşi Ceylan’ı  yerde Cam kırıklarını topladığını  görünce    dayanamayıp eğilip cam kırıklarını toplamaya koyuldu.birazdan ceylan Annesinin geldiğini fark ederek hemen ayağa kalktı Ayça ise hala cam kırıklarını topluyordu bunu gören Ceren hanım sinirlenip Ayça’ya baktı ve kızarak Ayça’nın  kolundan tuttu. O sırada ceren korkup   “ ben yapmadım o yaptı “ diyip suçu esrine attı ve      mutfaktan  çıktı. Ceren hanım ayça’ya  bağırarak “ sen ne yaptığını zannediyorsun “ dedi Ayça  tam “ ben yapmadım “ diyordu ki   tokat atıp yere yitti   Ayça’nın ağladığını   umursamayarak   mutfaktan çıktı.  Ayça gözyaşlarına boğulmuştu bir azdan gözyaşlarını silip ayağa kalktı hızlıca  odasına gitti . hemen pembe renkli çantasına birkaç eşyasını koyup yavaşça odadan çıktı .yavaşça evin kapısını kapatıp koşmaya başladı .

Ayça artık kaldıramıyordu, her gün azarlanmaktan, suçlanmaktan, kırılmaktan bıkmıştı.artık  Dayanamayıp  evden kaçmaya karar vermişti.

 

Esrin  su içmek üzere mutfağa gidiyordu yön değiştirip annesinin odasına  gitti annesini eşyalarını topladığını görünce      şaşırak duvarın  dibine geçti dikkatlice annesini izliyordu    birazdan    Ahenk hanım bavulunu alıp odadan çıktı, Esrin’i fark etmemişti.

Tam evin kapısını  açıyordu ki Esrin kolundan tuttu  ve  “ anne gitme “    dedi . Ahenk hanım  buna sinirlenip   Esrini yere yitti ve kapıyı açıp çıktı Esrin     hemen kalkıp annesinin arkasından koşmaya başladı  sürekli  “gitme anne “

Diyordu . Ahenk hanım bir an durup Esrine baktı  ve “ ben senin annen değilim sende benim kızım değilsin “ diyip   arabaya binip uzaklaşmaya başladı   ,Esrin     gözleri yaşlı bir halde   arabanın arkasından koşuyor birazdan araba  gözden kayboldu Esrin hala koşuyordu  ayağına bir taş takıldı ve biraz sert bir şekilde  yere düştü bacağı  çok acıyordu .      Orda gözyaşlarına boğuldu.  Karşıdan bir  gölge Esrine doğru yaklaşıyordu bu Ayça’nın ta kendisiydi Esrin’in yanına  oturup “ üzülme “    diyip gözyaşlarını sildi   ve .  Sanki arkadaş değil de birbirini   çok seven     iki kız kardeş gibi sımsıkı birbirlerine  sarıldılar.

Bu gece acı olaylar yaşanmıştı birisi  Ahenk hanımın evi terk etmesiydi diğeri ise   ayça’nın yetim kalmasıydı.

    Ceren hanım     mutfakta puding yapıyordu bir an telefon çaldı hemen puding ‘i ocağa koyup telefona bakmaya gitti. Görüşmesini bildirdikten sonra    puding’i unutup  odasına gitti .10 dakika sonra puding iyice taşmaya   başladı.. Bir anda ocağa yakın olan tüylü perdeye ateş sıçradı.

2 dakika sonra puding     yere düştü  . Ceren hanım uyarıldığı halde  en büyük hatayı burda yapmıştı uyarılmasının sebebi  ise tüpün kablosu   iyi değildi ve kullanılmaması gerekiyordu hava aldığı için kullanılması  çok tehlikeliydi ceren hanım inceleyip bir şeyi olmadığına kaanat getirip  yakmıştı. Ateş gittikçe büyüyordu. Evin kapısı ateşler içindeydi birazdan patlama gerçekleşti sıçrayan ateş  de   her yeri sarmıştı mahalle sakinleri müdahale  etmeye çalıştılar ama malasef çabaları onları kurtarmaya yetmedi .

Kurtulan üç kişi vardı birisi Ayça’ydı  diğeri ise Ayça ‘’nın öz  kardeşi mert onuda bir kadın okuldan almıştı sonra ortalıktan kayboldu ve üvey kardeşi ceylan  yanığın ‘dan sonra bulunamadı .

Ayça ‘’yı  yangından sonra öz teyzesi Merve hanım  yanına aldı.

 

Aslında ayça ‘ya yetim demek pek de doğru olmazdı çünkü teyze anne yarısı demekti.

O kötü geceden sonra  Ayaz bey  dogdugu ve  büyüdüğü  kayseriden malatya-ya  kız kardeşi Ela hanıma yakın bir eve   yerleşti .  Esrin ve Ayça bir olup merve hanımı  ikna  ettiler  Merve hanım hemen toparlanıp bir kaç gün içinde malatya-ya yerleşti. O geceden sonra Merve hanım Ayça’’yı öz kızı gibi sevmeye başladı  bu sayede de Ayça olayları yavaş yavaş unutmaya başlamıştı. Ayaz bey ve  Ela hanım Esrin’e olanları  unutturmak için ellerinden geleni yapmaya başlamıştı .

Ayaz bey kızını  çok iyi anlaya biliyordu   çünkü ayaz bey yetim büyümüştü  .     Çok çalışıp     azimle holdingi kurdu  ve ayakta durmayı başarabilmişti!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Külübede  2 gün

 

9 yılın ardından yaşanılan acı olaylar unutuluyordu .

Esrin  15 yaşına gelmiş güzel bir  kız olmuş Ayça ise  15y- aşında tessetürlü bir kızdı .

Esrin’in babası isviçe konferansına gitmişti . esrin’de evde yalnız kalmamak için Ayça’nın yanına gitti.

Ayça’nın teyzesi Ankara’ya  seminere  gitmişti 2 güne kadarda  gelmeyebilirdi

Ayça ise    arkadaşı Serpil’le evde tekbaşınaydı.

Esrin, Ayça ve arkadaşı Serpil’le aralarında  konuşup  haftasonunu  serpil’in yengesinin  eski dağ başındaki külübede   geçirmeye kararverdiler.

     

 İlkbahar akşamıydı saat 11’e geliyordu. kızlar külübede sohbet ediyor.  

Dışarısı çok tenhaydı neyseki külübede   güvendeydiler.

    Ayça biraz sonra  mutfağa gitti 2 dakika sonra elinde bir  tepsi  içindede çilekli pasta ve vişne suyuyla geri döndü .

Tespiyi yere bırakıp bir yudum vişne suyu içip heycanla konuşmaya başladı.     

_  kızlar düşünsenize ışıklar  kapanıyor , kapı açılıyor ve cadılar geliyor onlarla arkadaş oluyoruz. Ay  çok güzel olur.

_ saçmalama Ayça

_ saçma falan değil Esrin

_   Ayça

_ efendim serpil

_ cadıların gelmesine gerek yokki var zaten

_ hani nerde ?

_  tam karşımda bana bakıyor

Ayça sinirlenip yanındaki yastığı Serpil’e fırlattı  .

_ off ya  ne dalga geçiyorsunuz ?

_ ama Ayça canım cadı diye bir şey yok onlar çizgi filmlerde olur .

 

_ off ben gidiyorum

_ nereye ?

_ mutfaga

_ tamam peki

 Ayça gittikten sonra  aralarında konuşmaya devam ettiler.

_ küstü mü acaba?

 _ hayır serpil kolay kolay küsmez Ayça küsse bile dayanamaz hemen barışır  

  _ bunu duyduğum iyi oldu

  Bu  arada dışardan garip garip sesler duyulmaya başladı .

_ Ayça senmisin?

 Cevap  gelmedi

_ Ayça .Dışarda napıyorsun ?

Yine cevap yoktu .

Bir anda ışıklar kapandı .

_ serpil ışıklar neden kapandı ?

_ bilmiyorum

Kapı yavaş yavaş açılmaya başlıyordu .

Serpil  korkmaya başlamıştı  , birazdan mum ışığın arkasındaki yüzü görünce rahatladı .

_  Ayça senmiydin?

_ evet

_ Ayça ışıkları senmi kapattın   ?

_Hayır

_ peki dışarda napıyordun?

Ayça şaşırarak cevap verdi

_ Esrin  ben dışarda değildimki

_ nasıl ya dışardan sesler geliyordu biz sen sandık

_ kedi olabilir

_ hayır burda hiç kedi olmazki

Bu sırada yukardan bebek sesi duyulmaya başladı.

 Esrin şaşırarak Serpil’e baktı .

_ benim duydum sesi sizde duyuyormusunuz ?

_ evet bu ses bebek sesi

_ serpil burda bizden başka birilerimi vardı ?

_ hayır

Bir anda ışıklar  açılıp kapanmaya     başladı .

Serpil iyice gerilmeye başladı Esrin neler olduğunu anlamaya çalışıyor Ayça ise  düşüncelere daldı .

_ olamaz

_ ne oldu serpil?

_ söylenenler doğruymuş

_ serpil ne diyorsun anlamıyorum

_   Ayça  bu külübede yıllar önce  seddas diye garip isimli bir dede oturuyormuş o öldükten sonra burayı şeytanlar basmış

_ saçmalık

_ Esrin ilk bende saçma buldum ama görüyorsun

_ serpil bunu daha önce niye demedin?

_ saçma buldum

Işıklar artık  açılıp kapanmuyordu  . Yukardan sesler geliyordu anlaşılan külübede  kızlardan başka birileri daha vardı

Bebek sesi artık duyulmuyordu. Esrin  kapıya doğru gitti kapıya bakıp kilitlenmiş olunduğunu görünce şaşırarak kızların yanına geldi .

_ kapının anahtarı nerde serpil ?

_ kapıda asılıydı

_ orda yok

Bu arada yine bebek sesi duyulmaya başladı.

_ ben gidiyorum  neler olduğunu bakıcam

_ hayır Ayça tehlikeli olabilir

 Ayça Esrin’in dediklerine kulak asmayarak üst kata  gitti .

Ayça gittikten sonra  bebek ağlama sesi kesildi .

 Esrin ve serpil Ayça için çok endişeliydi. merdivenlerden  gelen   bir ayak sesi duyuluyordu. Bir anda ışıklar açılıverdi !

Esrin ve serpil  Ayça’yı elinde bir bebekle merdivenlerden geldiğini   görünce  şaşkınlıkla Ayça’ya baktılar .

_  kızlar çok tatlı demi ya?

Üst kattan gelen bir kadın vardı .

_ Ayça bu bebek kimin merdivenlerden inen kadın “ benim  “ diye cevap verdi .

  _ sizde

_ ben bu evin sahibiyim, çocuklar burda ne arıyorsunuz ?

_ burası benim yengemin  eski külübesi biz çok sıkıldık    haftasonunu  burda geçirmeye karar verdik   

_ anladım adın neydi kızım ?

_ serpil

_  en iyisi biz gidelim

Kadın  kaşlarını çatarak  baktı .

_ hiç bir yere gitmiyorsunuz siz  hafta sonunu  burda geçirmiyecekmiydiniz ?

_ evet ama burası sizin hem biz rahatsızlık vermeyelim

_  burda istediniz kadar kalabilirsiniz kızlar hem bende sıkılıyorum tek başıma geldiniz iyi oldu ayrıca bu saatte dışarı çıkamazsınız  çok tehlikeli

Serpil   araya girdi

_ oh be  seddas dede söylentileri yalanmış

_ o kim

_ ya sormayın yada sorun biz burda cadılar ve şeytanlar var sandık

Ayça dayanamayıp kahkahayı bastı .

Saat çok geç olmuştu     birbirlerine “iyi geceler “ diyip.   Odalarına çekildiler .

 

Sabahın erken saatleriydi  , Ayça  kalkıp    ,odayı temizleyip   sevimli bebeğin  yanına gitti.  Esrin ve serpil  hala  uyanmamışlardı.

   Ayça  birazdan  kucagındaki. Bebekle mutfağa geldi  bu sırada     sevimli bebeğimizin  Annesi de       mutfakta Kahvaltı  hazırlıklarına başlamıştı .

Sevimli bebek. Annesini görünce  tebessümle  baktı o    minicik ellerini  Ayça’nın   omuzuna koydu ,Ayça’ya   bakıp     bir gülücük attı anlaşılan  bebek Ayça’yı   sevmişti .

_ günaydın    abla

_ günaydın canlarım     ,anlaşılan  damla’yla   iyi anlaşmışsın

_ evet

_ biliyor musun    damla’yı  ilk defa    biriyle bu kadar  iyi  anlaştığını gördüm  

Bu  sözlerin ardından Ayça’nın yüzünde  tebessüm belirdi.

_ abla isminiz ne ?

_ sevda seninki?

_ Ayça  ,sevda abla yardım ediyimmi?

_ yok canım  ben hazırlarım sen damla’yla ilgilen

_ tamam peki kolay gelsin 

_  teşekkür ederim

 Ayça  damla’yı alıp bahçeye çıktı .

 Buranın Akşamı biraz ürkütücüydü ama gündüzleri çok güzeldi , kelebeklerin  dansı , çiçeklerin  ahengi  , ormanın temiz havası insana huzur ve mutluluk veriyordu .

 Biraz sonra  Kahvaltı masası hazırlanmıştı  sevda hanım Ayça’yı  kahvaltıya çağırıp Esrin ve serpil’in yanına gitti.

Kızların  uyanmaya niyeti yok gibiydi bir ara serpil  yataktan düştü  ama kalkmadı  sevda hanım pes edip mutfağa gitti.

_ sevda abla ne oldu  uyanmadılarmı ?

_ evet   uykuları ağır  galiba ?

_ kızları ben uyandırırım 

_ tamam peki  

Ayça Damla’yıda alıp  kızların yanına gitti.

