Zordur seni sevmeyen biriyle bir ömür geçirmek…
♡♡♡
Kader bize nasıl bir oyun oynuyordu bilemiyorduk .Bazen çıkılmaz bir yola girerdik ve orda küçük cılız bir ışığa tutulu verirdik ,iyi yada kötü düşünemiyorduk .Bir yagmur damlası gibi rüzgarın akışına kanıp bir yerlere düşü veriyorduk sanki bir umut beklercesine.
Aras ağa derin bir nefes alıp verdi odaya giremiyordu genç ağa onu gelinlikle bekliyen kızın yanına gidemiyordu. Yengesinin Hayatı için ömrü hayatında hiç görmediği kızla nişanlanmış şimdide evlenmişti “Allah’ım sen bana dayanma gücü ver “deyip güç bela odaya girdi.
Yatağın üzerinde gelinliğiyle oturmuş kendisini bekliyen kıza yaklaştı.
Havin , Aras ağanın geldiğini görünce ayağa kaldı .
Genç kızın duvağını kaldırıp yüz görümlülüğü olarak aldığı altın bilekliği cebinden çıkarıp incecik bileğe taktı.
“Çok güzel olmuşsun ”
“Sağol ağam”
“Havin yüzüme bak konuşmamız lazım “dedi Aras ağa
Havin başını kaldırıp ilk görüşte sevdalandığı adama baktı.
“Buyur ağam”
“Havin bak güzelim sende biliyorsun ki biz seninle Boran abim ve yengem için evlendik …ben sevmediğim bir kıza dokunamam ,yapamam …sende beni sevmiyorsun zaten o yüzden bu gece ömür boyu aramızda bir sır olarak kalıcak”deyip banyoya gitti.
Genç kız şok olmuş bir şekilde kocasının arkasından baktı…hiç mi sevmemişti onu hiç mi? O zaman neden, her şeye rağmen bırakmamıştı”Seni asla affetmeyeceğim Aras Ağa, eğer affedersem rabbim o gün canımı alsın, alsınki dudaklarımdan adın, yüreğimden sesin kesilsin”
aynada perişan olmuş yüzünü görünce ilk defa babasından nefret etti çünkü hepsi babasının yüzündendi.
Banyoda çıkan kocasını görünce korkuyla geri adım atmıştı çünkü elinde bitane jiletle ona doğru geliyordu.
“Ağam”
“Korkma sakın “dedi Aras ağa ve omzuna batırıp ince bir çizgiyle bir çizip yatağın üzerinde duran beyaz çarşafa akıttı her bir damlasını bu yaptığı haraketle karısını nasıl üzdüğünü mahfettiğini bilmeden…sonra karısına bakıp”Yarın sabah yengem gelirse bunu ona ver tamam mı?”dedi zorlukla çünkü biliyordu bir daha karşısında ki kadın onun gözlerine bakmayacağını.
“Tamam “diye bildi genç kız daha ne kadar utanacağını bilmiyerek.Ve Havin yüreğindeki esir kuşları serbest bırakıp kendi yüreğini kafese yerleştirdi çünkü bu yürek eğer karşısındaki adam için atarsa yine yüreğini avuçlarına alıp uçurumdan aşağı atacaktı.
Ve o gece iki gencinde mahfolduğu bir gece olmuştu.
♡♡♡
Havin sabahın ilk ışıklarıyla gözlerini usulca açıp yer döşeğinde yatan kocasına baktı gözleri doldu yine .Sabahlığını giyip banyoya girdi güzel bir düş alıp kendine gelmeye çalıştı ne kadar zor olsada bornozunu giyip içeri girdi .giysi dolabına ilerleyip iki kanadını açıp uzun bir elbise çıkardı kırmızı renkde sonra siyah iç çamaşırlarını ve elbisesine uyan şalı alıp hemen banyoya girdi .kıyafetlerini giyip tekrar odaya geçti yatağı düzeltip kocasına yöneldi tam seslenicek ken kapı tıklandı .
“Şimdi ne yapıcam Allah’ım sen yardım et bana “deyip kapıya ilerleyip yarı açık bir şekilde açtı gelen Menekşe yengesiydi “Yenge ?”
“Canım anam gönderdi çarşafı istiyor “dedi utanarak Menekşe
“Tamam bekle getireyim ”
“Çabuk ol daha Nurcan’ınkini alıcam Ayaz abi uyanmadan eğer uyanırsa siz benim kadınıma inanmiyormusunuz deyip konağı başımıza yıkar “dedi Menekşe endişeli bir şekilde .
“Tamam yenge” deyip kapıyı kapatıp çarşafı alıp tekrar kapıyı açıp verdi “Hadi ben kaçtım daha AYAZ abi gil var “deyip yan oda gitti .kapıyı kapattıp arkasını dönünce Aras ağanın uyandığını görünce “Günaydın ağam”dedi buz gibi bir sesle.
Adamın yüreği titredi”Sanada “deyip banyoya girdi Aras ağa daha fazla o sesi duymamak için kendi sıcak suyun altında bıraktı.