    Damla Esrin’in  yanına  oturdu ve    bir gülücük atıp    “hazırımsın  ?” der gibi Ayça – ya baktı . Minicik elleriyle   Esrin’in yanaklarıyla oynamaya  başladı  . Damla’nın hoşuna gitmişti Ayça  ise  gülmemek için kendini zor tutuyordu .

_ serpil  bırak yanaklarımı

 Damla Esrin’in  yanından ayrılıp  serpil’in ustüne yuvarlandı damla’nın o hali çok tatlıydı .

Serpil “   Esrin çek şu patilerini “   diyip kalktı

Karşısında ona gülen bir bebek görünce  şaşırdı .

_ Esrin hangi ara küçüldün kız

_ ne saçmalıyorsun   Serpil ?

  _ çok tatlısın ya

Ayça kendini tutamayıp kahkahayı bastı .

Ayça’nın sesine uyanan Esrin      ayağa kalkıp  damla’nın oyununu izlemeye başladı

_ Esrin sen küçulmemişmiydin ?

Esrin gülerek

_ yoo

_  seni cadı bebek

Küçük damla gülüyor

_ gel buraya cadı

Damla arkasını dönüp yaylanarak  Ayça’nın yanına  koştu .

 _  Hadi serpil  kalkın kahvaltıya  

_ tamam peki

  Biraz sonra Kızlar kahvaltıya indiler damla Serpil’i görünce bir gülücük attı .

Serpil ‘de tebessüm ederek baktı .

Kahvaltı yapıldıktan sonra  herkez bahçeye çıktı .

    Damla papatya toplamaya  başladı  Ayça  damla’nın topladıklarını taç yapmaya çalışıyordu.

Sevda hanım kızlara meyvesuyu hazırlıyor serpil  , ağaca çıkmış sincap ‘ı

Çekmeye çalışıyor Esrin ise  Serpil’i indirmeye çalışıyor.

  Öglene az kalmıştı .  Kızlar ve sevda hanım  hep birlikte  ormanda dolaşmaya  başladılar

_ aa tavşan

Ayça tavşanlara çok meraklıydı çimenlerin yanında oturan tavşanı görünce yanına gitti.

Tavşan  Ayça’nın in  elindeki havucu görünce  ayağa kalktı  Ayça korkutmadan havucu önüne koydu tavşan hemen alıp yemeye başladı Ayça bunu fırsat bilip kucağına aldı tavşan   kızar gibi bağırdı Ayça  başını okşuyunca sakinleşti .

Esrin  ve  serpil  çiçeklerin fotoğrafını  çekiyor

_ kızlar bakın ne buldum

Serpil arkasını dönüp  Ayça’nın   kucağındaki  tavşanı görünce hemen yanına gitti.

Hava  sogumaya başlıyordu hemen külübeye geri döndüler .

Ayça bir süre düşünüp tavşanın ismini poni koymaya kararverdi .

Hepbirlikte Akşamı film izleyerek    geçirdiler .

 Sabah  olunca bu sefer Esrin ve  Serpil  erken kalkmıştı  . Sevda hanım mutfaktaydı   endişeli görünüyordu .

_ sevda abla ne oldu ?

_ hiçç

Hep beraber kahvaltı masasını hazırladılar .

  Ayça  tavşanına havuç verip salona geçti.

Birazdan Esrin  herkezi solana topladı

_ ne oldu Esrin neden çağırdın?

_ kızlar yarın okul var  gitmemiz  lazım

_ tamam peki

_ kızlar öglen gidin   bende bu sırada  evinize güvenle gidebileceginiz araba buluyum

_ teşekkür ederim  abla

_ rica ederim Ayça

Ayça damlayı alıp bahçeye çıktı.

 Anlaşılan Damla’nın keyfi yerindeydi    tavşan  poni’yle oynuyordu .

Esrin ve serpil ise sevda hanıma ev işlerinde yardım ediyordu .

Öglen yaklaşmıştı sevda hanım damla’yıda alıp kızlarla külübeden çıktılar .

15 dakika sonra  bir ana yola vardılar biraz ötede bir araba bekliyordu hemen  yanına gittiler. Esrin ve Serpil arabaya bindi   Ayça tam biniyordu ki damlanın üzgün yüz ifadesi gördü  tebessüm ederek  el salladı sonra arabaya binip uzaklaştılar .

 

 

        

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Okuldaki heycan

 

Pazartesi sabahıydı kızlar hep birlikte kahvaltı  yapıp okula gittiler .

Birazdan tarihçi   hakan hoca sınıfa girdi .

_ günaydın gençler

Sınıf hep birlikte” saol “    dedi

_ çocuklar sözluye çalıştınızmı?

Orta sırada oturan  yalçın   ayağa kalkıp konuşmaya başladı  .

_ evet hocam deli gibi çalıştık

Yanında oturan can kısık bir ses tonuyla  cevap verdi

_ küllüyen yalan

_ sussana  sen

Çaprazında oturan derin su araya girdi .

_ yalçın kendi adına konuş eğer senin yüzüne hoca beni    kaldırırsa elimde kalırsın

_ evet yalçın  çık tahtaya

_ niye hocam

_sözluye

Yalçın şaşırarak derin suya baktı.

_ hocam ben bu haksızlığı yapamam

_ ne haksızlığı

_ hocam derin su çok çalışmış ben çıkıcam diyip duruyor

Derin su şaşkınlıkla yalçın’a baktı

_ yalçın bittin sen

_ evet derin su tahtaya çık

_ ben tamam hocam

Sinirli gözlerle yalçın’a bakarak tahtaya çıktı .

   _ hazırımsın

_ ıı evet hocam

_ bize haçlı seferlerini  anlat kızım

_ ııı

_ peki pri reis kimdir ?

_ denizci

_ aferin peki bize hint deniz seferlerini  anlat

_ bilmiyorum hocam

_ anlaşılan çalışmamışız geç yerine derin su

_ peki hocam

_ açın hikaye kitaplarını okuyun

Birazdan tenefüs zili  çaldı

  Ayça , Esrin ve serpil kantine gittiler

Bu arada  yalçın kaçacak  delik arıyordu.

Derin su çok sinirliydi.  yalçın  bir ara  hademelerden temizlik malzemesi alıp ögretmenler odasını temizlemeye kalktı .

 

7 dakika sonra içeri zili çaldı .

Yalçın derin su ‘dan kurtulmak için  müdürün yanına gitti .

_ hocam yardım ediyimmi?

Müdür tebessüm ederek baktı .

_ saol çocuğum ben hallederim hadi sen dersten kalma

_ hocam ders boş

Araya derin su girdi

_ hayır hocam yalan söyliyor  dersimiz ingilice

_  hocam ben buraları temizliyim

_ yok çocuğum  daha yeni temizlendi

_ kirlenmiştir hocam

  “dur “ demiye kalmadan   yalçın    süpürgeyi alıp temizlemeye başladı .

_ kızım bunun keçi inadı tuttu temizlemeden gitmeye niyeti yok sen sınıfına git Hoca ‘nada da söyle yalçın burda

Sinirli bir şekilde “ tamam” diyip sınıfa gitti .  

Birazdan ingiliceci mehtap hoca geldi .

Arka sıraya geçen derin su

_ teacher

_ yes

_ hocam  dışarı çıkabilirsinizin ingilicesi ne demek ?

 _ you can  go  out

Bu sözlerin ardından derin su kapıya doğru yöneldi

_ derin su nereye ?

_Hocam dışarı çıkabilirsiniz dediniz ya

_ yerine geç

_ tamam

Hoca yoklamayı alıp hemen derse başladı.

Son 5 dakika dersi bitirdi

_ gençler  bu arada  Cuma gününden itibaren 3 günlük kamp gezisi etkinligi düzenlenecektir katılmak isteyenler  adını Serpil’e yazdırsın

Bu sözlerin ardından  herkez aralarında konuşmaya başladı.

_ sesiz olun

_ hocam

_  evet can

_ hocam geziye nereye gidiyoruz ?

_ onu müdür bey söyliyecektir

_  tamam hocam    

2 dakika  sonra  zil çaldı

Esrin, Ayça ve yalçın yolda bu konudan bahsettiler .

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

O kız da kim?

7 ‘ye 14 dakika vardı ayça çoktan kalkmış  terasta çiçekleri suluyordu.

Esrin ise     odasını düzenliyordu.

Birazdan hemen kahvaltıyı yapıp.evden çıktılar .

Esrin yolda giderken durakladı

_ Ayça ben marketten  birşeyler alıcam

_ tamam sen al bende karşıdaki parktayım

_ tamam

Esrin markete doğru gitti.Ayça arabanın geçmesini beklerken ayakkabının  bagcıgının açık oldunu  fark etti hemen eğilip  bağlamaya  başladı .

Tam doğrulurken    bir kız  ona çarptı ve yere düştü .

Kız endişeli bir halde kekeleyerek “ çok özür dilerim “ diyip koşarak uzaklaştı.  ayağa kalkıp       karşıya geçti

Birazdan Esrin geldi beraber okula gittiler.

 Karşıdan karete kıyafetiyle  gelen bedenci mert hoca  ögrencilerin dikkatini çekti .

Yalçın  gülerek konuşmaya başladı.

_ hocam bu yıl karete turnuvalarınamı katılıcaksınız?

_ yoo yalçın sus oğlum

_ evet bu günkü konumuz karete

Bu sırada araya yalçın girdi .

_ evet yalçın

_ hocam ben çok iyi karete yaparım

Hoca şaşırarak  baktı .

_ sen

Yalçın’ın   karşısında    duran can gülerek   yalçına  baktı .

_ yalçın  bir kaç hareket yapta karetede nasılsın görelim

_tamam  hocam

Yalçın ortaya geçip sağ ayağını geri attı ellerini bir sağ bir sola çevirip garip garip hareketler yapmaya başladı . Birandanda sürekli “ hi ha hiii haa”   diyor.

 Bu hareketleri gören arkadaşları  gülmemek  için kendini zor tutuyordu.

Mert hocada Birkez daha şaşırak bakıyordu

_ oğlum napıyon?

_ karete

_ Oğlum   sen anca bagrıyorsun

_ ama hocam  ben dün karete filmi izledim onlarda böyle yapıyordu

_ yalçın yerine geç

 Mert hoca yoklamayı alıp hemen derse devam etti

 

 

Esrin , serpil , yalçın derin su ve  can  okul çıkışı hep beraber içecek birşeyler alıp parka  gittiler .Ayça  yoktu kütüphaneden” kitap alıcam” diyip ayrılmıştı.

 

Ayça kütüphaneden çıkıp karşıdaki caffe  teryaya doğru gitti . İçeri girdiğinde patronundan  yalvararak maaşını istiyen bir kızı fark etti

Adam kızın alın teriyle kazandığı maaşı   “ elimde para yok “  bahanesiyle kıza maaşını vermiyordu .sonunda kız  pes edip ağlayarak  kapıya doğru  yöneldi o sırada Ayça hemen  yanına gidip kolundan tuttu .

_ iyimisiniz?

Kız ağlamaktan konuşamıyordu bile cevap veremedi .

Ayça çantasından su şişesi çıkartıp kıza uzattı. Kolundan tutarak  masaya oturttu .

_  ne oldu neden ağlıyorsunuz?

Kız gözyaşlarını silip konuşmaya başladı.

_ kardeşim kan kanseri hastası bu  gün oyuncaklarıyla oynerken bayıldı hastaniye kaldırmak zorunda kaldık  doktor bana reçete verip  bu ilaçları hemen kullanılmasını söyledi yoksa kardeşim dahada kötüleşebilirmiş

_ tamam sakin olun lütfen

_ nasıl sakin oluyum kardeşim acı çekerken

Esrin omuzuna dokunarak sakinleştirmeye çalışıyordu .

_ 4 aydır maaşımı    alamıyorum  “ param yok “diyip geçiştiriyor ama gördüm  2 saat önce   yüklü bir miktarda müşterisinden para aldı .

_ kalkın kardeşinizin ilacını alıcaz

Kız şaşırarak baktı .

Esrin tebessüm ederek elini uzattı .

_ ama benim param yokki

_ ben alırım

_ hayır olmaz

_ kardeşin için

 Bir an düşünüp kabul etti

_ tamam peki

Hemen beraber hızlıca eczaneye gittiler ilacı alıp hemen eve  gittiler .

Esrin  saatin geç olmaya başladığını fark edince kızın yanından ayrıldı .

 Okurlarım Kız  diyorum çünkü  daha ismini bilmiyoruz.  

Kız  kardeşinin   ateşi düştüğünü görunce  yüzünde  kocaman  bir tebessüm belirdi .potronundan maaşını alamadın da  öyle  çok korkmuştu ki kardeşimin ilaçlarını alamıcam diye gözyaşlarını boğuldu.

Kardeşinin saçlarını okşayarak uyuya kaldı.

Ayça Akşam  o Kızı ve kardeşini  düşünmekten kendini zor uyuttu .

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 Kamp gezisi

 

 Ayça   sabah  gün doğmadan erkenden kalkıp  teyzesinin ona verdiği     kredi kartını alıp çantasına koydu.

Hemen hazırlanıp evden  çıktı .

Yolda giderken marketten biraz  erzak alıp kızın yaşadığı eve doğru gitti .

Heycanla kapıyı çaldı

Kız kapıyı açtıktan sonra   şaşırak Ayça’ya  baktı .

_ siz

_ günaydın kardeşin iyimi ?

 Tebessüm ederek cevap verdi.

_ sayenizde ateşi düştü ,dışarda durmayın içeri girin

_ rahatsızlik vermiyim şimdi?

_ hayır

_ yardım alabilirmiyim?

_ bunlar niye zahmet ettiniz  iyice mahçup  oldum böyle

_ hayır asla öyle düşünmeyin lütfen

Kız  Ayça’ya yardım edip içeri girdiler.

  _ bu arada isminiz nedir ?

_ sevcan  sizin ?

_ Ayça

_ kardeşiniz sabahları  hangi yemeği daha çok sever ?

_    yumurtalı melemenin hastasıdır

_ o zaman hedefimiz yumurtalı melemen

Sevcan gülerek onayladı

_peki

Ayça kızda birşeyin farkına vardı. Gözleri çökermişti . Galiba yemek fazla yemiyordu.

 Ayça  ve sevcan beraber kahvaltıyı hazırlamaya koyuldular .

Esrin 7’ ye beş kala hemen kalkıp hazırlandı kahvaltı yapıp evden ayrıldı Ayça’nın erkenden okula gittiğini  düşünerek hızlıca okula gitti .

Esrin  Ayça’yı sınıfta göremeyince  hemen kütüphaneye çıktı . Kütüphanede de   bulamayınca arkadaşlarına sormaya gitti.

Ayça ise sevcan ‘la beraber kahvaltı yapıyordu  .

_ serpil Ayça’yı gördünmü?

_ hayır ne oldu ki neden arıyorsun Ayça’yı ?

_  bu gün okula gelmemiş galiba her yere baktım yok

_ telefonla arasana

_ telefonu kapalı

 Esrin ve serpil bahçeye çıktılar.

 

Sevcan çok mutluydu   ,  mutluluktan gözleri parlıyordu

_ kuzum senin ismin ne

_      doğan

_ doğancım nasıl beğendimi?

_ çook güzel olmuş ellerine sağlık  abla

_  afiyet olsun  canım

   _ teşekkür ederim

_ rica ederim aa telefonum

Ayça hemen kalkıp     çantasından telefonunu alıp  Ayça ‘yı aradı  

_ Ayça ben kamp gezisini gelemicem siz gidin

_ neden  ?

Ayça’yı  duyan sevcan hemen yanına gidip  kısıp bir ses tonuyla 

_ hayır benim yüzümden kalma

_ Ayça  benim işim var siz gidin  görüşürüz 

_ tamam peki

_ boşver  sevcan ben gitmek istemiyordum zaten

Esrin  ve serpil kamp  gezisi için gelen servise bindiler .

1 saat yolculuktan sonra kamp yerine nihayet varılmıştı .öğrenciler eşyalarını   alıp çadırlarını kurmaya koyuldular .

Esrin ,serpil ve yalçın beraber çadırlarını  çabucak kurdular .

Öglen yemeği yenildikten Sonra.  Çadırlara yerleşilmeye başlandı. Yalçın ve  can  çok sıkılmıştı yardım etmek için  aşcı safiye teyzenin yanına geldiler.  

_ safiye teyze yardım edelimmi?

_ saolun çocugum ben hallederim

_    yardım edelim safiye teyze çok sıkıldık

Safiye teyze kaşlarını çatarak baktı

_ eminmisiniz?

Yalçın ve can “ evet “ cevabını Verdi

_ iyi o zaman gelin  bakalım şu dereden su alıp bunları yıkayın

İkıside şaşırıp  kaldılar

_  safiye  teyze     yeme içme gibi yardım olursa bende

_ sus can

_ off tamam be

_ hadi dereden su geterelim al şunu  

  hava kararmaya başlıyor ortaya ateş yakılmıştı etrafına da öğrenciler oturdu

Birbirleriyle sohbet etmeye başladılar.

Sabah saat 7 ‘de herkez kalkıp sıra oldular .

Bedenci   mert hoca    herkezi toplatıp sabah egzersizine başlattı.

  Yarım saat sonra Sabah kahvaltısı yapıldıktan sonra ormana keşife  gidildi .

Bitkileri inceledikten sonra kamp yerine geri dönüldü.  saat 2’  iye 8 dakika vardı .

Can ,  serpil ve yalçın çok sıkılmışlardı can’ın yanında  getirdiği  ok çantasını alıp  hocanın yanına gittiler .

_ hocam biz ormanda gezebilirmiyiz ?

_ yalçın gezin ama fazla uzaklaşmayın

_ tamam hocam

Hocadan izini aldıktan sonra hemen ormana doğru gittiler .

 

 

Can ,Serpil ve yalçın       çam ağacına konan serçeyi fark ettiler yalçın  eline oku alıp nişan  aldı  yalçın’ın okunu  fark eden serçe uçup gitti . Yalçın’ın attıgı ok ağacın önündeki çalıklara gitti      ne yazıkki    atılan ok  çalıklarda  bal yiyen ayının   tam sırtına denk geldi  ayı balı bırakıp ayağa  kalktı    arkasına dönüp Yalçın ve  arkadaşlarına sinirli sinirli kim attı bu oku dercesine baktı.

Ayı keyfinin bozulmasında rahatsız olmuştu sinirli bir şekilde  yalçın ve arkadaşlarına doğru yürümeye başladı .

Can şaşırak “ ayı nerden çıktı “ dedi

Yalçın  sakin gibi görünmeye çalışsa da korktuğunu gizleyemiyordu

_ Ayı arkadaş  biz burdan geçiyorduk sana uğrayalım dedik    ee nasılsınız ayı kardeş

Serpil kısık bir ses tonuyla

_ yalçın ne saçmalıyorsun 

Yalçın titrek bir ses tonuyla

_ benim harika bir pilanım var

_ evet neymiş

_ topuklayın

 Yalçın elindeki oku fırlatıp arkadaşlarıyla arkasına bile bakmadan koşarak uzaklaştılar.  

Yalçın ve arkadaşları kamptan ayrılalı saatler olmuştu  hocalar endişelenmeye başlamıştı. Güneşte  batmak üzereydi

 

Mert hoca bir  8 ögrenci seçip   yanına çağırdı.

_ gençler Can ,Serpil ve yalçın  ormana  gideli 4 saat oldu ve hala dönmediler başlarına bir şey gelmiş olabilir onları aramaya gidicez sizde  katılırsanız daha çabuk bulabiliriz

Herkez onaylamış gibi  görünüyordu

_  onları daha çabuk bulabilmemiz için  4 ‘erli guruba ayrılmamız  gerekiyor   derin su , rüzgar ,merve ve melek siz   gurupça  kampın  doğusuna gidin sakın birbirinizden ayrılmayın

Hepsi birlikte onayladılar

_ evet Esrin , jale ,hakan ve  serdar siz  kampın güneyine gidin birbirinizden ayrılmayın  hakan hocam bizde  beraber arayalım haydi bakalım çocuklar dikkatli olun

Mert hocanın sözlerinden sonra   ayrılıp  arkadaşlarını aramaya başladılar.

 

Derin su , merve ,rüzgar ve melek dörtlüsü biraz ileride   çalıkların önünde  Can’ın   okunu  gördüler  koşarak çalılıklara vardılar

Can’ın oku ordaydı ama  kendileri yoktu

Rüzgâr kaşlarını çatıp oka baktı ve arkadaşlarına döndü

_ bu işte bir gariplik var

_ ne gibi

_ Can ok atmayı çok sever  burda burakmaz mutlaka birşey olmuş ve aceleden buraya  fırlatmışlar

_ belki

_ gelin bu tarafa gidelim

Derin su rüzgar ‘ın  dediği tarafa gitmeye karşı çıktı

_ hayır o tarafa gitmeyelim

_  burdan gitmiş olabilme ihtimalleri yüksek

_ nerden biliyorsun ?

_ öyle tahmin ediyorum

Derin su iç çekerek devam etti

_ hayır ben gitmiyorum

Bu sırada melek sinirli bir şekilde araya girdi

_ ikinizde susun derin su inat etme hadi rüzgar ‘ın dedigi yönden gidiyoruz

Hepsi beraber Rüzgar’ın dedigi  yönden gittiler .

Ayça    yerleri  paspas yapmaya  başladı Sevcan ise  camları siliyordu  bir olup yarım saate  çabucak işleri bitirdiler sonra çay demleyip atıştırmalık birşeyler hazırlayıp terasa geçtiler. Ayça teyzesinden  izin alıp bu gün Sevcan’ın yanında kaldı

Birazdan  doğan Ayça ablasının aldığı bilmece kitabını alıp terasa gitti

Tabaktan limonlu kurabiye alıp  heycanla konuşmaya başladı.

_ abla size bilmece soruyummu

_ sor tabikii ablacım

_   yer altında  kırmızı  minare     

_  havuç

_ doğru bildin Ayça abla

_ ablasının  bir tanesi hadi sen kurabiyelerini bitir sonra sorarsın

Doğan masaya oturup bir şeyler atıştırmaya başladı .

Can , serpil ve yalçın  hala bulunamadı saatte iyice geç oluyordu .

Orman  çok tenha ve tehlikeli olmaya başlıyordu kurt sesleri  ve baykuş sesi duyuluyordu

 Mert hoca  ve hakan hoca kaybolmuşlardı

Hakan hoca endişeliydi mert hoca ise sürekli “ ben yolu biliyorum merak etmeyin “ diyordu     karşıdaki ağacın dibinde birşeyler parlıyordu mert hoca merak edip yavaşça yanına gitti .

 

_ aa uğur böcekleri

_ mert hocam  çantada   küçük bir cam şişe olucaktı onu bana verirmisiniz?

Mert hoca hemen   cam şişeyi çıkarıp hakan hocaya verdi .

Hakan hoca  cam şişenin kapağını açıp uğur  böceklerini içine koydu

_ hakan hocam doğada kalmaları daha iyiydi neden böyle. Bir şey yaptınız

_ mert  hocam fenerin  ışığı sönmeye başlıyor karanlıkta yönümüzü  bulamayız

Uğur böceklerini alıp yola devam ettiler .      

     Rüzgâr  ve merve önde gidiyorlardı bir az ilerledikten sonra   kurt sesleri yoğun bir şekilde  duyulmaya başladı.

Melek ve derin su iyice korkmuşlardı  derin su rüzgar ‘a ikide bir kızıyordu kurt sesleri iyice artınca   melek ve  derin su  korkup koşarak gittiler rüzgar ‘da arkadan  yetişmeye çalışıyordu

Esrin , jale ,  hakan ve serdar  yorulmuşlardı kısa bir mola verdiler sonra aramaya  devam ettiler  Yolda jale sürekli  kendini övüp duruyordu.

Bir az daha yürüdükten sonra durdular çok yakında garip sesler geliyordu serdar fenerle bir kaç adım attıktan sonra  ayıyı görünce hemen arkadaşlarının yanına  döndü.

Jale kendini beğenmiş bir tavırla “ ay ben dinlenicem hiç kimse beni kaldıramaz burdan bittim yani  makyajımda bozuldu zaten “ dedi

_  Bence   arkamıza bile bakmadan kaçalım

Jale gülerek cevap verdi

_ niyeki serdar  ayı mı geliyor yoksa

_ evet

Jale  şaşkınlıkla kala kaldı

Esrin ,Serdar arkasına bile bakmadan uzaklaştılar

_ jale yürüsene

_ sen git hakancım ben çok yoruldum

_ manyak ayı geliyor

Ayı yaklaşıyordu  hakan onu  bu ormanda tek başına bırakmayı gönlü razı olmadı jale’nin yanında kaldı.

 Yavru Ayı ikisini görunce kükredi     ayı jale’ye doğru  yaklaşıyordu jale ‘yi ilk önce kokladı sonra iyice baktı  sonra jale ‘nin yanına oturdu bu duruma şaşıran hakan jale’ye dönüp şaşkınlıkla baktı .

_ yok artık ee bizimkiler boşuna kaçmış

_ aynen

_ jale ayı kardeş köyden falan akrabanız mı?

_ hayır

Birazdan   jale ayağa kalktı çantasını alıp  arkadaşlarını aramaya  devam etti .

Yavru ayıda jale’nin çantasını  alıp boynuna takıp  

Yanında gitti.

Gece yarısına az kalmıştı  yalçın ve arkadaşları hala bulunamamıştı.

Herkez kamp yerine geri döndü  mecbür yarın sabah aramaya devam edeceklerdi

Arda hocanın yanına geçip “ hocam merak etmeyin yanlarında   yalçın var  o neyapıp ne edip güvenli yer bulmuştur “

_ inşallah yavrum

Karşıdan yavru ayıyla gelen jale’yi fark eden hakan hoca gülerek

“ kızım yeni arkadaşınmı?

_  hyr hocam  peşimden geldi

Serdar dalga geçer bir ifadeyle “  sonunda ayılar bile  sana aşık olmuş “

_ sus be bak üstüne salırsam görürsün gününü

_ tamam tamam salma

Herkez dağılıp  çadırlarına çekildiler  

Sabah gün doğmadan aynı     kişiler kalkıp  aramaya devam ettiler

Jale çok yavaş yürüyordu   hakan  hangi yönden  gideceklerini  düşünüyordu  serdar ve   Esrin ise ayakta uyuyordu .

 Derin su , merve  , melek ve rüzgar  çok hızlılardı bu sefer yön degiştirdiler.

Derin su   durup  “ bir dakika sesi sizde duyuyormusunuz?

ırmak’ın arkasından sesler geldiğini fark ettiler bu ses yalçın’ın sesiydi

Hemen koşarak  ırmağın  arkasını gittiler

Yalçın’ı ağaçta görünce şaşırak baktılar

_ yalçın sen agaçta napıyorsun    

_ uyumaya çıkmıştım  

_ ney oğlum sen yerde bile uyumayı beceremiyorsun  agaçta imkansız, in sene hadi kamptakiler  sizi merak ediyorlar hadi gidelim

_ inemiyorum

_ nasıl çıktın o zaman

Araya serpil girdi

_ kendisi maymunlar efendisidir de  ama huyu kurusunki ağaçlara  çıkabiliyor ama inemiyor

_ sussana sen serpil beni indirin yaa

Hep beraber    yalçın’ı indirip   hızlıca kamp alanına geri döndüler

Mert hoca  yalçın’ı görünce kaşlarını çatarak yanına geldi.