☆☆☆
2 ay sonra
Aradan koskocaman 2 ay geçmişti ama değişen bir şey yoktu .Havin gün gün eriyip bitiyordu kocasi sabah erken çıkıp gece geç geliyordu …Umudu kalmamıştı artık babasının evine gitmek istiyordu ama nasıl gidecekti ki” bir sebep mi var kızım ” diyecekti ve bunun sonu ölümdü .
Kocasını çok seviyordu gözleri ondan başkasını görmüyordu , sesini her kulağına gelince kalbi tarifi imkansız bir şekilde sızlıyordu .Ama yemin etmişti onu yüreğinde hergün öldüreceğine.
“Havin …Havin duymuyor musun ?beni”
Genç kadın kocasının sesini işitince kendine gelip kapının önünde sinirli bir şekilde duran kocasına baktı”Efendim Aras ”
“Bir saattir sesleniyorum sana Havin , Menekşe yengem çağırdı yemeğe inin diye hadi”
Havin pencerenin kenarından ayrılıp kocasının yanına ilerleyip birlikte dışarı çıktılar.
Aras ağa karısının kolundan tutup durdu “O suratını asma daha yeni evliyiz ailem ve ağabeyimin benim mutsuz bir evlilik geçirdiğimi bilmiyecek rica ediyorum biraz tebbesüm et sadece ” deyip merdivenlere ilerleyip aşağı indi arkasında üzüntüden harap olmuş karısıyla .
Ev halkı yemeklerini yeyip sofradan kalktılar erkekler her zaman ki gibi terasa geçip oturdular .
Ayaz ağa ikizinin yanına gidip oturdu .
“Nasılsın “diye sordu çünkü görüyordu o gülen yüz konuşan kardeşi yoktu artık karşısında .
Acı bir tebbesüm belirdi yüzünde ” İyim kardeşim yok birşey ”
” Anlat bana içine atma çünkü senin canın benim canım sen her üzüldüğünde bende acı çekiyorum”
“Olmuyor ”
“Ne olmuyor ?”
” Ben yapamıyorum artık” deyip babası gile döndü
“Baba?”
Kerim ağa oğluna baktı “Söyle oğlum”
“Hani İstanbulda bir ihale vardı ya ”
“Evet siz gitmeyeceğinizi söyleyince Özkan’ı göndericeğiz ne oldu ?”
“Baba yarın sabah ben yola çıkacağım özkan değil hatta hemen şimdi gidiyorum …Hadi Allah rahatlık versin “deyip ayağa kalkıp uzaklaştı ordan .
Herkes şaşkın bir şekilde baktı Arasın gidişiyle .
“Oğlum Aras daha yeni evlendi ne gitmesinden bahsediyorsun”
“Bilmiyorum “dedi Boran ağa
“Baba herşey üst üste geldi bırakın gitsin nefes alsın “dedi Ayaz ağa
Kerim ağa bir hışımla ayağa kaktı “Ne gitmesi ulan gencecik karısını tek başına bırakıp nereye gidiyor bu ”
Haşmet ağa ayağa kalkıp ağabeyisinin kolundan tutup “Agabey otur Allah aşkına sakin ol ”
“Bırak beni Haşmet bunlar beni yüreğime indirecek valla ”
♡♡♡
Özkan konağın kapısından içeri girip etrafına baktı az önce babası arayıp “konağa gel işimiz var “diye mutfaktan çıkan sarı papatyasını görünce “Aslı”diye seslendi.
Aslı , Özkanın sesini duyunca ona taraf dönüp “Özkan?”
Özkan ağa , Aslı’nın yanına gidip “Ne yapıyorsun?”
“Hiç biraz sicakladim avluya çıkayım dedim sen ?”
“Babam çağırdı konağa gel diye ”
“Hım anladım “dedi Aslı sonra , elinde çantayla merdivenlerden aşaği inen ağabeyisini görünce dondu kaldı .
“Ağabey ne yapıyorsun? Nereye gidiyorsun? “diye sordu
“Aras ne oldu kardeşim?”
“Aslı ,Özkan çekilin yok bir şeyi bileti erkene aldım ilk uçakla gidiyorum İstanbula ”
“Ne!”
“Lan hani ben gidecektim “dedi Özkan
Aslı kaşlarını çatarak baktı sevdiği adama .
Aras ağanın sesiyle kızlar ve Dilber hanım, Meryem hanım mutfaktan çıkıp onlara baktılar.
“Aras ,oğlum nereye ”
“Istanbula gidiyorum ”
Havin zorlukla yutkundu kocası gidiyormuydu onu birakiyormuydu …Bitmişmiydi yani herşey bir daha gelmiyecekmiydi. Ve bu gidiş dönülmez yolların kapısını aralamıştı ve artık bir umut kırıntısı bile onların hayatlarına girmeyecek.
Tags: İki kadın bir adam aşk acısı hüzün ayrılık