_ haylaz neredeydin sen bizi korkuttun birdaha izinsin lavoboya bile gitmek yok

_ neyy

Hakan hoca bütün öğrencileri kamp alanına topladı

_ herkez toparlansın gidiyoruz  buraya yakın olan koyün  muhtarı haber etti burası tehlikeliymiş  ayılar ve kurtlar açlıktan köye inmeye başlamış yani hızlıca burdan gitmemiz lazım

Derin su hocanın yanına yaklaşıp tedirgin gözlerle konuşmaya başladı.

_ hocam dün arkadaşları ararken kurtlarla karşılaştık yani kurt sesleri yakından geliyordu bizde korkup  koşarak  kamp alanına geri döndük

_ iyi yapmışsınız   allaha şükür iyisiniz hadi hızlıca toparlanalım

Herkez hızlıca toparlanıp yola koyuldular

Tam onlar gittikten 24 dakika sonra kurdukları kamp alanına bir sürü halinde kurtlar geldi . Neyseki kurtlar gelmeden gittiler yoksa bu kurtlarla baş etmeleri çok zordu .

Yolda giderken arabanın önünden sürü halinde geçen koyunların bir kısmı geçti diğer  kısmı geçmedi mert hoca ve hakan hoca hemen arabadan inip çobana göz attı

_ mehraba amca rica etsem koyunlarınızı biraz daha hızlı geçirirmisiniz?

_ ney sütmü getiriyim

_ yok amca koyunları hızlıca geçirirmisiniz  diyorum

_ vah vah

_ ne oldu amcacım

_ başın sağolsun evladım üzülme geçer

Mert hoca şaşırarak bakar

_ amca ne oldu

_ oğlum  kaynanan ölmüş dedin ya metanetli ol eşine destek ol

_ney iyi de ben hangi ara evlendim yada ben evliyimde benmi unuttum

Hakan hoca elini mert hocanın omzuna koyarak cevap verdi

_ mert hocam  saçmalamayın siz bekarsınız amca yanlış anlayıktır siz durun birde ben konuşuyum

_ nasılsın bey amca

_ ney    bana kadınmı buldun  ?

_  Aklı fikri kızda karıda yok amca bizim gitmemiz lazım koyunları hızlıca geçirirmisiniz diyorum

_ ney kazamı olmuş nerde olmuş yardıma gideydik

_ koyun diyorum hızlı geçirin diyorum

_  samancı yoldamı kaldı? 

Hakan hoca pes edip konuşmayı kesti tam bu arada yoldan gelen bir çocuk buraya doğru geliyordu

_ kusura bakmayın  babamın kulakları duymuyorda ben koyunları geçireyim

Koyunlar geçtikten sonra hemen yola devam ettiler .

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

   

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Acı haber

Geçen günkü  kamp  gezisi macerasından  Sağ sağlim   geldiler.

Ayça okula yakın parktan çıkıyordu tam okula doğru gidiyordu ki  arkadan bir ses” Ayça” diye  seslendi bu sevda hanımın ta kendisiydi çok endişeli görünüyordu dolu dolu   gözlerle  Ayça’nın yanına  Yaklaştı 

_ sevda abla

_ Ayça damla sana emanet

_ sevda abla ne oldu bir yere mi gidiyorsun

_evet damla külübede  numaranı ver  Ayça’nın  telefon numarasını alıp   hızlıca uzaklaştı.

Ayça ise hiçbirşey anlamayarak okula gitti .

İçeri zili çalmak üzereydi kızlar kentinden geliyordu 2 dakika sonra  içeri zili çaldı.

Hakan hoca hemen yoklamayı alıp derse başladı.  

Okul çıkışı Ayça, Esrin , yalçın, serpil, can ve merve hepberaber  içecek birşeyler alıp parka gittiler.

_ Ayça  şarkı söylesene

_benmi

_evet hadi söylede keyfimiz yerine gelsin

Merve ve can “ Ayça Ayça “  diye destek oluyordu

_ tamam tamam peki

_ hadi o zaman ben çalıyorum sen başla

_ tamam da ne söyliyim yalçın

_ hımm gülden içimize mi  atalım

Ayça  heycanla söylemeye başladı.

Şarkının sözleri ise şöyleydi

Dört duvar arasına gizlenmiş duygular Karanlıkta çıkar yere serer bazen

Ben dedim aşk sen deki fırtına

 sanada başka suret  gòrünmüş zaten

Bir kere yan yatıp battım çamura yalanların ip gibi dizilir sıraya, kurdunu çakalına başlarım alayına kendimi ziyan etmem

İçimize mi atalım of nereye müracaat edelim kaç para kardeşim bir aşk Bozuk var ben öderim…!

Şarkı bittikten sonra herkez  heycanla  alkışladı. Ayça şarkı söylemek konusunda baya iyiydi Esrin ‘de öyleydi yarım saat sonra  Esrin ve serpil  beraber gitti. Ayça da çantasını alıp  sevcan’ın yanına gitti.

Doğan yanlışlıkla   tişört ‘ünu ters   giyip Ayça’nın yanına koştu

_ abla

_ doğan ablacım tişört ‘un çok güzel

_aa ters geymişim ben gidiyorum

Ayça ve sevcan  mutfağa girdiler aralarında  sohbet ederek akşam yemeğini hazırlamaya koyuldular. Bir ara ayça telefonunda cevapsız aramayı fark etti umursamayarak  yemek hazırlamaya  devam etti   güneş batmak üzereydi Ayça hemen  hazırlanıp  yola koyuldu .

Tam eve giriyordu ki  telefon  çaldı .

Ayça  

Şaşkınlıkla  hemen bir taksiye binip sevda hanımın külübesine gitti.

Çok garipti

Ayça külübeye geldiğinde   sevda hanımın cansız bedenini götürüyorlardı arkasından küçük kızı damla  “ anne anne ” diye  hıçkıra hıçkıra  arkasından ağlıyordu

Ayça koşarak   damlayı kucağına aldı

Damla dudaklarına bükerek Ayça”ya baktı

Annesini götüren adamları işaret ederek “ annne “    diyip sarıldı 3 yaşında yetim kalan damla öyle masum günahsızdı ki  annesinin birdaha gelmeyecegini bilmiyordu   masum masum  bakan boncuk gözlerinden damlacıkların süzülüşü , dudaklarını büküp Ayça ablasına “ ne oluyor abla “der gibi   bakması adeta insanın içini parçalıyor.

Ayça damla için güçlü olmaya çalışıyordu ama bu onun için zordu.   Sevdiğin insanı, her gün yüzüne baktığın , sohbet ettin insanı    birdaha göremicek olmak  insanın o an   içinde  bir boşluk oluşturulabiliyor ve yüregini paramparça ediyor.

Ayça damla’yı alıp     taksiye binip uzaklaştı.

Ayça sabaha kadar damla’nın başında bekleyerek geçirdi  .

Damla sabah erken saatlerde kalkıp  emekleyerek odalarda annesini aramaya başladı sonunda bulamayınca  emeklemeyi bırakıp oturdu , dolu dolu  gözlerle    duvarlara baktı. Boynunu bükerek hıçkıra hıçkıra  aglamaya başladı.   Damla’nın aglamasına uyanan ayça hemen  koşarak damla’yı

Kucağına aldı  . Gözu yaşlı  bir şekilde  “ annem nerde abla “ dercesine Ayça’nın  gözlerine baktı.

Ayça Damla’nın o haline görünce konuşamadı , Damla’yı alıp Esrin’in yanına gitti Damla’yı Serpil’e verip Esrin’e  herşeyi anlattı  . Esrin babasını arayıp herşeyi anlattı Ayça’da teyzesini arayıp  olanları anlattı.Akşam  Ayaz beyin evinde toplandılar

Biraz düşündükten sonra karar verdiler .

_ ben Damla’yı alabilirim

Bu arada hemen araya Ela hanım girdi

_ hayır bende kalsın hem serdar  yurt dışında  onunla konuşurum bende kalsın

Merve hanım tebessüm ederek onayladı .

Merve hanım iyi bir Savcıydı hızlıca işlemleri halletti.işlemler kolaydı asıl zor olan Damla’nın anne özlemini hissetmemesiydi .

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Kanser hızla ilerliyor

Ayça bahçeden Domatesi  toplamaya gitti, Ela hanım çay koyuyordu tatlı prensesimiz Damla ise eline bir çırpacak almış pankek harcını karıştırmaya çalışıyordu.

Hep beraber kahvaltı masasını  hazırlayıp yaptılar.

Birazdan Merve hanım  elinde sepetle geldi.

_ haydi gidiyoruz

_ nereye Merve

_ pikmige gidiyoruz ela hem Damla’nın keyfi yerine gelmiş olur  

_ tamam peki

_ teyze bir arkadaşımda getire  billirmiyim?

_ tabiki canım gelebilir  

Ayça çabucak hazırlanıp Sevcan’ın yanına gitti

_ Sevcan hadi gidiyoruz

_ nereye gidiyoruz ki

_ pikmige hadi hazırlanın

Bunu duyan mert heycanla odasına koştu.

10 dakika sonra Esrin’in babasının evine gitmek üzere evden çıktılar.

Arabada herkez egleniyordu taki serpil eline gitarını alıp şarkı söyleyene kadar.

Yarım saat yolculuktan sonra pikmik alanına  geldiler.

 Ela hanım ve serpil eşyaları  çıkartmaya başladı .

Merve hanım eline bir alıp kızlarla oynamaya başladı Esrin ve Ayça ipten tutuyorlardı Merve hanım ise ortadaydı .  Damla’mız ise marulların canına okuyordu .

Öglen olmak üzereydi birazdan hep beraber öğle yemeğini hazırlayıp yediler.Ayaz bey ve damla birbirlerine pas atmaya çalışıyordu. 

Serpil eline yine gitarını almış herkezi kaçırıyordu .

Doğan karşıdaki ağacın altında Ayça’nın tavşanı poni’yle  oynuyordu.biranda başı dönmeye başladı nefes alışverişte zorluk çekmeye başladı .

Dayanamayıp yere yığıldı.7 dakika sonra  Sevcan kardeşini    etrafta göremeyince bakmaya gitti.

Karşıda ağacın altında yere yıgılmış olan kardeşini görünce” kardeşim “ diyerek koştu Sevca’nın sesini duyan diğerleri panikle yanına koştular .

Ayaz bey hemen doğanı kucağına alıp hastaniye götürdü.

Birazdan doktor   Doğan’ın odasından çıktı üzgün bir ifadeyle konuşmaya başladı.

_  iyi bakılması gerek kanser hızla  vücüda yayılıyor  onu stresten uzak tutun ve üzmeyin

Doktor    gittikten sonra Sevcan üzgün bir şekilde yere çöktü o halini gören Ayça yanına gidip  teselli etmeye çalıştı .

Ayaz bey dışarı gidip Araştırma  yapmaya başladı.

Akşam Doğan’ıda alıp  eve gittiler .

Sevcan çok  üzgündü ama kardeşi için güçlü olmaya çalışıyordu. Her an kardeşini kaybedecek korkusu içini yüregini parçalıyordu.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

          Adaletsizlik

 

 Ayaz bey  sabah erkenden doğan ‘ın hastalığı için bir doktorla gòrüşmeye gitti .

Ayça ve Esrin  merdivenlerden koşarak alel acele okula gittiler .

Birazdan içeri zili çaldı Esrin ve Ayça  kütüphaneden koşarak sınıfa girdiler ,matematikçi fidan  hoca

3 çocuktan rüşvet alıp  sınav kağıtlarını  değiştirdi

  Fidan hoca sınıf defterini doldurup sınav kağıtlarını  dagıtmaya başladı .

Önde oturan  cemil ve fikret’i en arka sıraya geçirdi

O iki çocuğa  aşırı kolay sorular sorulmuşu öyle kolaydı ki sorular  altı kere yedi , altı kere altı , bir kere iki ve iki basamaklı sayılar   gibi sorular sormuştu fidan hanım resmen ögretmenlik yeminini bozmuştu .

Esrin biradan sınav kâğıdını vermek üzere kalktı o sırada arkadan   cemil ‘de kağıdını  veremeye geliyordu Esrin cemil’e sorulan   aşırı kolay sorulan soruları  görünce kendi kağıtına göz attı.

 _ hocam cemil ‘e neden çok kolay sormuşsunuz neden bize zor sordunuz?

_ hayır kızım aynı sorular

_ hocam dalgamı geçiyorsunuz resmen adaletsizlik yapmışsınız

Bu sırada cemil sinirli bir şekilde araya girdi .

_ sussana sen aynı sorular işte  benimkide sizinki gibi zor

_ o yüzdenmi    altı kere altıyı  sormuş ?

Fidan hoca iyice gerilmişti.

Diger ögrenciler bu adaletsizliği gidip müdüre söylemek için sınıftan çıktılar.

Fidan hoca ise cemil’e kızıyordu

Birazdan müdür geldi ,sinirli  gözlerle fidan hocaya baktı . Bir

Açıklama bekliyordu fidan hanım öylece birşey demeden duruyordu müdür kolundan tutarak sınıftan çıkardı.

Okul çıkışı ögrenciler sinirli bir şekilde söylenerek gittiler.

Esrin ve Ayça çabucak eve döndüler .

Ayça odasına çekildi ,Esrin ve sevcan  bahçede yakar top oynuyorlardı  damla ve Ela hanım ise  mutfakta çilekli pasta yapıyorlardı . Ela hanım  pastaya krema sürüyordu damla taburenin üstüne çıkıp Ela hanımı izleyerek çilek yiyordu biraz sonra Ela hanım çilek almak üçün tabağa elini uzattı çilek göremiyince kendi kendini “ acaba koymadımmı” diye ďüşündü o    sırada damla Ela hanıma bakarak gülüyordu

Ela hanım Damla’nın yediğini anlayınca  tebessüm ederek    kucağına aldı .

Damla  emekliyerek herkezi çagırmaya gitti 

Ela hanım ise  pastaları tabaklara koydu herkez pasta yiyip odalarına çekildi damla  pastadan bir çatal alıp yerde uyuya kaldı Ela hanım kucağına alıp odasına götürdu.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Anne özlemi

 

Hafta sonu  sabahıydı  8’ çeyrek vardı Damla ve Doğan bahçede Poni’yle oynuyordu .

 Esrin ve Ayça  mutfakta kahvaltı hazîrlıyordu serpil ve merve hanım ise misafir odasında şarkı söylemeye çalışıyordu birazdan kahvaltı masası hazırlandı beraber kahvaltı yapıp  herkez bir yerlere dağıldı.  Ayaz bey hastaneye gitti , Esrin , Ayça ve Serpil ise spor

Salonuna gittiler.

Birazdan Ela hanım süt ve margarin almak için evden çıktı . Damla Poni’yle oynarken uyuya kalmıştı .

Ela hanım  gittikten 9 dakika sonra  Damla uyandı  , emekleyerek odaları gezinmeye başladı. Hiç kimseyi bulamayınca    kapıya gitti  dudaklarını bükerek  gözlerini kapıya dikti , minicik elleriyle gözlerini uyuşturdu “ anne “diyerek ağlamaya başladı .10 dakika sonra gözleri yaşlı bir  halde olduğu yere yattı .  15 dakika sonra  Ela hanım elinde poşetle kapıyı açıyordu yerde Damla’yı görünce elindeki poşetleri yere bırakıp yavaşca kucağına  aldı.

_ ne oldu canım

Damla elleriyle gözyaşlarını silerek cevao verdi.

_Annem

Ela hanım  sarılarak teselli etmeye çalıştı. Onu odasına götürüp yatırdı uyanana kadar başında bekledi  bir andanda Damla’yı düşünerek ağlıyordu.

Öğlen olmak üzereydi Ayaz bey eve gelip  Doğan’ı ve Sevcan’ı alıp hastaneye gitti.

Ela hanım  ne ettiyse ne yaptıysa bir türlü Damla’ya  yemeğini  yediremedi .

Ela hanım  daha fazla ısrar edince emekleyerek odasına gitti.

Esrin ve Ayça eve gelince odalarına çekildi.

Damla pencereden yolu izliyor Ela hanım kapının arkasından Damla’yı izliyordu

Ordan geçen Merve hanım omuzunu dokunup Damla’ya baktı .

_ güçlü olmalısın Ela hadi üzme kendini

Biraz sonra Damla oldugu yerde uyuya kaldı Ela hanım  kucagına alıp yerine yatırıp odasına çekildi .

 

 

 

 

 

Yetimlere yardım vakfı

 

Esrin  erkenden resim kursuna gidiyorum diyerek evden çıktı .

9 ‘a çeyrek  kala Ayça   çantasıyla evden çıktı.

Merve hanım   bahçede ceviz ağacına çıkan ve geri inemeyen poni’yi indirmeye  çalışıyordu arkadan gelen Ela hanım ve Damla gülerek poni’iye baktı.

 _Merve bi sorun mu var?

_ ya poni agaçta mahsur kaldı inemiyor

_ bir dakika Damla’yı al hemen geliyorum

Ela hanım  Damla’yı verip eve gitti ,

1dakika sonra  elinde havuçla geri döndü havuçları  ceviz ağacının dibine koyup geri çekildi

_ inmez Ela ben havuçu verdim ama almadı

O sırada poni ceviz ağacından inip havuçları yemeye başladı.

Merve hanım poni’yi görünce şaşırarak  konuşmaya başladı.

_ aa poni sen benimle oyun mu oynuyorsun   boşuna o kadar dil mi döktüm ?

Damla Merve hanıma bakarak gülmeye başladı.

 Merve hanım Damla’yı Ela hanıma verip  söylenerek gitti.

 Ayça kütüphanede roman kitaplarına göz atıyordu  

Bir kitap dikkatini çekti onu alıp ismini yazdırmaya gitti o sırada düşünceli bir adamı fark etti yanına gelip “ mehraba “dedi ama duymadı omuzuna dokununca Ayça’yı fark  etti.

_ iyimisiniz ?

_ ha evet kızım iyiyim

_ düşünceli gördüm

_  evet dalmışım öyle

Elinde kitaplarla gelen bir çocuk  Ayça’nın orda olduğunu fark etmeden yüksek sesle konuşmaya başladı.

_ hey babalık  çocuğuna para gönderdinmi ?

Adam sinirli bir ifadeyle

_ suss misafirimiz var

 _ yardım alabilirmiyim

_ yok kızım

Araya çocuk girdi

_ sen nasıl yardımcı olabilirsin polyana

_ sorun ne ?

_ hiç

_ susma babalık dur polyana  ben anlatayım  

Bu babalık kendi çocuguna bakamadı ve yetimhaneye verdi babası oldugu halde neyse ve şuan o yetim hanede yeterli bütçe yokmuş yani perişanlar.

Adam çocuk konuşurken boynunu bükerek dinliyordu .

Bu yetim hanenin adı ne

_  mavi kelebek yetim hanesi

Ayça bir şey söylemeden hemen  ordan çıktı .

_ hey nereye

 Eve dönünce  hemen teyzesini bulup yetim hane hakkında konuşmaya başladılar .

_ teyze bu gün bir amca çocuguna bakamadığı için onu yetimhaneye bırakmış şimdiyse yetim hanede geçim sıkıntısı varmış yani eğer böyle devam ederse onca çocuk yetersiz bakımdan ve açlıktan hastalanabilirler .

Konuşmalarına kulak misafiri olan Ayaz bey ve Ela hanım   yanlarına geldiler .

_ bu  yurdun ismi ne Ayça

_ mavi kelebek

_ bu yurt vakıf yurttu geçenlerde vakıf dağılımıştı

Bu yüzden yardım yapılmadığı için yurtta geçim darlığı sorunu çıkmıştır.

_peki ne yapıcaz

_ bir vakıf mı kurssak ?

Herkez biran düşünerek onayladı

_ aslında güzel bir fikir Ayça

_ peki vakıfın ismini ne olsun

_ çaylak vakfı

_ Merve gurup değil  vakıf dedim

_ buldum kelebeklerin ışığı nasıl

_ olabilir Ela hım tamam vakıf ismi tamamdır ben o yurtta bir ziyarette bulunucam geç   gelerim beni yemeğe beklemeyin

Yardım vakfı kurulmuştu kızlar beraber eve gidip akşam yemeğini hazırlamaya koyuldular .

Esrin’de  yenice gelmişti hep beraber  akşam yemeğini yiyip odalarına çekildiler.

Kaldırımdaki kız

 

  Sevcan ve Damla beraber ekmek almaya gidiyorlardı O sırada kaldırımda oturan bir kızı farkettiler hareketsiz görünüyordu Sevan kızı   seslendi ama kız cevap vermedi

Kıza birşey oldu zannedip  omuzuna dokundu

Kız kafasını kaldırıp Sevcana baktı  .

Kızın gözleri kıpkırmızı görünüyordu ayağa kalkıp Sevcan’ a saldırdı .Damla ağlıyordu  ama kız Damla’nın ağlamasına aldırmayarak Sevcan’ın boğazını sıkıyordu ve sürekli “ senin yüzünden “ diyip duruyordu  yoldan geçen 2 adam kızı görünce hemen ayırmaya koştular Sevcan Damla’yı yere bırakıp oturdu .kızı uzaklaştırdılar ama bu işte bir gariplik vardı Sevcan onu tınamıyordu ne yapmış olabilir Sevcan’ı öldürmek isteyecek kadar .

Sevcan Damla’yı alıp  eve döndü.

Sevcan’ı tedirgin gören Esrin bir bardak su alıp yanına gitti.

_ iyimisin Sevcan   kotü görünüyorsun

_ tanımadım bir kız bana saldırdı

_ ney iyimisin ?

_ evet

Esrin Sevcan’ı babasının yanına. Götürüp her şeyi anlattı .

Ayaz bey evin güvenliğini sıkılaştırdı .

Kızlar Sevcan’ın teselli etmeye çalışıyordu ama Sevcan’ın  kafası çok karışıktı  bütün gün o kızı düşünüp durdu bu sırada o kız Sevcan’ı takip edip evini ögrenmiştti.

Öglen saat 2 civarlarında kapıdan evi gözetliyordu

Kızı gören güvenlik koşup yakalamaya çalıştı ama elinden kaçtı   güvenlik birdaha gelebilir düşüncesiyle  orda bekledi .

Ev halkı ise tedirgindi  Esrin biraz kafamız dağılsın

Düşüncesiyle film açıp patlamış mısır getirdi hep beraber film seyretmeye başladılar Ayça su almak için mutfağa  gidiyordu o sırada bir ğolgenin bu tarafa geldini  gördü

Ayça “kızlar “ diye bağırdı 

Ayça’nın sesini duyan digerleri panikle yanına koştu

Gölge Ayça arkasını döndüğü anda kaybolmuştu

_ ne oldu Ayça ?

_ birisi var

_ nerde   ?

Ayça arkasını dönüp baktığında  göremeyince  şaskınlıkla cevap verdi .

_ ama burdaydı

Merve hanım ve Ayça ‘ yı  alıp odasına götürdüler

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Tiyatro oyununa hazırlık

  Geçenki  olaydan sonra Esrin  ve Ayça bu gün   Okula güvenlikle gittiler.  Kızlar okulun duvarlarına asılmış tiyatro oyunu afişlerini görünce Ayça hemen afişin fotagrafını çekti   3 dakika sonra  içeri zili çalmıştı  birinci ders   Edebiyattı  Ayça bütün ders tiyatro oyunu afişini düşünerek geçirdi.

Son ders tarih matematik dersiydi  sınav kâğıtlarını hoca okumuştu hemen yoklamayı alıp sınav kagıtlarını okumaya başladı .

_ Deriin su 23, Jale 43 ,yalçın  57 ,Can on beş ,Serdar 15 Melek  10 , Ayça 61 Esrin atmış dokuz , Serpil  57

Öğrenciler  bir şey demeden öyle kaldılar

_ çocuklar  eğer bana çalışı çağınıza söz  verirseniz sizi matematikten geçiricem

herkez tebessüm ederek onayladı .

okul çıkışı  Ayça ve Esrin herzamanki parka gittiler Ayça hızlıca başvuru yaptı bu sırada  kızları  getiren güvenlik  “  eve gitmemiz lazım  “ diye seslendi

Ayça başvuruyu yaptıktan  yarım saat sonra onaylandıgı mesajı geldi ama tiyatro oyunununa çok az bir süre kalmıştı skeci hazırlayıp prova yapmak için sadece 5 günü vardı  hemen teyzesiyle bu durumu konuştu .

Merve hanım birkaç  kaç skec yazmaya çalıştı ama pek te iyi olmuş sayılmazdı Ayça bilgisayarını alıp odasına gitti.

Serpil ve Esrin okuldan sonra sokaktaki köpekler için sokaklara yem bıraktılar .

Akşam gün batışında mahaledeki çocuklarla hep beraber futbol  oynadılar Serpil’in top atmaya çalıştıgı o an çok komikti .

Ayça   akşam yemeğine bile gelmemişt.

Sabah  dokuz on civarları Ayça Esrin,Serpil , Derin su ,   Yalçın, ve Can’ı eve çağırdı  .

 Herkeze skec kağıtları  dagıttı.

_ 4 gün sonra tiyatro oyunu var tiyatro oyunumda siz olurmusunuz?

Her kez heycanla onayladı .

Hemen provalara başlandı .

Yalçın yagız   bebek    rölündeydi , Esrin ve Can   nazlı ve yağızın  Anne babası nejla ve ceyhun rölüne girmişti , Serpil emlakçı cemile hanım rölünü oynuyordu   ve  derin su  aşcı rölündeydi

Biraz sonra herşey karıştı Esrin ve Serpil rölleri karıştırd,ı yalçın ve    Can ortalıgı maf etti  , derin su  sinirli bir halde  oturuyordu Ayça ise durumu çözmeye çalışıyordu .  

1 saat sonra herkez evlerine gitmişti Ayça’da odasına çekildi.

Esrin ve Damla Ayça’yı akşam yemeğine  indirmeye çalışıtı ama getiremedi .

Ayça baya üzgündü  yarışmaya sadece 3 gün vardı

Kafasını masanın üzerine koyup düşüncelere daldı.

 

 

 

 

Durumu olmayan insanlara yardım

 

 Ayça mutfakta masanın üzerine oturup ne yapacağını  düşünüyordu.

Esrin Damla’yı alıp markette gitmişti marketten gelirken dilenen ve kağıt  toplayan  insanları fark etti  üzülerek eve döndü .

Sevcan  Esrin’i üzgün  görünce  omuzuna dokundu.

_ iyimisin ?

_ hayır

_ ne oldu?

_ bugün  ayakta durmak için kağıt  toplayan ve dilenen insanları gördüm ona üzüldüm biz burda  ne güzel  yaşıyoruz ama onlar

 Sevan  durup biraz düşündü  tebessüm ederek  heycanla konuşmaya başladı.

_ kutular hazırlayalım içinede erzak falan koyarız durumu olmayan insanların kapısının önüne koyar geliriz

_ harika bir fikir hadi diğerlerini  çagıralım böylece hızlıca birçok insana yardım etmiş oluruz

Esrin  hemen Serpil  , Yalçın, Can ve Derin su’yu arayıp   eve çağırdı.

Sevcan ise evdekilerle konuştu yarım saat sonra 

Herkez bahçeye toplandı .

Esrin  ve Sevcan ortaya geçip heycanla  konuşmaya başladı.

_ buraya neden geldiğinizi merak ediyorsunuz biliyorum bu gün bizden daha kötü ayakta durmak için sokaklarda kagıt toplayan zor durumda olan insanları gördüm onlar yaşam mücadelesi verirken biz sıcacık evimizde dertsiz tasasız öylece oturuyoruz onlara yardım için sizi topladım

Herkez onaylamış gibi görünüyordu .

Ayaz bey , Esrin ;Sevcan  ,Ela hanım  ve  Derin su   alışverişe gittiler   digerleri ise bakkalara gidip  kutu toplama gittiler.

Öglen   erzakları kutulara yerleştirmeye başladılar

1 saat sonra arabayla durumu iyi olmayan insanların evine doğru  gittiler .

Kapıları çalıp teker kutuları verdiler öyle mutlu olmuşlardı ki mutluluktan gözleri dolu dolu o- lmuştu gün batımına yakın  erzakları ve giyecek elbiseleri dağıtımını  bitirip eve döndüler .

Herkez yorgunluktan yemek yemeden odalarına çekildi .

Bir ara Ayaz bey kızının  odasına gitti.

Esrin o sırada kendi kendine “ acaba  yardım şirketimi kursak “diye  konuşuyordu bunu duyan

Ayaz bey tebessüm ederek  yanına oturdu .

_ aferin kızım

_ baba

_ ne güzel bir kız yetiştirmişim  seninle gurur duyuyorum kızım

Esrin ‘in mutluluktan  gözleri doldu .

Baba kız birbirlerine sarıldılar 

Ayaz bey “iyi geceler prensesim  “ diyip  odadan çıktı.

   

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Yarışma

 

 

Sabah saat 7 – 8 arası  son bir prova yapıp hızlıca yarışma alanına gittiler .

Herkez çok heycanlıydı bir ara Ayça yapamıyacam diye korkmuştu.

  Biraz sonra  jüriler  geldi   sunucu    gelip   jurilere birşeyler diyip sahneden ayrıldı .

Yarışma başlıyordu .

Tiyatro oyunları çok  iyiydi .

Kızlar heycanlıydı

Sonunda sıra Ayça  ve ekibinin tiyatrosuna sıra geldi .

Sahne açıldı Ayça derin derin nefes alıp başladı .

Nazlı  rölünde oynayan  Ayça  masanın yanına gelip sinirle konuşmaya  başladı.

_ banane  çocuğun gitsin

Nazlı ve Mehmet’in babası ceyhun ve Annesi   cemile rölünde oynayan  Can  ve Esrin kızını ekmek almaya   yollamak için ikna ediyordu .

_ kızım  bebek o daha nasıl gitsin

_ bunun neresi bebek benden bile hızlı koşuyor

_  kızım bu gün git yarın gitme

_ hep aynı şey off

Nazlı homurdanarak  ekmek almaya gitti.

Birazdan   yemek  masası hazırlandı

Nazlı da   “ iki ekmek aldım ikiside benim sizede yok “ diyerek geliyordu .

Yemek masasında oturan mehmet bebek  nazlıya  gülerek

_ orda 3 tane var  2 tane degil matematiği  bozuk

 

_ sussan hem sen bebeksin matematik bilemessin hüs de mamanı ye  

Nazlı tabagındaki  yemekleri kardeşine  boşaltır  .

Cemile hanım kızının tabağını  boş görünce  şaşırır

_ kızım sen nerene yiyorsun

Agzı dolu halde konuşan  Mehmet’e babası kızar

 _Yavaş  oğlum  kırtlıktanmı çıktın ?

_ baba   ablam yemeğini bana koyuyor

_ aa kızım

Nazlı kardeşine   homurdanır

_ yemek veriyorum iyilikte yaramıyor

Mehmet gülerek cevap verir

_ bende nasıl bu kadar kiloluyum diyorum demek ki fazla  yemektenmiş

Kahvaltı yenildikten sonra cemile hanım çocukları yere koyar 2 tanede oyuncak verir Nazlı’nın  barbi bebekleriyle oynar

_ onunla ben oynuyacaktım yanlışlık var   

_ oynayakmi  ?

Nazlı bebegi alıp kafasını kopartır

 Mehmet gülerek

  _ aa geberdiler

  O sırada kapının zili çalar

Gelen teyzeleri Sude ‘dir

Teyzelerini gören çocuklar   şaşırır

_ aman tanrım   güdübet geldi

Sude kızını Nazlı ‘nın yanına bırakır

 

_ ee naptın bugün      ekmeği  gidip geldim biliyormusun takdir  getirirsem babam beni  ekmek almaya göndermeyecek

_ küllüyen yalan

_ nasıl yani

_ ben  7 kere takdir getirdim hala ben gidiyorum

Cemile hanım  Nazlı’nın odasını toplarken günlük bulur

Günlükte şunlar yazıyordu

“ sevgili günlük artık yoruldum hep ben ekmeğe gidiyorum

 Ama annem ve babam beni anlamıyorlar ben artık sevmiyorlar galiba ama ben onları çok seviyorum onlar benim kahramanım “ cemile hanım duygulanır ve salona gidip   günlüğü  eşine  verir eşi okuyunca ağlar  Nazlı’yı yanına çagırır  ve  özür dilerler .

_ ozür dilerim kızım

_ ney

_ birdaha ekmeğe  sen gitmeyeceksin

_ ney sizin kafanıza saksı düşmedi demi ?

_ hayır

Nazlı sevinerek odasına gider .

Tiyatro bittiginde herkez alkışlar .

 Juriler aralarında birinciyi seçmek üzere başka bir odaya giderler .

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Ayça yarışmadan çekiliyor

 

Ayça  yüzünü  yıkamaya lavaboya gidiyordu o sırada merdivenlerde hıçkıra  hıçkıra  ağlayan  bir kızı fark etti yanına gidip ne olduğunu  sordu .

_ iyimisiniz bi sorunmu var ?

_ tiyatro yarışmasında birinci olmak benim hayelim küçüklükten beri tiyatroya çalışıyorum

_ olucaksın

_ hayır son tiyatro çok iyiydi kesin onu seçicekler

_ emin olma

Ayça hemen jurilerin yanına gitti.

_ bakarmısın

_ evet

_ ben  yarışmadan  çekiliyorum

_ ama kızım eğer  çekilirsen ödül ikinciye verilir

_ tamam verin

Ayça hızlıca arkadaşlarının yanına gitti jüriler  ise şaşkın bir halde sahneye çıkıp birinciyi açıkladır .

_ 1’inci Lale yoldaşın

Ödülü  Ayça’nın konuştügu o kıza verdiler  çok mutlu görünüyordu lale

Ayça arkadaşlarıyla  hemen eve döndüler.   

   Yalçın homurdanarak yemegini yiyordu .

_ ne oldu Yalçın  ne söyleniyorsun ?

_ birinci biz olmalıydık

_ bizdik zaten

Herkez şaşırarak Ayça’ya baktı .

_ ne o zaman niye bize çagırmadılar

_ şey biz olmalıydık yani

_ aynen

Ayça  tabağını  bitirip odasına çekildi .

 

 

 

Huysuz amca

  Öglen Esrin’in amcası  gelmişti oldukça huysuz ve kibirliydi

Esrin ne yapsa yaranamıyordu amcası herşeye kızıyordu

Bir ara Esrin yemek yemsini ısrar edince tabagı   fırlatı

Esrin ağlayıp  koşarak odasına gitti .

Amcası ise umrundadegilmiş gibi davranıyordu  .

Ayça ve Sevcan   tesseli etmeye çalışıyordu ama pekte işe yaramıyor gibiydi .

Amcası kapının arkasında duruyordu .

Ayça ve Sevcan onu görünce. Odadan çıktılar amcası  yanına oturup saçlarına okşadı

Esrin şaşkın bir halde bakıyordu .

Yumuşak bir ses tonuyla özür  diledi.

_ özür dilerim  kırmak istemedim

_ neden böylesin ?

Adam boynunu bükerek konuşmaya devam etti.

_ benimde kızım vardı  17 yaşında evi terk etti birdaha da gelmedi yıllarca belki gelirdiye bekledim ama gelmedi  . O günden belli böyleyim 

Esrin tebessüm ederek  amcasına sarıldı .

_ hayır senin birtane daha kızın var

_ kimmiş o

_ ben

_ evet doğru  unutmuşum

Birazdan bir telefon geldi amcası eşyasını toplayıp alel ecale gitti.

    Kızlar ise hiçbirşey anlamamıştı.

 

 

 

 

 

 

 

 

Kayseri de 1 gün

 

  Esrin’in amcası gittikten sonra herkez eve geçti   

Öglen hep beraber  dışarıda yemek yediler .

3 ‘e sekiz dakika vardı eve  bir kargo  gelmişti Ayaz bey Esrin’i çagırdı.

_ efendim  baba

_ sana bir kargo var

Esrin kargoyu alıp odasına gitti .

Kargoda bit doğum günü  davetiyesi vardı .

Bu Esrin’in  kuzeni Yagız’ın doğum günüydu

Hemen Babasının yanına gitti.

_ baba

_ efendim kızım

_ Yarın yagız’ın   doğum günü  varmış gidebilirmiyim

_ tamam ama dikkat et

Esrin babasından izin alıp Sevcan ve Ayça’nın  yanına gitti.

_ kızlar Yagız’ın doğum gününe gidelimmi?

_ o da kim ?

_o kuzenim Sevcan

_ siz gidin ben gelemem

_ ama neden ?

_ Esrin Doğan var

_ oda gelsin

_ peki tamam

Sevcan Doğan’ın yanına gitti  Esrin ve Ayça ise odaları çekildiler.

Akşam Damla ve Ela hanım birlikte  kek yapmışlardı hep beraber film izleyerek yediler.

Sabah   saat 6 ‘yı yirmi de  evden çıktılar arabayla yarım saatte vardılar . Daha parti başlamamıştı.

Esrin   sıkılmıştı öyle dolaşmaya çıkti .

Ayça marketteydi Sevcan ise onu bekliyordu.

 Ayça nihayet çıkabildi  beraber sokaklarda gezinmeye başladılar .

Sevcan etrafa bakarken yanmış bir ev dikkatini çekti.

_ Ayça

_ efendim

_ şu eve ne olmuş

Ayça evi görünce eskiler gözünün önüne geldi gözleri dolmuştu kısık bir ses tonuyla  cevap verdi.

_ benim

_ ney sen iyimisin

_ evet  hadi gidelim  

 Esrin bir gozaz alıp  kendi kendine eglenerek yürüyordu sag dönünce güler yüzü bir anda hüzünle kaplandı gözlerinden damlacıklar yavaş yavaş  süzülmeye başladı.

Şu yolda koşarak Annesini durdurmaya çalışmıştı bir az ileride hıçkıra hıçkıra Ayça’yla aglamışlardı bu ev  ise Esrin’in  hüzünle kaplı yaşadığı  eski evdi .

Gözlerini kapatıp kaldırıma oturdu biraz orda oturup kızların yanına  döndü.

Merve hanım ve Ela hanım Ayaz beye kızıyordu.

_ ya sen nasıl izin verirsin Esrin orda ne yaşadığını biliyorsun

_ Ayaz bey Ayça orda Annesini ve babasını kaybetti nasıl böyle birşeye izin verirsiniz

_ tamam sakin     

Birazdan parti başladı bazı kişiler Esrin ve Sevcan’ı gòrünce

Biribirleriyle  aralarında   konuşmaya başladılar.

Bazıları “şu kızın Annesi bir gece bırakıp gitmemişiydi, ah yazık yazık , şu kızda yetim kalan degilmi “ diye konuşuyorladı

Karşıdan yagız kızlara doğru  geliyordu .

  _ mehraba kızlar ben yagız

_ Kuzen nasılsın

_ iyi

Yan masadan iki tane  kadın kızlara seslendi.

_ sen şu terk edilen kız degilmisin

Araya Yagız girdi

_ evet o ahenk hanım  terk etmişti

Esrin boynunu bükerek dinledi

_ sende yetim kalan kızsın 

Kızlar bu duruma dayanamayım partiden  ayrıldılar .

_ özür dilerim kızlar benim yüzümden  

_ hayır Esrin öyle söyleme

Beraber arabayla  malatyaya geri dönduler  

  Ayça ve Esrin gelir gelmez  yorgunluktan uyuya kaldılar.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Esrin Sevcan’ı  hatırlıyor

Ayça   kulaklıgını takıp duvara bakarak yabancı dil müzik dinliyordu .

Esrin ise  ters yatıyordu .

Bir saat sonra kahvaltı hazırlıklarına başlandı .   

Herkez kahvaltıdan sonra  bir yerlere

dağıldı .

Ayaz bey toplantıya  gitmişti  ,     Merve hanım duruşmadaydı kızlar ise odasındaydı

Esrin  odasından çıkıp  Ayça’nın yanına gidiyordu o sırada bilekligini takmaya çalışan  Sevcan önüne    bakmadan yürüyordu Esrin’de uykuluydu birbirlerine çarptı o anda Sevcan’ın bilekligi yere düştü.

_ Özür dilerim Sevcan

Esrin bilekligi almak için uzandı  dikkatini yıldızlı tasarımı çekti iyice bakınca kendi bilekligi oldugunu gördü.

Ve eskiye giderek   bir an düşündü  şaşırarak Sevcan ‘a baktı .

_ sen o sun

_ kim  Esrin ne diyorsun anlamıyorum

_ bu bilekligi sana kim verdi ?

_  bi dostum

 _ beni hatırlıyormusun

Sevcan  hiç bir şey anlamamıştı .

Esrin “ ben bu bilekligi veren kızım “ diyip Sevcan’a sarıldı .

Sevcan şaşkınlıkla  ne diyeceni bilemedi  .

_ ney

_ evet  ben parkta  düşmüştüm  sende

Esrin hemen odasına gidip işlemeli güzel bir mendil getirdi .

_ bunu sen bana vermiştin

_ bu annemin  ölmeden verdigi mendil

_ evet o kolyede 16 yaşında   uçak kazasında ölen  teyzemin bana yaptıgı  bileklik

Esrin ve Sevcan’ın gözlerinden damlacıklar süzülmeye başladı.

Sevcan “inanamıyorum “ diyip Esrin’e sarıldı .

Onların sarıldı gören Ayça tebessüm ederek  yanlarına gelip oda sarıldı .    

  Üçü birden mutfağa  gidip pasta yapmaya başladı .

Ayça ve Sevcan malzemeleri tezgaha koyuyordu Esrin ise mikseri çıkardı. on dakika sonra   pasta harcını fırına koydular Esrin sos yapmak için  bitter tabağını  elini uzattı bulamayınca arkasına dönüp baktı .

_ bu bitterler nereye gitti

_ galiba benim mideme gitti

Esrin gülerek

“ Sevcan ya”

 Dedi

Yarım saat sonra  pastayı hazırlayıp herkezi çağırdılar.

Merve hanım  şarkı açıp masaya gitti

Şarkıyı duyan herkez ayağa kalkıp  oynamaya başladı .

Herkez egleniyordu .

Damla  ve poni pastayı alıp yemeye başladı  üstleri başları çikolata lekesi olmuştu onları fark eden Esrin ve Sevcan gülmekten kendini alamadı  Damla ise dudaklarını büküp pastayı alıp  pon’i nin   yuzüne fırlattı .

Poni ise   etrafına bakıyordu .

 

 

 

 

 

 

 

  

 

 

 

 

 

 

 

 

Kızın başı beladı

  Ayça Damla’nın kiyafetlerini değiştiriyordu  Sevcan ve Esrin ise bahçedeydi  biraz sonra Esrin ve serpil  birlikte dışarı çıktı marketten  içecek birşeyler alıp parkta biraz oturdular biraz ilerideki Eczaneden ilaç alıp  eve döndüler .

 _ Sevcan çöpü atarmısın

_ tabiki abla

Sevcan çöp atmak üzere dışarı çıktı karşıdaki ağacın önündeki çöp  konteyjanına   atıp eve gidiyordu o sırada ona   bir kız çarptı  kız nefes nefese kalmıştı  birinden kaçtığı  belliydi kekeleyerek yardım istedi .

Sevcan onu hemen alıp eve götürdü.

 Esrin  bir bardak su verip sakinleştirmeye çalıştılar .

Kızın çok korktuğu  yüzünden belli oluyordu

_ iyimisiniz kimden kaçıyorsunuz ?

_ iyiyim babamdan kaçıyorum

Araya Ela hanım  girdi

_ ney  nedenki ?

_ beni öldürecek

_sebep

_  bana dilencilik yaptırıyor para getiremeyince sinirlenip  beni öldürmeye kalktı bende kaçtım

_ bir baba nasıl yapar

_ gerçekten baba olsaydı yapmazdı

Sevcan ve Esrin  birşeyler hazırlayıp kızı getirdiler .

Kızın yemek yerken korkudan elleri titriyordu yemegini zor yedi .  Ela hanım  kızın  odasını hazırlayıp getirdi uyuyana kadar başında  bekledi .

_ korkma kızım  geçti   rahat ol biz burdayız hiçkimse sana zarar veremez 

Ela hanımın sözlerin den sonra uyuya kaldı .

Ela hanım kapıya fazladan iki güvenlikçi koydu ve akşama kadar kemara odasından   evin giriş çıkışları izledi .

Ayaz bey gelince Sevcan herşeyi anlattı oda kemara odasına gidip kayıtlara baktı .

 

 

 

 

Ayça’nın üvey kardeşi

 Sevcan  kızı kahvaltıya çagırmak için  odasına gitti .

 Uyandırmak için seslendi uyanmıyınca dokundu   kız korkup geri çekildi .

_ Özür  dilerim  kahvaltıya gel diyecektim 

Sevcan gittikten sonra Ayça elinde temiz kıyafetlerle geldi .

_ bu senin

_ Benimmi?

_ evet bak canım güvendesin asla korkma biz senin yanındayız hiçkimse sana zarar veremez

Kız ağlayarak  Ayça’ya sarıldı .

_ teşekkür ederim 

_ rica ederim hadi  üstünü  değiş  sonra kahvaltı yapalım tamammı canım ?

_ olur  

 Birazdan üstünü  değişip kahvaltıya indi .

Ayça gülümseyerek  sanderyesini çekip  servisi  yaptı.

_ çekinme kızım 

Kahvaltıdan sonra Ayça ,Esrin ve Sevcan hepberaber bahçede çıktılar .

Serpil sıkılıp herkezi bahçenin ortasına toplayıp yedi kule oynamaya başladılar.

Birazdan Kız odasına gitti.

Ayça  kek ve portakal suyu yapıp kızın odasına  götürdü

Kızın ağladığını  görünce elindeki tespiyi bırakıp  yanına oturdu.

_ ne oldu  iyimisin ?

_ evet

_ baban yüzünden mi aglıyorsun

_ hayır   benimde senin gibi ablam vardı

_ ne güzel o nerde ?

_ öteki dünyada

_ aa özür dilerim bilmiyordum

_ önemli degil   onu yangında kaybettim çok pişmanım

_ neden pişmansın yangın senin suçun degilki

_ ona çok kötu davrandım 

_  keşke öyle yapmasaydın ablanın adı neydi?

_ Ayça

Ayça ‘nın yüzündeki gülümse biranda kayboldu . Ayağa  kalktı ve ona baktı .

_ hayır yalan söyliyorsun

_ yalan söylemiyorum

 Ayça şok olmuştu odadan çıkıp sinirle odasına gitti onu gören Ela hanım ne oldunu  sordu ama şoktan duymadı .

Şuan çok sinirliydi.

Ne oldunu gidip yeni gelen kıza sormaya gitti .

_ ne oldu canım Ayça gergin ve Sinirli görünüyordu

_ ablam hakıkında konuşuyorduk bir anda git

 

_ tamam canım

Ela hanım  kapıyı çaldı ama Ayça ses vermedi açmaya çalıştı ama kapı kilitliydi hemen  aşağa  gidip    kızları çağırdı .

Esrin  kendisini yanlız  bırakmaları isteyip kapının önüne oturdu.

_ Ayça benim aç kapıyı lütfen hiçkimse yok

Ayça yavaşca kapıyı açıp geri çekildi .

Ayça gözyaşlarına boğulmuş bir haldeydi.

_ iyimisin

_ bilmiyorum Esrin

_ ne oldu anlat bana

_o kız benim kardeşim  Ceylan

_ ney _

 evet

_ nerden biliyorsun

_ yangında ablam öldü dedi ve ona ablasının ismini ı sordum oda Ayça dedi

_ gel buraya canım

Ceylan aşaga inip  Ayça’nın kötü  olduğunu anlattı .

_ iyide ne olmuşta Ayça sinirlenip gitti ki

Merdivenlerden gelen Ayça sinirle cevap verdi .

_ senin yüzünden

_ben ne yaptım ki abla ?

_ kardeşim oldun

_ nasıl yani?

_ ben Ayça   ayyıldız

_ ney

Ceylanda şaşkındı araya Ela hanım girdi.

_ iyi işte bir kardeşin oldu

_ bir kardeş asla ablasını incitmez kalbini paramparça etmez Ceylan boynunu büküp dinledi.

Ayça daha fazla dayanamayıp odasına gitti  .

Ceylanda ağlayarak odasına gitti.

Herkez çok şaşkındı üstlerine gelmek istemediler .

Değerli  okuyucukarım abla veya kardeşlik sırdaşlık gibidir onunla herşeyi paylaşırsın  bir bakarsın deli gibi kavga edersin bir bakmıssın hiçbirşey olmamış. Gibi olur . abla ve kardeş olmak çok güzeldir sakın ablanıza ve kardeşinize kötü davranmayım davranmayınki     onu kaybedince değerini  anlayanlardan olmayalım.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Yanlış iğne

Ayça Ceylan’a hem kızgındı hemde mutluydu  çünkü biranda onun yaptıkları bir andanda bir kardeşi olmuştu iki duygu arasında  boğuşuyordu.

 Esrin ve Sevcan herkezi toplayıp   bahçede basketbol maçı yapmaya düzenledi.

Ayça   merdivenlerden iniyordu  o sırada  Ceylan Ayça ‘ya doğru  geliyordu .

Ayça onu görünce yön değiştiriyordu ki Ceylan kolundan tuttu

_ abla

Ayça Ceren’in abla dedigini duyunca gözleri  dolu dolu  oldu.

_ bırak kolumu

_ hayır abla affet beni ne olur

_ git

_ hayır

_ Ceren git

Ceren hıçkıra hıçkıra  aglayarak Ayça’nın  dizlerine kapandı .

_ napıyorsun sen

_ abla yalvarırım affet et

_ bırak

Ayça tam gidiyordu ki Annesinin ölmeden önce söylediği  nasihat  aklını geldi. O nasihat şöyleydi.

“ kızım eğer  bir insan yaptığından pişmansa onu affet onun yaptıklarını sende ona yapma yapma ki   ondan farkın  olsun unutma Allah sabredenlerle  ve iyilerle beraberdir.”

Demişti

 Durup gözü yaşlı kardeşine baktı.

_ abla affet

Ayça Ceylan’a yaklaştı  gözlerine baktı.

_ affet ne olur çok pişmanım

Bu sözlerin ardından Sarıldı .

Ceylan mutlu bir şekilde ablasına sıkı sıkı  sarıldı .

 Sonra Beraber bahçeye gidip  basketbol maçına katıldılar.

 Yalçın ve Sevcan ‘nın takımı  yeniliyordu Yalçın kendi kendine söyleniyordu Sevcan ise gülüyordu .

_ of ya haksızlık

_ nedenki

_ neden olacak Sevcan yeniliyoruz

_ ama bu haksızlık değil ki

Yalçın yere oturup rakiblerine baktı .

_ of of

_ ne oldu

_ beynim yanıyor

_ ney nasıl ?

_ içimizden geçiyorlarda beynim hazmedemiyor

_ boşver

_ gülmesene ya

_ gülmüyorum

_ Sevcan

_ sinirim bozulduda

Maça kısa bir ara verildi Esrin eve gidip su almaya gitti .

Bu sırada telefonu çalmıştı  hemen odasına telefona bakmaya gitti tam telefonla konuşuyordu bir anda başı dönmeye başladı nefes almakta zorluk çekiyordu elindeki telefon yere düştü  daha fazla dayanamayarak yere yığıldı

On dakika sonra   ara bitmişti herkez Esrin’i bekliyordu gelmiyince eve bakmaya gittiler.sevcan ve Ceylan mutfağa bakıyorlardı   Serpil ve yalçın  odalara bakıyordu Esrin’in odasını açtılar Esrin’i yerde görünce diğerlerini çağırdılar  Yalçın hemen Esrini kucagına alıp  hastaniye götürdü.

Herkez  dışarda bekliyordu   birazdan Doktor  odadan çıktı .

_ Esrin nasıl Doktor bey

_  vitamini düşük   şu ilaçları alın ve kullansın

 Herkez Hemen Esrin ‘in yanına gitti.

Öglen olmak üzereydi yemekçi  yemeği verip gitti.

 Birazdan hemşire   iiğne  ve serumle dolu tespiyle geldi   .

Tespinin içinde  2 tane vardı hemşire sağdaki iğneyi  alacağına soldakini aldı . igneyi serume  verip gitti .

2 saat sonra Ayaz bey gelip taburcu  işlemlerini halletti.

Esrin ‘i alıp gidiyorlardı ki Esrin  bayıldı hemen geri odaya aldılar  sonra anladılar ki yanlış iğne vurulmuş iğneyi  vuran hemşireyi hemen kovdular Ayaz beyden özür dileyip Esrin’ e baktılar .

Ayaz bey sinirli görünüyordu hemen hastanenin sahibiyle konuşmaya gitti .

Akşama doğru  eve gittiler  .

Herkez Esrin’in başında dolanıyordu Esrin uyuyunca odalarına çekildiler.

  

 

  

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Yalçın  herşeyi yanlış anlıyor

 Ayça sabah erkenden kalkıp Esrin’e baktı üstünü örtüp mutfağa gitti.

Ceylan’da yeni uyanmış geliyordu .

_ günaydın abla

_ günaydın canım

Beraber kahvaltıyı  hazırlamaya başladı.

Kahvaltı masasını hazırladıktan sonra  herkezi uyandırmaya gittiler.

Yalçın bonyoda yüzünü  yıkıyordu o sırada kulağına su kaçtı duyamıyordu Ayça çagırınca

 Tamam diyip geçiştirdi .

Birazdan herkez kahvaltı masasını  geldiler .

_ yalçın meyve suyu koyummu ?

Yalçın anlamayarak cevap verdi .

_ evet

Ayça meyve suyunu koyunca  şaşkınlıkla  Ayça’ya  baktı .

_ napıyorsun

_ meyve suyu koyuyorum

_  ben koymu dedim

_ evet

Ayça bardağı koyup yerine geçti .

Ela hanım yalçın’a ne oldu diye sordu ama cevap vermedi

Yine sordu yine cevap vermedi .

Ela hanım Damla’yı alıp üst kata çıktı o anda kapı zili çaldı kapıya gitti  kapıyı açtıgında eşi  Serdar’ı görünce yüzünde kocaman bir gülümseme belirdi .

_ hoş geldin

_ hoşbuldum canım bu o mu

_ evet

Serdar bey Damla’yı alıp topla oynamaya başladı .

 Yalçın bahçeye çıktı  arkasından Ceylan  ablamı gördünmü  diye sormaya gitti .

_ ablamı gördünmü?

_ ney

_ ablamı gördünmü?

 _ evet

_ nerde

_ aynen

_ dalgamı geçiyorsun

_ evet

_ manyakmısın ya?

_ evet

Ceylan sinirlenip gitti.

   Birazdan   Damla ‘yla doğan  Yalçın ‘ın yanın geldi.

_ Yalçın napıyorsun 

_ aynen

_ efendim

_iyi

_ sen iyimisin ?

_ evet Ayça seni çagırıyordu ?

_ niyeki?

_ aynen

 Ela hanım Damla’yla Ayça’yı bulmaya gitti.

 Topla gelen Doğan ve Sevcan  Yalçına baktılar.

_ Yalçın   napıyorsun?

_ evet

_ iyimisin

_ tamam

_ beni dinliyormusun?

_Ayça seni çagrıyor   

_ neden?

_ aynen

Sevcan Doğan’ıda alıp Ayça’yı  bulmaya gitti.

Yalçın kulagı  duymadından uyduruyordu  

Ayça ise kütüphanedeydi.

 Ceylan , Ela hanım  ,Sevcan ve Doğan   akşama kadar Ayça’yı aradılar Ayça bir yerden gidiyor onlar geliyordu .

Sonunda Ayça’yı  buldular.

_ Ayy bir susun teker teker konuşun

_ Ayça  bizi çagırmıssın

_ hayır çagırmadım bunu size kim dedi

_ Yalçın

Hep beraber  Yalçın’ın yanına gittiler .

_ yalçın

_ evet

_  neden öyle söyledin

_ aynen

_ beni dinliyormusun?

_ tamam

 Ayça bir kagıt kalem alıp söyleceklerini ona yazdı ve Yalçın ‘a verdi.

   Yalçın  kagıta “kulağına su  kaçtıgını ve duymadığını “ yazdı.

_ bunu neden söylemedin

_evet

Kızlar Yalçın ‘ı alıp hastaneye götürdüler .

Öglen  gelirken yalçın ‘a ne söylediklerini anlatıyoardı

_ tamam yeter

 Kızlar eve gelince odalarına çekildiler .

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 Ayça ‘ya miras

Ayça ve  Ceylan  mutfakta kurabiye yapmaya çalışıyordu

Damla ‘yla poni bahçede tartışıyordu .

Bu sırada kapı zili çaldı  polisleri gòrünce  şaşırarak kaldılar .

_ Ayça ayyıldız  hanginiz

_ benim

_ Ayça kızım bu avukat sana mirası vermek için geldiler ve bu kutu Sevda hanımın eşyaları en yakını sensin galiba

_ miras mı ne mirası ?

_ Sevda hanım  ölmeden 3 gün önce bütün mirasını sana bıraktı ve sanada bu mektubu yazmış

Ayça mektubu alıp okumaya başladı .

“ Ayça kızım  sayende bu son zamanlarımda mutlu Bir şekilde geçirdim.

  Sen çok iyibir kızsın  dostlarında öyle ben sizin  gözlerinizde  umut gördüm  ‘sevgi gördüm, merhamet ve şafket gördüm  siz çok güzel şeyler hak ediyorsunuz sizin gibi insanlarla tanıştıgım için çok mutluyum  .

Kızım Damla ‘ben gittikten sonra aglıyacaktır ,gözleri beni arayacaktır  kızıma Anne özlemi yaşatmak istemiyorum ama hastalıgımın bir çaresi yokmuş benim bu zamana kadar yaşama sebebim ve umudum  Damla oldu onun neşesiyle neşelendim  o ağladığında ve üzüldügünde    yüregim parçalandı Ayça senden tekbir isteğim var   kızım Damla’ya iyi bak ona sahip çık  ne olur ve Ayça kızım  ben seni gerçek kızım gibi sevdim bütün mal varlıgım senin ve Damla’nındır

Elveda kendine iyi bak

 

 Yazan -Sevda  Göktaş “ bu sözlerin Ardından herkez duygulanmıştı kızlar ağlamamak için kendilerini zor tutuyordu  

Damla çok akıllı bir kızdı anlamış gibiydi   gözleri dolmuştu .

 

_ Sevda hanım Avrupa’nın en iyi yazarıydı bu ölümüyle sarsıldık  Kızım Damla sana amanet  haydi  allaha ısmarladık bir sorun olursa  beni arayın

_ tamam komser abi

Kapıyı kapatıp     içeri geçtiler herkez çok üzgündü  kızlar onunla yaşadığı  o güzel 2 günü hatırladılar

Sevda hanımla anılarını hatırlıyınca kendilerini tutamadılar ve ağlamaya başladılar  Ela hanım ve Ceylan tesselli etmeye  çalışıyordu ama pekte etki etmiyordu  Ela hanım kızları alıp odasına götürdü yüzlerini yıkatıp biraz yanlız bıraktı .

Değerli okuyucularım bu Dünya fani dünya  ne zaman ne

Olucak bilinmiyor.

Yeri geliyor bir trafik kazasında ansızın  gidenler oluyor bir bakıyorsun iyi durumdayken biranda kötüleşiyorsun  

Bu yüzünden her anın kıymetini bilmemiz lazım

Ve en güzel şey nedir biliyormusunuz  değerli biri olmaktır    çünkü değerli  biri olursanız kolay kolay unutulmazsınız 

 Bakın Ela hanım 2 günde kızların gönlünü kazanmış kızların gözünde değerli bir insan olmuş bizde çok  başarılı olmaya çalışmaktan ziyade değerli bir  insan olmaya çalışalım çünkü   değerli biri olursanız başarılı biri olursunuz zaten .!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 Ceylan vuruluyor

    “  sevgili günlük  hep güçlü olmaya çalıştım hiçkimseye zarar vermemeye çalışıyorum  gerçekten değerli birimiyim bilmiyorum ama değerli biri olmanın güzel birşey olduğunu biliyorum .

Dün kalbim yerle bir oldu çünkü  birinin gözünde değerli bir insan  oldumu anladım benim öz Annemin ismide Sevda’ydı

O sevda ablada aynı annem gibiydi .

Annemin bana söylediği  gibi   doğru yoldan ayrılma , sabırlı ol  ve  merhametli ol    doğru  yoldan ayrılmamak için elimden geleni yapıyorum .” Ayça bu sözleri günlüğüne  geçirdikten sonra salona gitti.

 

_ Aferin kızlar  sizinle gurur duyuyorum

Ela hanımın bu sözlerinin ardından sımsıkı birbirlerine sarıldılar .

Ela hanım kızları biraz olsun neşelendirmek için hepberaber mutfakta  tiremisu yapmaya  başladılar .

Çok güzel etrafı dağıtıyorlardı Ela hanım  çok titizdi ama bu sefer karışmadı .

 Esrin bir ara yumurtaların hepsini ben kırıcam diye   heryeri yumurta etti .

Ceylan dolaba bakıp kabartma tozu ve kakoonun bittiğini  görunce    hemen Sevcan’la birlikte kakoo almaya gitti.  

 Eğlence dolu pasta yapma işine Damla ve Doğan’da katıldı .

Damla çilek ve muz tabağını   alıp masanın altına girdi .

Doğan ise tezgahın üstüne  oturmuş pasta tarifi  kitabından tarif okuyordu.

Ela hanım  Damla’nın  ortalıkta olmadığını fark edince etrafa baktı hemen odalara bakmaya gitti .

Ayça Esrin’le çarpışıp  mikseri yere düşürdü  almak için eğildi  Damla’nın minicik ayakları görünce masanın örtüsünü açtı Damla’yı çilek yerken görünce  gülerek baktı Damla ise ablasına bakıp çilek yiyordu anlaşılan  minigimiz çilek hastasıydı.

Esrin  Ela hanımın yanına gidip Damla’nın bulunduğunu haber verdi ._ Ela abla damla bulundu  mutfakta

_ hadi gidelim

Sevcan ve Ceylan hala gelmemişlerdi .

Sevcan ve Ceylan kabartma tozu ve kakooyu alıp eve doğru  gidiyorlardı    Ceylan tam evin kapısının açıyordu ki birisi  Ceylana ateş etti mermi  kalbini  es geçti akciğere geldi .

Sevcan Ceyla’nı tuttu .

Mermi sesini duyan kızlar koşarak dışarı çıktılar Ceylan’ı görünce hepsi başına toplandı hep beraber arabaya bindirip hastaneye götürdüler.

Ayça ağlamaktan  hiç birşey diyemiyordu .

   Sevcan ve Esrin Ayça’yı tesseli etmeye çalışıyordu .

Caylan’ı ameliyata  aldıktan yarım saat sonra hemşire alel acele amaliyattan çıktı .

_ acil sıfır  rh kan gerekiyor acil

Bu sözlerin ardından  hemşire ameliyata geri döndü .

 Herkez Ayça’ya baktı.

_ benimki sıfır rh negatif 

 _ Esrin seninki

_ benimkide sıfır rh negatif 

 Ela      hanım hemen anons vermeye gitti.

 Ceylan 2 gün yoğun bakımda yattı 3 ‘üncü  günde durumu iyi gitmeye başladı .

4’üncu gün gòzlerini açtı bu sırada Merve hanım Ceylan’ı vuran  adamı arama çalışmalarına başladılar yoğun bir çabadan sonra Ceylan’ı vuran adamı buldular o adam Ceylan’ın  òz dayısıdı.

Öglen  Ceylan’ı taburcu ettiler kızlar onu evi  götürdüler Ayça Ceylan Uyuyana kadar başında bekledi .

Ayça akşam Ceylan’ın yemeğini kendi elleriyle yapıp Ceylan ‘a yedirdi .

_ abla teşekkür ederim

_ hadi yorma kendini yemegini ye ve dinlen

Ayça yemek tespisini götürüp birbardak  muzlu süt getirdi Ceylan ‘a verip   üstünü örtüp odadan çıktı .

Ayça tam odasına girdi ki herkez Ayça’nın odasındaydı .

_ siz

_ sen iyimisin

_ evet

Ayça’yı yatırıp odadan çıktılar.

Ayça ise    yoğunluktan hemen uyuya kaldı o uyurken odasına Esrin girdi  üstünü ortüp gitti.

   

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Arabadaki tehlike

Esrin ve Sevcan sabah erkenden kalkıp kahvaltı hazırlıklarına başladı

Ceylan krep yapmaya çalışıyordu. Esrin pankek harcını fırına koyup çay koydu

Ayça ise Ceylan’ın yanındaydı.

Birazdan pankekler pişmişti Esrin bir tabağa pankek ve kahvaltılık bir şeyler koyup aldı hemen yan komşuları Gül  teyzelerine gitti .gül teyze çok yaşlıydı mahalleliler ona hep gül teyze diye  seslenirdi. Oda bu durumdan çok mutluydu.

Esrin hemen gül teyzeye çay koyup kahvaltı masasını hazırladı.

_ kızım ne zahmet ettin?

_ olurmu teyzecim severek yaptım hadi kahvaltını yap sonra ilaçlarını alman gerekiyor

_ tamam kızım

Esrin tam gidiyordu Gül teyze durdurdu.

_ nereye kızım?

_ eve gidicem

_ gel beraber kahvaltı yapalım?

Esrin kıramayıp  kaldı.

Ayça Ceylan’ın kahvaltısını odasına götürdü.

Sevcan ise gidip herkezi kahvaltıya çağırmaya gitti.

_ Sevcan Esrin nerde?

_ yan komşuda

Merve hanım ve Ela hanım dışarı çıktı, kızlar ise Ceylan’ın yanındaydı.

Esrin eline bez alıp gül teyzenin evini temizlemeye koyuldu,işini bitirince   atıştırmalık birşeyler hazırlayıp   gül teyzenin yanına gitti ama etrafa görünmüyordu odasına girip baktığında gül teyzeyi gözleri yaşlı bir şekilde ve elinde bir bıçakla buldu.

_ gül teyze napıyorsun?

_ yaşamak istemiyorum

_ burak o bıçağı

Gül teyze bıçağı bileğine götürdü tam kesiyordu Esrin engel oldu.

_ yapma teyze

  

 

 

_ yaşamak istemiyorum

_ neden ne oldu?

_yaşayacak  sebebim yok

_ böyle söyleme ne olur

_ çocuklarımın 3’üde yok artık

_ nasıl iyilerdi onlar?

_Dün  Antalya’ya  gelen uçak düşmüş  

Esrin şaşırarak kaldı, gül  teyze  ise çocuklarının resimlerine bakarak hıçkıra hıçkıra ağlıyordu.

_ tamam, umudunu yitirme belki  mücize olur

_ ne mucizesi kızım uçak düşmüş  21kişi ölmüş 3 kişi kalmış

_ nerden biliyorsun o üç kişi onlarsa?

_ ya değilse?

_ sen umudunu yitirme Allahtan umut kesilmez

Esrin gül teyzeyi alıp yüzünü yıkattırdı ve uyuyana kadar başında bekledi. Öglen gül teyzeye telefon geldi,gül teyze dinlendiği için telefonu Esrin açtı.

_ gül tarhanlamı görüşüyorum?

_ ben komşusuyum

_ ona haber verin Oktay tarhan , leyla tarhan   ve Yeliz tarhan’ı  antalya özel  hastaneye kaldırdık  ,işlemler için gül teyzenin  gelmesi lazım gerek

_ tamam siz tedaviye başlayın biz hevale yoluyla masrafları karşılarız

_ tamam bayan

Esrin telefonu kapattıktan sonra heycanla gül teyzenin yanına gitti.

_ müjdemi isterimm

_ ne oldu kızım?

_ oktay abi, leyla abla ve yeliz Abla  kurtulmuş , seni aradılar Antalya’ ya gelmen gerekiyormuş

_ vallaha

_ vallaha

Gül teyzenin heyecandan eli birbirine dolaştı ,hemen çantasını alıp   yola düştü.

Ayça ise kapıyı kapatıp eve döndü.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Tags: acı umut yaşam